English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Z ] / Zihnini

Zihnini translate English

1,336 parallel translation
Anubis zihnini merkez bilgisayara aktarmadan önce değildi.
Not before Anubis downloaded his mind into the computer core.
Zihnini okuyabiliyorum.
I can read your mind.
Zihnini bu işe hazırlaman gerek, diyorum. Çünkü kan dökülebilir.
I'm saying you got to be mentally prepared, because it might get bloody in there.
Niçin yanlış yola düştüğümü anlamak için 17 yaşında bir genç olmanın nasıl bir şey olduğunu hayal etmek zorundasınız zihnini kemiren tek bir şey vardır ; her gün, sabahtan akşama ama maalesef O'nu elde etmenin hiç bir yolu yok..
To understand why I led us down the wrong road you have to imagine what it's like to be a 17-year-old guy with only one thing on your mind, all day, every day but to have absolutely no way of getting it.
Genç zayıf küçük bedeninin gücü olmadığına göre, zihnini güçlendirmek zorundayız.
Seeing as how your teeny - tiny little body doesn't have the strength, we're gonna have to let your mind do the wandering.
Çocukların zihnini biraz teşvik ederek başlayalım.
We got to start stimulating their minds.
- Yani, ne, onun zihnini mi okumamı istiyorsunuz?
So, what, you want me to read his mind?
Çok kötü anılar da yeniden yaşanıyordu. Ama bunu yaparak o dehşet dolu deneyimlerden de zihnini kurtardı diyebilirim.
This is a picture of Hank from his high school graduation and this is a picture that ’ s been touched up as you can see.
İçimi ürpertti. Bir dahakine, konserine başlamadan önce zihnini tamamen toparla derim.
Next time, you must keep your head clear of distractions before your perform.
Zihnini temizlediğini söylüyor.
He says it clears his head.
Giro zihnini Cyper'a aktarmış.
Giro transferred his consciousness into Cyper...
Lorne zihnini okusun.
Get Lorne to read him.
Charles zihnini hukuk bilgisiyle geliştirmek üzere bizimle anlaştı.
Charles agreed to let us enhance his mind with a knowledge of the law.
Charles zihnini hukuk bilgisiyle geliştirmek üzere bizimle anlaştı.
[Eve] Charles agreed to let us enhance his mind... with a comprehensive knowledge of the law.
Belki de zihnini bir şekilde ele geçirmiştir.
Well, maybe he has her under some kind of mind control.
- Kanıtlayamıyorum ama... Phoebe'nin zihnini bir şekilde ele geçirdiğini öğrendik.
- Look, I can't prove it, but we found out that he has Phoebe under some kind of mind control.
Burada arada bir dinlenip zihnini temizleme şansın var.
Here you get a chance to catch your breath, clear your head.
Sanki erkek zihnini benden bile iyi anlıyorsun.
It's as if you understand the male mind better than I.
Daha zihnini okumadın mı?
Have you read his mind yet?
Despero sadece zihnini kullanarak birine boyun eğdirebilir.
Despero can subjugate a people using only his mind.
Zihnini boşalt ve bu kartlara baktığımda bana aklına ne geldiğini söyle.
Just let your mind go blank then tell me what comes into it when I look at these cards.
Onun zihnini okuyamıyorum.
I can't read his mind.
Zihnini okuyabiliyorum Lex.
I can read your mind, Lex.
Birbirimizin zihnini okumak mı?
The ability to read each other's minds?
Aldığı gizli formülün onu yenilmez yaparken aynı zamanda zihnini kötü etkilediğini söyledin.
EVIL. WELL, YOU SAID THE SECRET POTION HE'S TAKING TO MAKE HIMSELF INVINCIBLE HAS WARPED HIS MIND.
- Belki bir gezinti zihnini açar.
Let's see if a car ride jogs your memory.
Kadın zihnini anlıyorsam, ki anlıyorum, bize karşı komplo planlıyorlar.
If I understand the female mind, and I do, they're plotting against us.
İnsanın zihnini programlamaya çalışıyorlar. Herkes gibi olasın diye.
They try to programme your mind so you're exactly like everyone else.
Zihnini okudum ve bu formun sizin için daha rahat olacağına karar verdim.
Super neat-o! I'm afraid you'll Have to wait here.
Çeneni kapatıp zihnini açmazsan... az bir süre kalmak varken 20 yılın tamamını yatarsın.
You shut your mouth and open your mind... and you ain't gonna be doing but a small piece of this 20.
O geri döndüğüne göre, başladığımız şeyi bitirebiliriz. Asi zihnini temizledikten sonra tabi ki. Onunla işleri bittiklerinde,
Now that we have her back, we can finish what we started, after we've wiped that rebellious mind of hers clean.
Aku'nun ruhu damarlarında dolaşıyor vücudunu ele geçiriyor, zihnini bulandırıyor.
Aku's very essence is creeping through your veins... possessing your body, poisoning your mind.
Fakat Galileo için düzeni gözlemlemek ve aşağı yuvarlanan toplar arasındaki ilişkiyi gözlemlemek zaman alıyordu ve buna matematiksel bir ifade vermek, onun gibi katı bir dindar insan için aslında, Tanrı'nın zihnini ispatlamaktı.
But, for Galileo, observing these regularities and observing the relationship between these balls rolling down slopes, the time it took, and giving a mathematical expression for that, for him, as an unquestioningly religious man, they were, in fact, demonstrations of God's mind.
Zihnini zehirlemenin yollarını araştıracaktır.
He will seek to poison your mind.
Zihnini aç bırak fantezilerin çözülsün. Bildiğin bu karanlıkta savaşamazsın gece müziğinin karanlığıyla.
Open up your mind, let your fantasies unwind, in this darkness that you know you cannot fight the darkness of the music of the night.
Zihnini boşalt.
Just clear your mind.
- Evet. Karanlık için zihnini yık, tamam mı?
Deconstruct your mind to the blackness, okay?
Buna rağmen Diaz, insanların zihnini kötü yollarda kullanmak amacıyla... geliştirilmesine merak sardı... ve biz de programın yarıda kesilmesine karar verdik.
Diaz, however, was more interested in developing it... to control people's minds in a bad way... and we decided to abort the program.
Bana göre, zihnini kurcalayan sorunlar asla olacakmış gibi görünmez.
It seems to me the problems you worry yourself sick about never seem to materialize.
Yoksa zihnini okumayı öğrenmem mi gerekiyor?
Or is it that I ought to learn somehow to read your mind?
Zihnini arındırmak için ne edeyim?
What can I do to purify your mind?
Zihnini temizle.
If you have time and a clear mind.
Bütün bu tahminler, insanın zihnini uyuşturuyor.
It's mind-numbing, all the second-guessing.
- Bir dene, zihnini biraz zorla.
- Take a shot, stretch your mind.
Bebeklerin zihnini okuyamam.
I can't read the babies mind.
Zihnini toplayamıyorsun.
Therefore, you'll never be a good doctor.
Zihnini okuyor sanki.
It's like it reads your mind.
1965'de genç ve zeki bir mezun olarak, Yuri'nin özel öğretmeni ona aslında Julia Robinson'ın da zihnini meşgul etmiş olan başka bir Hilbert problemini çözmeyi denemesini önerdi.
As a bright young graduate student in 1965, Yuri's tutor suggested he have a go at another Hilbert problem, the one that had in fact preoccupied Julia Robinson.
Zihnini boşalt.
Empty your mind.
- Biraz zorla zihnini.
Try harder to remember.
"İnsanın zihnini meşgul eden sessizliğin ötesinde, uzayın kutsal derinliklerine ayak bastım."
And, while with silent, lifting mind

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]