English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Boka

Boka translate Spanish

2,545 parallel translation
- Peki bu sefer niye boka sardı?
Entonces, ¿ por qué se me va a la mierda?
Bugün ite boka gitti resmen.
Este día va de mal en peor.
Bana ateş ederek büyük boka battınız!
¡ Las has cagado disparándome!
Bize yönlendirdiğin bütün işlerin sonu boka çıktı.
¡ Últimamente todos los trabajos que nos enviaste resultaron una mierda!
Boka çevireceksin.
Lo vas a arruinar.
Bir boka yaramayan anne bozuntusunun tekisin!
Eres una pobre excusa de madre.
İşler boka sarmak üzereydi
Las cosas se iban a poner feas.
Burada gerçekten de boka batmış insanlar var.
Hay gente realmente jodida en esta casa.
Boka battım biraz.
Así como en la mierda.
İşler daha da boka saracak.
Es totalmente lo contrario a lo que será.
BOKA BATTIK. HİÇBİRİMİZ ÖLMEYECEĞİZ.
Pasamos por mucha mierda aquí.
Parlak top yavaş yavaş boka battı.
Un balón nuevo hundiéndose en mierda...
- Bugün nasıl hissediyorsunuz? - Boka batmış gibi.
- La mierda chocó contra el ventilador... así es como.
Sürekli boğazına kadar boka bakmış halde onlar. Ama ben değildim.
Siempre han estado así, yo no.
Kahpe karı tüm paramı meditasyon merkezlerinde ve yarım kalmış, bir boka benzemeyen ev dekorasyonunda yedi.
La perra se gastó todo mi dinero en retiros de meditación y renovaciones de la casa, incompletas y mal hechas.
Onu bir şekilde boka batıracağım.
Tendré que joderla de alguna forma.
Benim de boka ihtiyacım var.
Necesito una mierda.
- Amy, boka ihtiyacım var.
- Amy, necesito una mierda.
Bu bir boka yaramaz Kuzeyliler'i mısır aşırırken enseledim.
Atrapé a estos yanquis pisamierda robando granos.
Tevekkeli değil, kardeşin neye el atsa boka sarıyor da.
No por nada, pero todo lo que tu hermano toca... se convierte en mierda, ¿ está bien?
Bu boka bulaştığına mı yoksa her şey boka sardığında korkak gibi kaçmana mı?
Que te involucraras en toda esa mierda o que huyeras como un cobarde cuando todo se complicó.
Ama Tanık Koruma programındaki bazı insanlar doğru olan şeyi yapmak için bu programdaydı. Herkes senin gibi ağlayıp sızlayan, cinayet işleyen, bir boka yaramayan sadece hapis yatmaktan kaçan çalışan kişiler değil.
Excepto que algunos estaban en Protección al Testigo porque quisieron hacer lo correcto y no porque fueran una mierda temerosa y homicida como tú que solo quería evitar la cárcel.
Oradaki ağımız boka sarmıştı, hatırlarsan.
Habían entrado en nuestras redes, si es que te acuerdas.
Evet bu en iyi seçeneceğimiz değil ama Carrie bunu batırırsa hepten boka batarız.
Ninguna buena, lo admito, pero si Carrie jode esta operación entonces no tenemos ninguna.
- Sen gittin ben de Layla ile evlendim ve o andan itibaren her şey boka sardı.
- Bueno, tú te fuiste y yo me casé con Layla y la mierda siguió cuesta abajo desde entonces.
Boka battık beyler.
Estamos en la mierda, chicos.
Sen burnunu boka sokarken arkanı yeterince topladım ama yeter artık.
Te he cubierto mientras has estado pasando por esta mierda, pero ya es bastante.
Hayır, işler boka sararsa bu pislikleri nasıl geberteceğimi bildiğim için.
Porque sé matar a estos desgraciados si las cosas se salen de control.
Boka batmış rezil bir ailenin ölümüne yemek yemesine şahit oldum.
Una patética familia de gordos comiendo comida basura hasta sus muertes.
- Evet, büyük bir boka kıyasla azıcık bir çiş.
No compares una meadita con una enorme mierda.
Sizin yüzünüzden boka battık.
Estamos atascado en orina y mierda a causa de ustedes.
O Galyalıları temsil ediyor. O zaman dibine kadar boka batmış demektir.
Entonces está hasta la cintura de mierda.
Zira gırtlağına kadar boka batmış durumdasın.
Porque estás en serios problemas.
Soğukken, usulünce servis edildiğinde belli bir cazibesi vardır. Birdenbire boka dönüşebilir.
Cuando está fría y bien servida posee cierta atracción, de repente puede convertirse en mierda.
Ülkeyi komple bir boka çevirdiler.
Lo han convertido en un desastre.
Her şey boka sardı.
Todo se fue a la mierda.
Kahvaltıda kimi yediğinizi ve yeraltına nerede çekildiğinizi kaydeder. Kendinize bir güzellik yapıp işi boka sarmayın olur mu?
Así que háganse un favor, no jodan, ¿ bien?
Elbette babamın parasını önemsiz dükkanında çarçur etmeyi sürdürmemi istiyorsan arkadaşlarıma boka atıp durmaktan vazgeçmeni öneririm.
Pero si quieres que siga gastando el dinero de mi papi en tu tiendita sugiero que dejes de decir mierdas sobre mis amigos.
Bu yolda hepsi boka sarar.
Todas esas cosas quedan en el maldito camino.
Ayrıca o kötü rakamın bizi boka batırabileceğinin de farkındayım.
Y también me doy cuenta de que ese mal número podría habernos hundido.
Eğer sokaktan birisi, federal olarak ikili oynadığını öğrenirse Kaliforniya'da hükmün bir boka yaramaz.
Si alguien se entera de tu papel de que eres un agente doble federal tu vida en California no será fácil.
Ama işler boka sarana kadar değil mi?
Sí, hasta que la mierda golpea al fan, ¿ verdad?
Jim, paçalarina kadar boka battin.
Jim, eso no se hace.
Bu yüzden hayatın boyunca boka basıyordun işte.
Por eso es que has estado pisando mierda toda tu vida.
Koruma işimiz sanki boka sarmamış gibi şimdi bir de bu.
Como si nuestro negocio de protección ya no estuviera en mal estado.
Ve işler boka sardı.
Y la mierda terminó mal.
- İş boka sardığında, arkadaşım göte gelecek.
- Sí, ¿ y qué? - Si esto explota, mi amigo pagará.
Ben de onu bitirdim ama bir boka yaramıyor.
Yo lo soy en Literatura Comparada y no me sirvió de nada.
Bir boka yaramaz bu gazete. Hiçbir anlamı yok.
No significa nada.
- Her şey boka sardı.
Ha sido una locura.
- Hiçbir şey boka sarmayacak.
- Eso no pasará.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]