60ını translate Spanish
2,314 parallel translation
Katın imha edilmesine 60 saniye.
Destrucción de la base, 60 segundos.
Herneyse, altmışlı yılların ortasında yazmaya yeni başladığı zamanlar.. ... okumam için her gün bana yazdıklarının kopyasını getirirdi çünkü onun el yazısını ve notlarını anlayabilen tek kişi bendim.
De todos modos, cuando la estaba escribiendo, a mediados de los años 60... él me traía páginas para copiar todos los días... porque yo era la única que podía entender sus escritos o notas.
Her çocuk için iki gözden artı 50 milyon dolar RIP Sağlık'a hasar cezası için % 60 ı bu aptal kör çocukların parasızdır çıkaralım Bu da elimizde toplamda...
multiplicado por dos ojos de niño ciego, más $ 50 millones de multa impuesta contra Atención Sanitaria EPD, menos el 60º / % por esos niños ciegos apestosos, eso nos arroja un gran total de
Fakat yengeç bacağı fiyatının 60 pound'a çıktığını söylemeyi de ihmal etmek istemem.
Aunque sería muy negligente de mi parte no avisarle que el precio de mercado de las patas de cangrejo moro subió a $ 60 la libra ;
Ama bu mütevazi başlangıcın ardından... Jim Gloucester gemiciliği büyütüp 60,000 çalışanı ve yıllık 11 milyar dolarlık geliri olan GTX'e dönüştürdü.
Pero desde esos humildes comienzos Jim hizo que Gloucester creciera y fuera GTX con 60 mil empleados y $ 11 mil millones en ingreso bruto anual.
Kadın 60 yaşında ve çocuklarının aynı evde oturduğundan bile emin değilim.
Tiene 60 años. Dudo de que vivan con ella y mucho menos que le digan "mami".
60'ına merdiven dayamışsın ve berbat görünüyorsun.
Estás llegando a los 60 y te ves pésimo.
Evin yanıyor ve 60 saniyen var,... yanında neyi alırsın?
Si tu casa se incendiara y tuvieras 60 segundos, ¿ qué te llevarías? Vamos.
Sen neyi yanında alırdın?
Tienes 60 segundos.
Yediklerinin yüzde atmıştan fazlasını işlenmiş ve sağlıksız yiyecekelr içeriyor.
Un porcentaje de calorías, de aproximadamente 60 % delo que comemos son productos procesados y refinados...
Şu piç kuruları 60.000 yuanın hepsini mi istiyor?
¿ Esos hijos de puta quieren 60.000 yuanes?
60 doların mı var toplamda?
¿ Tienes 60 dólares en total?
Hatta 60'lı yılların sonlarına kadar sürdü. Hendrix de çok kazıklandı.
Ya en los 60, a Hendrix lo jodieron todo lo posible.
- Doğru. Mark'ın oranı yüzde 60'tan yüzde 51'e düştü.
Mark ya redujo su parte del 60 al 51 por ciento.
... muhtemelen öz sermayenin yüzde kırk - Altmışını talep edebiliriz.
Podemos pedir desde el 40 hasta el 60 % de las acciones.
Şapkama 60 sent attın.
Pusiste 60 centavos en mi sombrero :
60 yıllardaki Fu Manchu gibi olmak istemiyorsan çikletini çiğneyen ağzını kapat ve biraz saygı göster!
¡ Si no quieres que te vuele ese bigote de Fu Manchú cierra esa trampa de goma de mascar y sé respetuoso!
60 yılın silahı
Las armas de hace 60 años son primitivas.
- Eğer 1960'lı yıllardaki İsveç filmleri olmasaydı günümüzdeki bütün filmler robot kaynayacaktı, anladın mı?
- De no ser por las películas suecas en los años 60, todas las películas de hoy serían sobre robots, ¿ bueno?
Bazı şaraplar vardır, puanları, 60 ve 70 olanlar. Ama onları pek duymazsınız. Çünkü bu puanı alan biri, tabi ki, sanki hiç bir şey olmamış gibi davranır.
Ha habido vinos que han obtenido 60 o 70 puntos, pero no se habla mucho de ellos porque tan pronto como alguien obtiene esa calificación, tratan de hacer como si nada hubiera pasado, desde luego.
60 yaşın altında.
Bajo los 60 años.
60 yıldır o serseri beni vurmak istiyordu, ama altın kuralını asla çiğneyemiyordu.
Durante 60 años ese idiota me ha querido disparar, pero nunca ha roto su regla de oro.
Doktorların bir ruhu kurtarmaya uğraştığı son 60 dakika.
Los últimos 60 minutos para que los médicos salven un alma.
- Hopkins'te Travma rotasyonumun ilk gününde, kıdemlimiz, travma doktorlarının yüzde 60'ının işten çıkarıldığını söyledi.
Mi primer día en trauma en el Hopkins, mi adjunto dijo algo como que el 60 % de los médicos de trauma enloquecen
Doğrudan Tepe 60'ın altına.
Directamente debajo de la colina 60.
Tepe 60'ı ve artezyenleri patlatacaksın.
Detonarás la colina 60 y las minas Caterpillar.
Bu olay, Birinci Dünya Savaşı'nın bitmesinden bir buçuk yıl önce yaşandı.
Pero en cuestión de meses, los alemanes habían retomado Hill 60.
Ama'50'lerin ortasından'60'ların ortalarına dek Avustralya'ya büyük bir göç dalgası var.
Pero hubo una ola de migraciones a Australia entre mediados de los 50 y mediados de los 60.
Altmış saniye kalacaksınız, Savcı Bey ve büyülü yeni bir dünyanın parçası olacaksınız.
60 segundos, Sr. Fiscal. y será parte de un nuevo mundo mágico
Ethan Mascarenhas'ın hayatının altmış saniyesini yaşadınız ve dayanamadınız.
60 segundos en la vida de Ethan Mascarenhas y no pudo soportarlo.
60'ımda bile 20'lik çıtırların peşinden gidiyor olacağım.
A los 60 estaré persiguiendo a veinteañeras, así acabaré.
Saygısız olmak istemem ama 60 yaşını geçmişsiniz.
Y sin faltarle el respeto. Tiene más de 60 años.
- Evet, vakaların yüzde 60'ında.
- Sí, en un 60 por ciento de los casos.
60'lı yıllarda, Jaakko Kivi, iş bulma ajansının müdürüydü.
En los años 60, Jaakko Kivi, era Director de la agencia de empleo.
Fi, 60'ın altında "Tanrım" diyen tanıdığım tek kişiydi. Şey, hayır.
Fi-Fies la única de menos de 60 que conozco que dice "Cielos"
Evin arkasının yaklaşık 60 metre uzağındayım. Buraya gelsen iyi olur.
Deberías venir aquí, detrás de la casa, 60 metros.
Ben Burroughs'u görüyorum ve Warhol iki paralel figür gibi, 50'lilerın sonuna ve 60'lıların başında iki insan, düşündüklerini dile getirmek için ayağa kalktılar.
Yo veo a Burroughs y Warhol como dos figuras paralelas, dos personas que en los tardíos 50s y principios de los 60s, se pusieron de pie por lo que creían.
Bu komik, Punk Rock ona eğlenceli geliyordu, daha çok karşı-kültür gibi, 60'lıların müziği.
Es curioso, lo del punk rock era algo excitante para él, más que la contra-cultura, la música de los 60s.
60 dakika içinde, öğrenme sürecine devam edecek aynı zamanda kandırdığın karına ulaşmak için ciddi bir engeller serisini aşmak zorunda kalacaksın.
Durante los próximos 60 minutos debes estar en el sendero del aprendizaje y atravesar una serie de obstáculos para acceder a tu esposa, a quien también has decepcionado.
Cale'in boynundaki kapan 60 saniye içinde çıkarılmazsa bir vinç harekete geçecek ve sırların asılmış olacak.
Si no le sacas a Cale la soga del cuello en 60 segundos, se encenderá un cabestrante, y tu secreto quedará colgando.
- Karımızın % 60'ı eder.
- Eso es el 60 % de nuestra red.
60 tane mesaj attın.
Recibí como unos 60 mensajes tuyos.
Bu karımızın % 60'ı eder.
¡ Eso es el 60 % de nuestra red!
Sonunda, 60'ına geldiğinde, kadının torunuyla tanışıyor...
Y finalmente, a los 60, conoce a su nieta.
O çılgın 60'ların mimarının işi.
- Esos locos años 60 la arquitectura, ya sabes.
60'ların Latin müziği...
Música latina de los'60.
Sigortası masrafların sadece % 60'ını karşılıyormuş.
Su seguro solamente cubría 60 % del costo de internación.
- Bizim aile kuralımız böyle kızımızı uçaktan kurtarırsan 152 ekran plazma tv alırsın.
- Tenemos una regla familiar si salvas a nuestra hija de ser aplastada por un avión obtienes un plasma de 60 pulgadas.
Erzaklar arasında dört kasa Montebello Şampanyası ve 60 bıldırcın eti ve karaciğer konservesi vardı.
Las provisiones incluian cuatro cajas de champagne Montebello 60 latas de codorniz y foie gras.
Mart 1986'da polis arabasını Georgia sınırının 60 mil güneyinde bir taş ocağında terk edilmiş olarak bulmuş.
Marzo de 1986, la policía encontró su coche abandonado en una cantera a 60 millas al sur de la frontera de Georgia.
Geldik, 60 numara.
Así que, Nº 60.