Babacım translate Spanish
4,539 parallel translation
Babacım, eğer Tarık o kadar istiyorsa İmpala'sında bir kaç tur amam sıkıntı olmaz.
Oh papá, ahora que Tariq insiste. No me molesta dar una o dos vueltas en su Impala.
Babacım Tarık istiyorsa bir kaç saat ön tarafta oturman sıkıntı olmaz.
Oh papá, ahora que Tariq insiste.
Babacım Tarık o kadar istiyorsa bir kaç defa Gunjing yapmamın sakıncası olmaz.
Oh papá, ahora que Tariq insiste. No me molesta una ronda o un poco más de Gunjing.
Babacım, Tariq istiyorsa bir iki tane yememin sakıncası yok.
Oh papá, ahora que Tariq insiste, No me molesta probar uno o dos.
Babacım Tariq ısrar ediyorsa, bir tane Bolly izlemenin sakıncası olmaz.
Oh papá, ahora que Tariq insiste. No me molesta mirar una Bolly.
- Babacım.
- Papá.
Seçimini yaptın, babacım.
Hiciste tu elección, papi.
Bu yüzden beni evlat edindin. Babacım.
Por eso me adoptaste papi.
Babacım.
¡ Papi! Llegas tarde.
Onları ihtiyacım var babacım. Gerçekten!
Las necesito, papá, de verdad.
Tamam, babacım.
Vale, papá.
Babacığın sana bugün hikaye okuyacak mı?
¿ Te va a contar papá una historia?
Babacığım.
Papi.
- Babacığım! - Merhaba birtanem.
Papi!
Teşekkür ederim babacığım.
Gracias, Papi.
Anneciğe biraz babacık lazım.
Aún no. Mama necesita algo de Papa.
Ben de duymamıştım ama bu rapora göre "sevgili babacığım" demem gerekecek.
No sabía nada sobre él, pero si creo lo que hay en el informe policial, también podría llamarle'querido viejo papá'.
Babacığım onların otelleri de iyi.
Oh papá, sus hoteles están bien también.
Babacığım!
¡ Papá!
- Hoş geldin, babacığım.
Hola, papi.
Hadi, babacık. Gidip sana biraz para bulalım.
Ven aquí, papá.
Babacığımı istiyorum.
Quiero a mi papá.
Aaah babacığım benim.
Papi.
Cemaatin buna dayanabileceğini sanmıyorum, babacığım.
No creo que la congregación lo hubiera soportado, papá.
Özür dilerim, babacığım.
Papá, lo siento.
İyi geceler, babacığım.
Buenas noches, papi. Dios.
Tanrım, babacığım!
¡ Dios mío, papá!
- Linden, nereye gidiyorsun? - Babacığım.
- Linden, ¿ adónde diablos vas?
Babacığım.
- ¡ Papi! Papi.
Vejetaryen kapkek olmasın, babacığım.
Nada de galletas vegetarianas, papá.
Babacığa kurabiye lazım.
Papaíto necesita su galleta.
- Babacığım, yeni bir kazak aldım.
Papá, tengo un suéter nuevo.
- Ne diyorsun babacığım?
¿ Qué opinas, papi?
Gel buraya, babacığım!
Ven aquí para Papa.
Hadi ye, babacığım.
Come.
- Geliyorum babacığım.
- Ya voy, papi.
Dünyada en çok seni seviyorum, babacığım.
Eres lo que más quiero en el mundo entero, papi.
Yemin ederim bir daha asla kaçmayacağım babacığım.
Juro que nunca más huiré por ningún motivo, papá.
Babacığım, seks yapmayı seviyorum! O da benimle seks yapmak istiyor!
Papá, me encanta el sexo, y él quiere tener sexo conmigo.
Babacığım, beni bekle.
Papá, espérame.
- Değil mi, babacığım?
- ¿ Verdad, Papá?
Sonra anlaşıldı ki yalan söylemiyormuş. Tüh. Selam babacığım.
Resulta que no estaba mintiendo.
Ben de, babacığım.
Yo también, papi.
Bil bakalım ne yapıyorduk babacığım!
¡ Adivina lo que hemos estado haciendo, papi!
Babacığım, kendini nasıl hissediyorsun?
Papi, ¿ cómo te encuentras?
Benimle uzanmak ister misin, babacığım?
¿ Quieres tumbarte conmigo, papi?
- Babacığım, sarıl bana!
¡ Papi, abrázame!
Merhaba babacığım.
Hola, papi.
Baba... Babacığım.
Papá... papá...
Ama Holt'a "babacığım" demen -
Pero tú llamando a Holt "papi"...
"Babacığım" burada tartışılan şey değil.
Oye, "papi" no es una opción aquí.