English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Y ] / Yılanlar

Yılanlar translate English

1,623 parallel translation
Yılanlar uyuşturucu kullanmış.
Snakes on crack.
Yılanların bizi soksun biye burada oturup bekleyelim mi?
We sit around here waiting for the snakes to bite us?
Tam olarak neden bu uçakta yılanlar var?
Why exactly are there snakes on this plane?
Uçakta yılanlar var çünkü yarın Eddie Kim'e karşı şahitlik etmem gerekiyor.
The snakes are on the plane because... I'm supposed to testify tomorrow against Eddie Kim.
Şimdi şunu yapmamız gerekiyor,.. ... oraya geri dönüp bulabildiğimiz ölü yılanları bulacağız kuledeki doktor hangi tür panzehir gerekeceğini öğrenecek.
Now what we need to do is go back in there and find all the dead snakes we can so the doctors on the ground will know what kind of antivenoms we need.
Her yerde yılanlar vardı.
The snakes were everywhere.
Yani, hayvanat bahçelerinde yılanlar vardır, değil mi?
I mean, zoos got snakes, right?
Hawaii'deki hiç kimse yapmaz, çünkü yılanlar Hawaii yılanı değil.
And no one in Hawaii, because snakes aren't indigenous to Hawaii.
Yılanlar!
It's the snakes!
Ah birisi panel kapısını,.. ... açık bırakmış ki yılanlar,.. ... çıkabilsin diye.
Oh... looks like somebody rigged this, uh... access panel door to stay open so the snakes could get out.
Uçaktaki bütün yılanların listesini istiyorum.
I want a list of every snake on that plane.
- Uçaktaki bütün yılanlar bunlar mı?
- ls that every snake on that plane?
Bu amına kodumun uçağında amına kodumun yılanlarıyla yeterince vakit geçirdim.
I have had it with these motherfucking snakes on this motherfucking plane!
Bu amına kodumun uçağında bu amına kodumun yılanlarıyla yeterince vakit geçirdim!
I have had it with these motherfucking snakes on this motherfucking plane!
# Uçaktaki yılanları yenilemede serbestiz #
.. We got a free upgrade for snakes on a plane..
# Yılanların gözlerindeki zehiri görebiliyorum #
.. I can see the venom in their eyes..
# Bayanlar ve baylar, yılanlar kayıyor #
.. Ladies and gentlemen, the snakes are slithering..
Şehir merkezinden çarşıya kadar binalarda yılanlar var.
From midtown to downtown, snakes on a block.
# Amına kodumun yılanlarını görmekten bıktım #
.. On this motherfucking plane..
# Yılanlar beynimizde #
.. Snakes on the brain..
# Yılanların boynunun etrafında #
.. Don't let the snakes coil up..
# Yılanlar beynimizde #
.. Snakes on the brain...
Bu sarı zırnık kokusu yılanları kaçırır. Li Ming, gel ve bak.
The odor of ointment makes the snakes flee.
Çıngıraklı yılanlar için endişelenme.
Don't worry about rattlesnakes.
Çantada neden zehirli yılanlar vardı?
Why do you have poisonous snakes in a bag?
Böyle bir köpeği yalnızca bir şey korkutur yılanlar.
There's only one thing that spooks a dog like this... snakes.
Arazinin her yerinde sürünen yılanlarınız var.
You got'em crawling all over the lot.
Efendim, bunlar sıradan yılanlar değildi zehirli yılanlardı.
Well, now, sir, theses wasn't just your ordinary snakes... these was cottonmouths.
Eğiticileri yılanların zehirli olduklarını gördüğünde onları oradan uzaklaştıracağını biliyordum.
See, I knew the trainer would drag'em out of there... when he saw that they were cottonmouths.
Çöl yılanlarıyla ilgili bir belgesel gördüm. Discovery Channel'da. Bazı türler var.
I saw a documentary on desert snakes on the Discovery Channel.
Yakınlarda çıngıraklı yılanlar olmalı.
There's probably some rattlesnakes somewhere around.
Öteki çocuklarını çıngıraklı yılanların sesi hakkında uyarmalısın.
You have to warn your other children about the sounds of rattlesnakes.
Onu herzaman korudum, bazı yılanlar onu ısırmak istediği için.
I never used to keep him down, lest some snake should bite him.
Hapishanede sıçanlar, fareler, yılanlar, akrepler vardı.
There were rats, mice, there was snakes, you know scorpions...
Böcekler, örümcekler, yılanlar.
Bugs, spiders, snakes.
Yılanları kaçırmış olursunuz.
Give the snakes fair warning.
Boa yılanları gizlenme uzmanıdırlar.
Anacondas are expert at camouflage.
Beyaz çocuk yılanları sevmez.
White boy don't like snakes.
Karl, burada yılanlar olabilir.
Karl, I thinkthere might be snakes in here.
Sıradaki haberimiz : Duvarınızın içinde yılanlar mı var?
Coming up, are there snakes living in your walls?
Yılanlar derilerini atarlar.
Snake shed their skin.
Mikroplar buradaysa yılanlar buradaysa dişçiler burada
If germs are here and snakes are here, dentists are -
Yılanlar ve Gökkuşağı?
The Serpent and the Rainbow?
Su yılanları yüzünden adları kötüye çıkmıştır.
They're infamous for serpents!
Çıngıraklı yılanlar.
Rattlesnakes.
Zihnimde seni aldatmadığıma inanıyorsan bugün o yılanların söylediklerini unutup, benimle eve gelir misin?
So then, if you believe that in my mind I was not cheating on you, do you think you can forget what those vipers said today, put it behind you and just come home with me?
Yılanlar, akrepler... sadece birkaç gün olmalı.
Snakes, scorpions... It should only be for a few days. Buzzards and snakes.
- Orada yılanlar vardır.
- There's snakes out there.
Yarasalar sonar kullanarak yılanların yerini tespit edebilir. Ama yılanlar, kesinlikle karanlıkta hiçbir şey göremezler.
The bats can detect the snakes using echolocation, but the snakes are literally in the dark - they can see nothing.
Saldırılar, çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanıyor gibi. Ama yılanların da gizli bir silahı var.
The strikes seem to be largely hit-and-miss, but the snakes have a secret weapon.
- Bildiğimiz yılan mı? - Anakonda gibi yılanlar.
Anaconda type snakes, OK?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]