Ağzımdan kaçtı translate Spanish
164 parallel translation
Ağzımdan kaçtı.
Me he ido de la lengua
Ağzımdan kaçtı.
Perdí la cabeza.
Pardon Majesteleri, ağzımdan kaçtı.
Perdone Su Alteza Imperial, eso es, se me escapa ahora.
Ağzımdan kaçtı.
Se me escapó.
- Ağzımdan kaçtı, efendim.
- No quería decirlo, señor.
Eyvah, ağzımdan kaçtı.
Culo. ¡ Oh, se me ha escapado!
Ah! Bu ağzımdan kaçtı.
Un patinazo freudiano.
Özür dilerim efendim, ağzımdan kaçtı. Sizi ararım.
Disculpe, señor, se me ha escapado.
- Mercimekle sağ olun ne ilgisi var ulan ibneler! - Ağzımdan kaçtı.
¿ Qué clase de respuesta es esa?
Ağzımdan kaçtı Sarah!
¡ Lo he hecho sin darme cuenta!
Affedersin. Ağzımdan kaçtı. İğrencim!
Disculpeme de hablarle así, no lo manejo, soy muy mala yo....
Affedersin, konuşurken ağzımdan kaçtı.
Estábamos hablando y se me salió.
Ağzımdan kaçtı.
Chistes de pendejos.
Ağzımdan kaçtı.
Me salió sin querer.
- Özür dilerim, ağzımdan kaçtı.
Lo siento, se me escapó.
Bir an için ağzımdan kaçtı, ama tuttum.
Se me escapó por un momento, pero lo guardaré.
Bak, buluşmanın sonuydu. Orada duruyordum benden seni ararım dememi bekliyordu benim de ağzımdan kaçtı.
Al final estoy ahí parado ella espera que diga que llamaré y se me salió.
Düşün ki ağzımdan kaçtı.
Bueno, vamos a suponer que se me escapa.
- Ağzımdan kaçtı
- Se me escapó.
Ağzımdan kaçtı.
Me obnubilé.
Ağzımdan kaçtı.
Me pasé un poco.
Ağzımdan kaçtı.
Ha salido así.
Son sözüm ağzımdan kaçtı.
Lo último se me ha escapado.
Kahvaltıda ağzımdan kaçtı.
- Se me salió en el desayuno.
Ağzımdan kaçtı.
Se me escapo.
Üzgünüm, ağzımdan kaçtı.
Lo siento. Simplemente, ocurrió.
Ağzımdan kaçtı.
Me salió de manera abrupta.
Ağzımdan kaçtı. Hataydı.
- Se me salió, fue un error.
- Ağzımdan kaçtı.
- Se me cayó de la boca.
Özür dilerim Bay Dufayel ağzımdan kaçtı.
Perdón, se me escapó.
Özür dilerim, ağzımdan kaçtı.
Lo siento. Hablé sin pensar.
Birden ağzımdan kaçtı.
Lo dije sin pensar.
Ağzımdan kaçtı.
tíos, lo siento.
- Ağzımdan kaçtı, özür dilerim.
- Se me escapó. Perdón.
Ah, ağzımdan kaçtı.
¡ Ahora yo lo he dicho!
Özür dilerim, ağzımdan kaçtı.
Lo siento, se me escapó.
Ağzımdan kaçtı.
Se me ha escapado.
Ağzımdan kaçtı.
Metí la pata.
Ağzımdan kaçtı.
No fue mi intención.
- O zaman Herman Munster deme. - Ağzımdan kaçtı.
Bueno, pero no digas más lo de Herman Munster.
Ben sa- - sadece ağzımdan kaçtı.
Es que... Es que se me escapó.
- Ağzımdan kaçtı.
- Yo... Es que... Se me ha escapado.
Ağzımdan kaçtı işte.
- Se me escapó.
Bir gün ağzımdan kaçtı.
El tema salió un día.
Ağzımdan kaçtı tamam mı?
Se me escapó, ¿ sí?
Affedersin, ağzımdan kötü bir söz kaçtı...
Perdone, pero se me ha escapado una expresión un poco...
Ağzımdan biraz fazla hava kaçtı.
Tengo aire extra en la boca.
Ağzımdan kaçtı işte.
¿ Qué vería?
Ağzımdan kaçtı.
Se me salió.
Ağzımdan kaçtı.
- me he expresado mal.
Ağzımdan kaçtı.
Fue un tropiezo.