Şifre translate English
3,246 parallel translation
Şifre deniyor.
It's called a password.
Averill şifre kısmını çözmüştü, ancak geri kalanımıza nasıl olduğunu açıklamadı.
Averill figured out the code, but never told the rest of us how he did it.
Yarın yeni bir gizli şifre için arayabilirsiniz.
You can call in tomorrow for a new secret code.
şifre mi?
Combination?
Şifre mi yoksa?
Is it a code?
Şifre koydum ona.
I put a password on it.
Bunun içinde duruşma için çok önemli bilgiler var.Bu yüzden şifre koydum.
That's top secret data for the trial. That's why there's a password.
Şifre?
A password?
Anne-babanın ölüm tarihiydi şifre.
The day of your parents'death.
Bay Seo'nun, verilen şifre ile kredi hesabını yönetmesine izin verildi.
Mr. Seo is permitted to administer the trust account, using the pin number given.
Şifre olan anıyı hâlâ bulamadın mı?
Did you find the memory with the combination yet?
Yolluk, bir çeşit şifre, gerçekten, biraz daha fazla muhabbet için sonrasında da... kim bilir?
A nightcap, that's code, really, for a bit more conversation - and then... who knows?
"İlginç", kesinlikle uyuyakaldığına dair bir şifre.
"Interesting" is code for you fell asleep.
Bu konuya bir göz atmalıyım. Şifre çözme programım S.H.I.E.L.D.'in tüm güvenli dosyalarına ulaşmayı bitirir bitirmez.
I should probably look into that once my decryption programme finishes breaking into all of S.H.I.E.L.D.'s secure files.
- Ve de şifre lütfen.
And password, please.
Duyacağın kaç tane hikaye var bilmiyorum,.. ... zira bir çeşit gizli şifre gibi ona yemin ettirmişler,.. -.. oda bana hiç bir şey söylemez.
I don't know how many stories you gonna hear...'cause they done swore him to some kind of secret code... and he can't tell me nothing.
Seninki yanlış şifre olabilir Santana.
Could be entering the wrong shit, Santana.
Şifre, Nina'nın doğum günü.
The code is Nina's birthday.
Her bir şifre tek seferlik anlaşmadır.
Every cypher's a one-time deal.
Burada bir şeyler var ama şifre korumalı.
There's stuff on here, but it's password protected.
Şifre bende.
I got the cypher.
Şifre onda.
She's got the cypher.
Bir engelle karşılaştığında şifre kırma konusunda tavsiyeler almak için başka hackerlarla yazıştı.
When he hit a snag, he reached out to another hacker for advice on how to crack passwords.
Çünkü içinizden her biri öldüğünde, ilk sayı dizinini vermek için arayacağım. Vereceğim şifre 4 kilitten ilkini açacak.
Because when one of you expires, I will call back with the first set of digits... which will open the first of the four locks.
İkinci öldüğünde, ikinci şifre için arayacağım ve bu böyle devam edecek... ta ki dört kilitte açılana kadar. ve içinizden en acımasızı.. özgürlük ve Carcharias'ta yeni bir kariyer için kapıyı açacak.
When the second one dies, I will call with the second combination and so forth... until all four locks are opened... and the most ruthless among you... opens the door to freedom and your new career at Carcharias.
Çıkmak için ya şifre gerekiyorsa?
What if we do need a code to get out?
Neden şifre koymuşlar?
Why would a bunker need a code to get out?
Şifre olmadan çıkış yoktur. Aklınıza olur olmaz gelen her fikri denersiniz.
Without the exit code, there was no getting out every idea the mind could spit up was tried.
- Şifre ne?
- What's the combo?
Sana bedava bir şifre veririm.
I'll give you a free pass for that one.
- İçeri girebilmek için şifre lazım.
We just need a little code to get in there.
"Şifre 29" mu?
"Code 29"?
Açıklamada şifre ilgili bir şey yazmıyor.
The description doesn't say anything about a code.
Şifre bunun için vardır.
That is what the code is for.
Onun bir şifre olması gerekiyordu Nicky!
There's supposed to be a code, Nicky!
Şifre ne?
Password?
Şifre cep telefonumda.
The password is in my phone.
Hayır hayır, bilgisayarı aç, şifre "Moolah".
No no no open the computer password is "Moolah"
O benim öldüğümü anlayacaktır. Şifre bu.
He will know I'm dead It's a code
Tanrım bu söylediğim şifre.
Oh god see this is what I'm saying
- Şifre Moolah. - Moolah.
- The password is moolah
- Evet şifre Moolah...
- Yeah its moolah,
Sanırım bu bir çeşit şifre.
It appears to be a cipher of some sort.
Bay Matthews'ın midesinde bir şifre bulduğumuzu söyleyebiliriz.
Hmm? It's possible we found a coded note in Mr. Matthews'stomach.
Basit bir şifre değil, George.
It's not a simple cipher, George.
Belki de bu şey bir şifre değildir.
Well, perhaps it's not a cipher after all.
Şifre : 25-12. yok yok 08-12.
Coding rate 25-12. Nie, 08-12.
Şifre mi?
A password?
Şifre üretici makine.
Her.
ŞİFRE
Password
Şifre yok.
Come on.