English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → English / [ Z ] / Zürafa

Zürafa translate English

398 parallel translation
- Bu bir zürafa mı?
Is it a giraffe?
- Hayır, zürafa değil.
No, not a giraffe.
Zürafa gibi görünüyor ama onu seviyorum.
He looks like a giraffe and I love him.
Bu da bir zürafa için.
And that one for a giraffe.
Brad'in eve gelmediği gecelerde, Bir zürafa ile birlikte uyumadığını bir sarışınla olduğunu bileceksin.
When Brad doesn't come home nights, you'll know the blonde he's sitting up with is a giraffe.
Bugün herkes zürafa ile boğuşurken, sen arabada oturup, gülüyordun. Neden?
I noticed today that when everybody was wrestling with the giraffe, you were just sitting in the car, laughing.
Zürafa dışarıda olduğu için.
Because the giraffe was out there.
- Zürafa benekli.
- The giraffe has spots.
- Zürafa ne renk?
- What colour is a giraffe?
- Bir zürafa ile bir zebra yakaladık.
- We got a giraffe and a zebra.
Zürafa.
It's a giraffe.
Zürafa öldü.
The giraffe has died.
Ama hayatım eskiden büyükanne'nin güzel resimlerini yapardın. Hayvanat bahçesindeki zürafa'yı çizerdin.
But darling, you used to do nice pictures of Grandma and for the giraffe at the zoo.
Tren her yerde durur, hiç biryerin ortasındasındır ve karşında zürafa ailesi vardır, ağaçlara uzanmışlardır yada zürafa sürüsü toz bulutu içinde koşuyordur.
Every now and then the train stops in the middle of nowhere and right there is a family of giraffes, nibbling the trees or a herd of zebra, galloping off in a cloud of dust.
Ve orada ayrıca Güney Afrika antilopları, devekuşu, sığırcık kuşları, zebra ve zürafa bulunur.
And then there are wildebeests and ostrich and starlings and zebra and giraffe.
Devasa zürafa, zebraların oyuncak gibi görünmesine neden oluyor.
The towering giraffe, who makes the zebra look like toys.
"Zürafa"
"Zulu."
Hanrahan, o bir zürafa.
Hey, Hanrahan! She's a dyke!
- Peki ya zürafa?
- And the giraffe? Four.
Zürafa'nın aldığı büyük pantolonları gördün mü?
Did you see what big pants the Giraffe had?
- Zürafa ile ne konuştunuz?
- What did the Giraffe say?
Sence şu Norveçli ile Zürafa mı gönderdi çiçekleri?
Do you think that the Norwegian and the Giraffe bought the flowers?
Köpek numarasıyla başla sonra zürafa numarasıyla devam edersin.
Open up with the dachshund and build to the giraffe.
Ve yine zürafa numarasıyla bitirirsin. Çünkü bu çok etkili olur.
Close with the giraffe cos it's got more impact.
Dinle şunu, seni turuncu zürafa!
listen here, you bronx giraffe!
Bir zürafa ister misin doğum günü çocuğu?
Want a giraffe for the birthday boy?
- Hangisi zürafa?
Which one's the giraffe?
- O zürafa değil, dinozor.
That's not a giraffe, that's a dinosaur.
O dinozor, zürafa değil.
That's a dinosaur, not a giraffe.
Sen bir kızsın, ayrıca, Kutup Ayılarına ait golf kulübüne siyah gözlükle tedbili kıyafet girmeye çalışan bir zürafa kadar yetenekli bir kızsın.
You are a girl, and you're a girl with as much talent for disguise as a giraffe in dark glasses trying to get into a "Polar Bears Only" golf club.
Hasta bir bebek zürafa bulduk.
We found a sick baby giraffe.
Hayır, zürafa.
No, that's a giraffe.
- Bakın, bir zürafa!
- Look, a giraffe!
Zürafa.
Tramp.
Bütün bağırsakları, geriye zürafa derili döşemede oturan boş bir kabuk bırakarak dışarı çıktı.
He was completely gutted, leaving an empty shell... sitting there on the giraffe-skin upholstery.
Nerede isterse, boğazı ağrıyan bir zürafa ve ikisi öne, ikisi arkaya, biri de bagaja.
Anywhere it wants, a giraffe with a sore throat and two in the front seat, two in back, and one in the trunk.
Bu, su içen bir zürafa.
It's a giraffe, drinking.
- Su aygırı? Zürafa mı?
I don't know the giraffe!
Yapamadığı tek hayvan zürafa idi.
The only animal he never got to was the giraffe.
Teknik olarak zürafa için. Sanırım birazcık genişletebilirim.
Technically, it's for a giraffe, but I think I can let it out a little.
- Hep zürafa resmi çıkardı.
- It was always giraffes.
Zürafa lütfen.
The giraffe.
En azından, zürafa olmadığını biliyoruz.
That's good. At least we know it's not a giraffe.
Bir zürafa, çifte atarak, adamın kafasını çevirebilir ama onlara bu yüzden vahşi diyemezsiniz.
A giraffe can kick a man's head off, but you wouldn't call them "fierce."
Sürüklenen bir zürafa gibi.
He looks like a giraffe in drag.
Ama hayvanlarda, gerçekten şeytani bir zürafa nedir ki?
But with animals - what, in fact, is an evil giraffe?
Sahibi zürafa olan bir köpekti bu.
That's a dog owned by a giraffe.
Herkes zürafa yapabilir.
Anyone can make a giraffe.
Zürafa iyi, korsan da öyle.
The giraffe's okay, and so is the pirate.
Bir zürafa.
It's a giraffe.
Bir tane de zürafa.
some gum and that giraffe up there.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]