Ziv translate English
23 parallel translation
Müzik - M. ZIV Ses - L. BULGAKOV
Music by M. ZIV Sound by L. BULGAKOV
Ziv Faran.
Ziv Faran.
Ziv bomba ekibinden.
Meet Ziv from the Bomb Squad.
- Dinle, Ziv.
- Listen, Ziv.
Ziv.
Ziv.
Ziv, Beaufort'ta nasıl uyuyabiliyorsun.
Ziv, this is how you sleep at Beaufort.
- Ziv, bomba ekibinden.
- Ziv, bomb squad.
Ziv bomba ekibi.
Ziv the bomb squad.
Shpitz, Ziv bomba ekibinden, burada yalnız olup olmadığımı öğrenmek istiyor.
Shpitz, Ziv the bomb squad wants to know if I'm here alone.
Ne oluyor? Ziv bomba ekibinden
What's up, Ziv the bomb squad?
Ziv'in görevi gibi mi?
Like he functioned with Ziv?
Ziv ölmeden önce bize söyledi Bu emirler savaşmak için değil.
Before he died, Ziv told us that there was an order not to conquer.
Geçen ay, aynı yerde, Amos'un oğlu, Ziv, bir füze... çarpması sonucu öldürüldü.
Last month, at the same place, Amos's son, Ziv, was killed by an explosive device on the road to the outpost.
Şimdi Ziv'in nerede olduğunu biliyorum. Tabutun içinde.
And Ziv, I do know where he is. ln a grave.
Ziv, Zitlawi,
Ziv, Zitlawi,
Ziv marka, çift uçlu, kısmi tırtıklı bıçak. Ordu malı.
Ziv, double-tipped, partially serrated knife.
Ziv marka savaş bıçağınız var mı Bay Becks?
Mr. Becks, do you own a Ziv combat knife?
Bu yüzden Shannon kodlamasından sonra David Huffman geldi ve aşağıdan yukarının öncüsü oldu. Lempel Ziv de soldan sağanın.
Uh, so Shannon coding and then David Huffman came along, and he pioneered bottom-up, and Lempel-Ziv with left-to-right, obviously.
Hele bu gece bu gece kilisede ziv ziv etmeye başladığında seni ezmeme engel olmaya ancak yüce tanrının kudreti engel olabilirdi.
And tonight... tonight it took the power of the Almighty for me not to squash you while you was chirping away in church.
Huffman veri sıkıştırma kodunu kullanmalıyız hatta daha iyisi Lempel-Ziv olabilir. Bu şekilde tüm veriyi yollamadan halletmiş oluruz.
We're gonna need to use Huffman, or even better, Lempel-Ziv compressions so we're not sending all the bits through.
Ziv'in babası seni görmek istiyor.
Ziv's father wants to see you.