Özledim translate English
11,682 parallel translation
- Ben de sizi özledim.
And I've missed you, too.
Seni şimdiden özledim.
I miss you already.
Oh, ben de seni özledim, Tom, fakat bu önemli.
Oh, I missed you too, Tom, but this is important.
Seni özledim
Ooh, I missed you.
Seni özledim.
I missed you. I missed you.
- Seni çok özledim.
- I really want to see you.
Birisiyle herşeyi paylaşmayı özledim.
I miss having someone to share everything with.
Şimdi dinle, özledim getto fab, Ve iyi dinle.
Now listen here, miss ghetto fab, and listen good.
- Seni özledim.
- I've missed you.
Oh, seni de özledim.
Oh, I've missed you, too.
Seni özledim, kardeş.
I missed you, bro.
Evet, o günleri özledim.
Yeah, I miss that.
Lütfen beni ara çünkü seni çok özledim.
And if you could please just call me back because I really miss you. Okay? And I love you.
Sizi özledim çocuklar!
I missed you guys!
Seni özledim.
I miss you.
Her şeyini özledim.
I miss everything about you.
- Yüzünü özledim.
- I miss your face.
O şeker mi şeker kıçı özledim.
And I miss that sweet, sweet ass.
- Seni özledim.
Missed you.
- Seni özledim.
Miss you.
Özledim seni.
I missed you.
"Ben de özledim çünkü seni seviyorum."
" Missed you, too, because I love you.
Seni gerçekten özledim!
I really missed you!
Onları gerçekten ama gerçekten özledim.
I really, really missed them.
- Dory'i özledim.
I missed Dory.
Ben... ben onları gerçekten özledim.
I... I... I really-I really missed them.
- Galiba ailemin geri kalanını çok özledim.
Guess I miss the rest of my family too much, huh. - We're family?
Seni çok özledim Sam.
I missed you so much, Sam.
Seni özledim.
I missed you.
Ben de seni özledim baba.
Nice to see you, too, dad.
Seni öyle özledim ki.
I've missed you.
Mikey'nin minik ayaklarını ve çoraplarını özledim.
I miss Mikey's little feet and his socks.
Aslında küçük toplantılarımızı özledim.
I think I may actually miss our little get-togethers.
- Evet, yani ne bileyim, galiba seni birazcık özledim.
- Yeah, I mean... I don't know, I guess I just miss you a little bit.
Ne güzel. Seni gerçekten çok özledim.
Well, I miss you like crazy, I really, really do.
Seni özledim.
I, ve missed you.
Tanrım, o günleri özledim.
You would smile so much. God, I missed those days.
Özledim seni.
Well, I missed you.
- Seni çok özledim Şapkacı.
I've missed you, Hatter.
Seni çok özledim.
I missed you so much.
Seni özledim.
Oh, I've missed you.
Seni çok özledim.
I've missed you so much.
Oğlumu özledim.
I miss my boy.
Özledim onu.
I missed him.
İtiraf etmek gerekirse Kirk kendim olmayı özledim.
I have to say Kirk. I've missed being me.
Ben de seni özledim.
I miss you, too.
Seni o kadar çok özledim ki, inanamazsın.
I miss you so much, you cannot believe it.
Seninle takılmayı özledim, Huffy.
depend With you I lack, Huffy.
Seni öyle çok özledim ki
Come here.
Neyi özledim yani...
What'd I miss?
Seni özledim.
I've missed you.