English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Bağlantılar

Bağlantılar translate Spanish

4,846 parallel translation
Bağlantılarım var artık.
Y he construído relaciones.
Artık bir Trag değilim ama bazı bağlantılarım var.
Ya no soy un trag, pero tengo influencia sobre ellos.
Biliyorsun, böyle bir şey yapmak için bağlantıların olması lazım.
Necesitas conexiones, para hacer algo así.
Kodamanlarla bağlantıları var.
Están vinculados a los peces gordos.
- Ama polisle bağlantılarını hesaplayamadı.
Pero no contó con sus conexiones con la policía local.
Fr13nds ile bağlantıların neler?
¿ Sobre su alianza con "Fr13nds"?
Carlos Del Sol, Meksika'daki bağlantıları en güçlü olan adam Nicolas'ın geçmişiyle ilgili hiçbir şey bulamadı.
Carlos Del Sol, el tío con más conexiones en México, no pudo encontrar nada sobre el pasado de Nicolas.
Matsunaga ile bağlantıları vardı değil mi?
Conocía a Matsunaga, ¿ me equivoco?
Bir bağlantıları olabilir, evet
Están conectados... creo.
Şehirde iş bağlantılarım var.
Tengo contactos de negocios en la ciudad.
Ha bu arada, oğlana söyle Taşranın sakinliği hareketli bir adama fazla gelirse, Londra'da ona iyi bir iş bulacak sağlam bağlantılarım var,
Oh, por cierto, dile a tu hijo, si la tranquilidad del país es demasiada para un hombre de acción, que tengo excelentes contactos en Londres que podrían encontrarle un buen trabajo, que por cierto, sería un gran alivio para una madre en estos tiempos duros.
Ve onun çok iyi bağlantıları var.
Y tienen las mejores conexiones.
Senin olduğu gibi, benim de bağlantılarım var.
Tengo mis recursos, como tú tienes los tuyos
Bağlantıları olan sadece sen değilsin, Carl.
No eres el único con recursos Carl.
Feng ile olan bağlantılar, para aklama...
- Conexión con Feng, lavado...
Cole seni buraya getirip yeraltı dünyasıyla bağlantıları olduğunu söyledi.
Cole te trajo aquí, te dijo que tenía conexiones con el mundo del hampa, las había tenido desde chico.
Cole'un yeraltı dünyasıyla olan bağlantılarıyla böbürlenip seni yozlaşmış polislerden oluşan yasadışı suç ağına katılmaya ikna etmeye çalıştığını belirten bir ifade vereceksin.
Me haces una declaración en la que dices que Cole se estaba jactando de conexiones en el mundo de la delincuencia y que intentó reclutarte en una red clandestina de corrupción de agentes de policía.
Şu anda Tragların dışarıyla olan en iyi bağlantılarıyız, kendine gel artık.
En este momento, tenemos al mejor enlace de los trags... en el mundo exterior, así que ponte al día.
Bağlantılarımdan yeni haber aldım.
- Me acabo de enterar.
- Senin lanet olası bağlantıların...
- Maldición.
Notumu değiştirmek için bağlantılarını mı kullandın? Hayır.
Se utiliza sus conexiones cambiar mi grado?
Düşüşten sonra bağlantıları olmadı.
No tuvo contacto desde la caída.
Orada güçlü bağlantılarım var..
Tengo amigos poderosos allí.
- Montrose'ların Crate'in güvenliğini sağlayan şirketle bağlantıları varmış.
Los Montrose tienen lazos con la empresa de seguridad que opera la caja.
Eğer onu tekrar görmek istiyorsanız, bağlantılarınızı kullanıp bu beş Atrian esirin, Crate'den çıkarılmasını sağlayacaksınız.
Si quieren verlo de nuevo, usarán sus influencias para asegurar la liberación de estos cinco prisioneros atrianos de la caja.
- Bağlantılarım var.
- Tengo conexiones.
Millie'nin Göçmenlik Bürosu'nda bağlantıları mı var?
¿ Así que Millie tiene conexiones en inmigración?
- Ve uydurduğun teorik bağlantılar?
- ¿ Y los avances especulativos que haces?
Pekindeki bağlantılarım bana ticaret bakanını aşırı telaşlı olduğunu söylüyor.
Mis contactos en Beijing me dijeron que el Ministro de Comercio está confundido.
- Bu bağlantılar kanıtlar ile desteklendi.
Hay hechos que apoyan estos lazos.
Destekleyemeyeceğimiz bağlantıları ima etmeyeceğiz.
Nos abstenemos de insinuar conexiones no comprobables.
- Veya şu an olduğu gibi, bağlantıları kim kopardı?
O los quita, tal como están ahora.
Emekli olabilirim ama hâlâ bağlantılarım var.
Puedo estar retirada, pero aún tengo contactos.
Bağlantıları olan bir tek sen misin sanıyorsun?
¿ Crees que eres la única con contactos?
Dana Steele'le olan bağlantılarına bak.
Busca cualquier relación con Dana Steele.
Mükemmel bir nişancıymış ve yeraltı bağlantıları geliştirmekle ünlüymüş.
Era una tiradora experta, fantástica estableciendo contactos clandestinos.
Sonunda, onun bu bağlantıları gizli bilgi satmak için kullandığı anlaşılmış.
Resulta que usó esos contactos para vender información confidencial.
Ama bağlantıların var.
Pero tienes contactos.
Bütün bağlantılarım isimsiz.
Es decir... todo contacto es anónimo.
İşi bitirmem için operasyona ait bağlantılarına ve havale kayıtlarına ihtiyacım var.
Para terminar el trabajo, voy a necesitar toda su cable y registros de transferencia afectos a la explotación.
Tesisin ele geçirilmesi için çok güçlü bağlantıları olan biri bazı gerekli bilgileri sızdırmış.
Alguien con un acceso mucho mayor proporcionó todo el conocimiento necesario para que la incursión tuviese lugar.
Ajanlık'taki bağlantılarınıza ulaşın.
Recurra a los contactos en la CIA.
Banka hesaplarına ve hapishanedeki bağlantılarına baktık. Kardeşi...
Hemos revisado sus finanzas, sus contactos en la prisión, al hermano que...
Önemli kişileri, rutinleri dağıtım bağlantılarını...
A los principales involucrados, rutas comerciales, contactos de distribución.
Ve de Amerikalıların, Samir Meshal'in öldürülmesiyle bağlantısını kurabilirim.
Y puedo relacionar a los americanos con el asesinato de Samir Meshal.
Bağlantılılar.
Están relacionadas.
Baş yatırımcıların Beyaz Saray'a bağlantılı olduğunu söyle.
Que el principal inversionista tiene lazos estrechos con la Casa Blanca.
Polis sözcüsü, Memur Trotman'ın ölümüne neden olan olayın ayrıntılarını açıklamayı reddetti. Ancak bir cinayet soruşturması başlatıldı ve şu an polisler soruşturmayla bağlantısı olan bir suçluyu arıyorlar.
El portavoz de la policía rechaza ampliar las circunstancias en torno a la muerte de la detective Trotman, no obstante, se ha abierto una investigación criminal y se busca un sospechoso relacionado con la investigación ".
Orada güçlü bağlantılarım var.
Espera un minuto.
Eğer kendinden geçiyorsa bağlantı anılarını yok ediyor demektir. Stefan? Stefan.
Si está perdiendo el conocimiento, significa que el vínculo está destruyendo sus recuerdos. ¿ Stefan?
Bu sayıların banka hesabıyla bağlantılı olduğunu ve Simyacı'ya bununla ödeme yapılmış olabileceğini düşünüyoruz.
Creemos que es una secuencia de números asociada a una cuenta bancaria, - quizá se usó para pagar al Alquimista. - Quizás.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]