English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Bikini

Bikini translate Spanish

1,194 parallel translation
Kırmızı, fırfırlı bikinili halimi gördüm çok aptal görünüyormuşum.
Y me vi en ese bikini rojo y me veía muy estúpida.
Bikini, Fransız kesimi, tanga.
Bikini, corte francés, hilo dental.
Kostüme karar veremezse ben yardımcı olurum. Bikini modeli olabilir, hafifmeşrep bir hemşire ya da seksi amigo kız olabilir.
Tengo ideas para su disfraz, puede ir de modelo de bikinis o de enfermera sensual, o de animadora sexy.
Bikini Partisi Yazi filmiyle Ari Kovani Kafali Gama Yedi X.
Mente Colmena Gamma Siete X por "Bikini Party Summer."
Bikini Partisi Yazi filmiyle Soda Makinesi Robotu.
El Robot de la Soda por "Bikini Party Summer."
Bikini bölgesine mi?
- ¿ En la ingle?
Reklama ihtiyacım var.Yani, Jackie, bikini giy ve makinenin önünde dur.
Sólo tengo que llamar la atención. Por lo tanto, Jackie, puso un bikini \ ~ y de pie delante de la máquina.
Michael, burada bikini giymem. İsyan çıkar burada.
Michael, no voy a usar un bikini aquí \ ~ Podría causar un disturbio..
Tamam, peki el ilanı bastırsam... üzerinde senin bikinili bir fotoğrafın olan?
Ok, folletos y stands... con una foto de su bikini?
Tamam, şimdi sadece biraz Magic Marker ve senin bikinili bir fotoğrafın lazım.
Ok, así que sólo tenemos que \ ~ un poco de magia marco con una foto de su bikini.
Bikiniyle, Fyvush Finkel'in kucağında resmimi koydular.
Iba en bikini, del brazo de Fyvush Finkel.
Bu taktikle Julia Roberts'ın bile resimlerini çekiyoruz, bu kaçığın da resmini çekebiliriz eminim.
Le sacamos una foto a Julia Roberts en bikini, podemos tomarle una a él.
Milty Mingleton kendini bikini ile gösterebiliyorsa sizin de bağışlarınızı yapmanız için çekinmemeniz gerekir!
Y si Milty Mingleton puede meterse... en ese diminuto bikini... SALVEN AL EQUIPO DE NATACIÓN ¡ ustedes no sean tímidos en cuanto a otorgar donativos!
Bikini giyinmiş kızlarla bağış toplama.
¿ Jueces en bikini para recaudar fondos?
Ablası gibi bikini mankeni olmak istiyor.
Quiere ser modelo de bikini, como su hermana mayor.
Bikinimi giydim. Olamaz.
Me pondré la bikini.
Bikinimle muhteşem görünüyordum.
Lucía hermosa en mi bikini.
Bikinini değiştirmedin mi?
¡ Y el nuevo bikini y todo! No puedo creerlo.
Adamın biri bikini giyince seni güzel buluyor...
Un tipo cree que te ves sexy en bikini y te olvidas de I competencia.
- Umarım bikini giyiyordur.
- Ojalá venga en bikini.
Bikini giyip almak zor oynuyor!
Ella usaba bikini y jugaba a la dificil!
- Evet aynen. Hiç altılı bira ve sörf tahtası taşıyan bikinili bir kadın gördün mü?
Sí, claro. ¿ Has visto entrar a una mujer en bikini con seis latas de cerveza y una tabla de surf?
- Paris emirler verip, beni görmezden geleceğini sanıyorsa, büyük bir "bikini bölgesi ağdasına" hazır olsun.
Ha, pues reencontraste tu cerebro... Si París quiere marchar dictándonos sus órdenes, Ignorando lo que tengo que decir, le voy a hacer la cera en las ingles.
Bikini mi?
¿ Bikinis?
9 : 00'da yüz bakımı, 10 : 00'da pedikür. Bikini bölgesi ağdası... Saat 11 : 00'de.
Tratamiento facial a las 9 : 00, pedicura a las 10 : 00, depilación de pubis a la cera... a las 11 : 00.
Evet bikini aldım.
Sí, es un biquini.
Val'la kapıda karşılaştık ve bana iki sunumun da aynı görüşmede birleştirebileceğimizi söyledi.
Tenemos que ir a depilarnos el bikini. Poodle, ahora no. Si, ahora.
Sanki string bikinili Barbie çok daha zekice bir hediye.
Como si esa Barbie en bikini, fuera un buen regalo.
Hey, birisinin basamaklarında biraz ilkbahar var. Yeni bikini ağdası mı yaptırdın?
Te veo muy saltarina. ¿ Te depilaste el bikini?
Biliyor musun, tacımı hep bikini ile birlikte giymek istemişimdir.
Mira, yo siempre quise usar mi corona con un bikini.
Jackie'yi hindistan cevizinden yapılmış bir bikini ile hayal et.
Imaginate a Jackie en un pequeño bikini hecho de cocos.
Bikinini al gelip seni alırım.
Coge tu bikini y vendré a buscarte.
Eğer yerde bir iç çamaşırı görürseniz, ona verin.
Si encuentran un par de calzones bikini, hablen con él.
Alex'le tanıştığımda onu ağdacı sanıyordum.
Cuando yo conocí a Alex, pensé que era una depiladora bikini.
Bayan Mary Lou'nu bikiniyle ne kadar güzel görüneceği düşün.
¿ Cómo se vería la Mary Lou en bikini?
Bu bizim Bikini Motor Yıkamasının dördüncü yılı.
Ésta es la 4a. Lavada Anual de Motos en Bikini.
Selam beyler, ulusal bir bikini turnesine çıkıyoruz... ve her yarışmadan önce bize güneş yağı sürecek iki erkek arıyoruz.
¡ Eh, chicos! Estamos haciendo una gira nacional del bikini. Buscamos a dos chicos que nos puedan pasar bronceador antes de cada concurso.
Plajda dolaşırken o bikinilerden giyen bir hatun görünce,... hatunu alıp kulağını kabuğa dayayıp sallarsan ... hatunun çığlık attığını duyabiliyorsun.
Si estás en la playa y ves a una chica con un bikini de esos la alzas y la acercas a tu oído puedes oírla gritar.
- Ya kasıklarını?
- ¿ Y la raya del bikini?
- Kasıklarımı mı?
- ¿ La raya del bikini?
Bikini ağdasında yardımcı olabilirim.
También puedo ayudar con la depilación.
- Bikini ağdası mı?
- ¿ La depilación?
Daracık bikinilerden birini giyerdin, sonra da bütün millet dik dik bakardı, sanki "Vay be, fıstığa bak!" der gibi, ancak mesele şu ki, benimle çıktığın için çok acı çekerlerdi.
Tú podrías ponerte un bikini pequeño... te mirarían todos muy fijo... "¡ Diablos, qué linda!" Pero el asunto es que estarías conmigo, así que sufrirían.
Belki şu anda bikinili biri kadar iyi görünmüyorum sana ama ne de olsa küçük Wayn doğmak üzere, ancak benim sesim melekler kadar güzeldir ve sen hile yapmamış olsaydın...
Tal vez no luzco tan bien como tú en bikini ahora... con Wayne Junior en camino, pero... pero tengo una voz melodiosa, como la de un ángel y si no hubieras hecho trampa...
Para kazanmak için o tangayı giyip şişme kadınlarla sevişmem gerekiyordu.
Para que me pagaran, tuve que salir en bikini y brincar sobre esa muñeca.
Bikini giymiş Rosie teyzem hariç,
Excepto tal vez, tu tía Rose en traje de baño.
Oh, bikinili resimleri de var.
Oh hay una foto de ella en bikini
İnanılmaz bir otel odası, çölün ortasında suni bir plaj Summer'ı düşünemeyeceğim kadar fazla bikinili kız var.
- Sí. Una increíble habitación de hotel, playas en el medio del desierto... Hay tantas mujeres en bikini que ni siquiera he pensado en Summer desde...
Vera'nın bikinili hali gibi göze batar.
Se notaria igual que Vera en un bikini.
- Puanları göstermek için bikinili kadınlar olacak.
Habrá mujeres en bikini sosteniendo las puntuaciones.
Kızlar bikini izlerinden nefret ediyor.
Cama de bronceado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]