Buddha translate Spanish
474 parallel translation
Ben kötü cadıyım, sen de asil ve yüce Buddha'sın.
Yo soy una bruja y tú eres noble y bueno como Buda.
"Buddha, dönüşünü kutsasın!"
"Que Buda bendiga vuestro retorno!"
" Bu yabancı ülkelerde Buddha'ya olan inancını kaybettin!
" Has perdido la fe en Buda en el extranjero!
Bu korkunç rahip, onun kirli amaçlarını gördüğüm için bana rahat vermiyor... Fakat Buddha'ya dua ediyorum...
" Este cruel Bonze me persigue porque comprendo sus oscuras intenciones... pero le preguntaré a Buda por mí mismo...
"Buddha'nın rahibesi olmaya layık olmayan zavallı hizmetkârınızı bağışlayın... Fakat onun en değerli ve sevgili hazinelerini, kuklalarını kim soylu birine kurban etmek ister?"
" Perdona a tu sierva que no amerita ser la sacerdotisa de Buda... pero que se sacrifica a sus mayores tesoros :
"Buddha'nın seni cezalandıracağından emin ol."
"Buda hará que te castiguen."
Kararını değiştirme, Buddha katıdır, bu yüzden ona bir rahibe olarak hizmet et. "
No cambia de opinión, Buda es estricto, sirvelo como sacerdotisa. "
"Seninle gelemem, yakında Buddha'nın rahibesi olarak kutsanacağım."
"No puedo seguirte, porque pronto estaré consagrada a Buda."
Büyük Buddha, dileğimi kabul et ve O-Take-San'ı tekrar mutlu yap! "
Gran Buda, concede mi ruego y trae a Oh Take-San de vuelta! "
Sen Buddha'nın kutsal hizmetiyle ilgilenmedin.
YNo estás consagrada a Buda.
Bu, Buddha imgesinin arkasında gün batarken çınlayan tapınak çanlarının öyküsü ; aşkın ve aşıkların öyküsü ; gözyaşlarının öyküsü.
Esta historia habla del sonido de las campanas al atardecer ante la imagen de Buda ; es una historia de amor y amantes ; es una historia de lágrimas.
Buddha tapınağındaki Sarı Benizli Adam, yabancı bir ülkeye doğru çıkacağı yolculuktan önce
El Hombre Amarillo en el templo de Buda antes de partir a otras tierras.
Sarı Benizli Adam, okyanusun ötesindeki büyük ülkelerin ılımlı Buddha'nın öğretilerine ihtiyaç duyduklarına iyiden iyiye ikna oldu.
Está más convencido que nunca de que las grandes naciones del otro lado del mar necesitan aprender del dulce Buda.
Buddha'nın yardımına.
en la ayuda de Buda
Buddha'nın öğretisi.
"La sabiduría de Buda."
Hep benimledir. Buddha'nın hikayesi mi?
- Es la historia de Buda, ¿ no?
Buddha'nın hikayesi, iyi bir adam.
- La historia de Buda, un buen hombre.
Bu Sanskrit harflerini, Buddha'ya yazılmış bu duaları, bu laneti silip temizle yoksa seni asla affetmeyiz!
- No, no te dejaremos ir. ¡ Quitate esas maldiciones budistas! ¡ O nunca te perdonaremos!
Merhametli Buddha...
Ella puede descansar en paz.
İç benim Buddha'm!
¡ Bebe, mi Buddha recién nacido!
Ölüme giderken Buddha'nın âyetlerini oku!
¡ Preparate para morir, recita el Sutras de Buddha!
Kadın kederdir " der Buddha.
Woe es una mujer, " dijo Buddha
Eğer bir rahibe olsaydım, Efendi Buddha'ya ömür boyu hizmet ederdim.
Desearía poder ser una monja y servir al Señor Buddha de por vida
Buddha seni korusun.
Alabado sea Buddha
- O Efendi Buddha'nın müritlerinden oldu.
- Ella es ahora un discípulo de Buddha
Buddha Amida'dır... Bir birdir... İki ikidir.
Buda es Amida... uno es uno... dos es dos.
Ben bir Buddha'yım!
¡ Yo soy un Buda!
Bizi kurtar, merhametli Buddha.
Sálvanos, Oh compasivo Buda.
Cehennem'de Buddha ile karşılaşmak gibi bir şey bu.
Es como si hubiésemos encontrado a Buda.
Kamakura'nın Büyük Buddha'sı. En tepesine tırmak istiyorum... ve aşağıda taburum için dua eden insanlara bakmak istiyorum.
Quiero trepar hasta su cabeza y ver a las gentes que rezan por mi batallón.
Buddha'nın kutsal ismini tekrarla.
pronuncia el sagrado nombre de Buda.
Bana yardım et, Buddha!
¡ Ayúdame, Buda!
Merhametli Buddha, merhametli Buddha...
Buda misericordioso, Buda misericordioso...
Buddha'nın cezası!
¡ Buda me castigaría!
Buddha falan yok!
Buda no existe.
- O Buddha'ya ne dersin? - Olmaz.
- ¿ Qué te parece ese Buda?
Kutsal toprağımız Tibet Buda'nın hayata dönüşünü gözlüyordu, Kurtarıcımızı yıllarca aradıktan sonra, nihayet onu bulduk.
Nuestro bendito señor del Tibet ha estado buscando la reencarnación de Buddha, nuestro salvador. Tras años de búsqueda, lo hemos encontrado al fin.
Sen Buddha'sın.
Tú eres Buddha.
Sayın seyirciler huzurlarınızda Ken Buddha ve şişme dizleri.
Damas y caballeros, Ken Buddha y sus rodillas inflables!
Ken Buddha : Bir tebessüm, iki patlama ve bir din.
Ken Buddha : una sonrisa, dos bangs y una religión.
"Selam... Amida... B..." "...
... Buddha.
- Ne berbat şey anne-babanız Buddha onları aniden yanına aldı...
Es tan terrible. Tus padres eran como budas. Que esto les haya pasado...
Ve Buddha O-Take-San'ı işitecektir.
y Buda escuchará a Oh Take-San! "
'Buddha seni kutsasın!
" Que Buda te bendiga!
" Baban, Buddha tarafından günahları için cezalandırıldı.
" Buda castigó a tu padre por sus pecados.
Buddha der ki :
Buda dice :
Buddha ruhuna acısın. Haydi, geri dönelim.
¡ Que su alma descanse en paz!
Buddha hâlâ orada mıdır acaba?
Buda está siempre allí.
Kore'ye döndüğümde Buddha'nın bana göz kulak olmasını istiyorlar.
¿ Cómo llegué aquí?
Teşekkürler Amitabha Buddha.
Estaba este coreano pobre con esa mala familia...
Buddha. "
... Buddha.