English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ B ] / Burnum

Burnum translate Spanish

880 parallel translation
Burnum o kadar büyük değil.
No soy arrogante.
Bu nedenle burnum kaşınıyor!
¡ Ah, por eso me pica la nariz!
- Burnum mu?
- ¿ La nariz?
Uzaklaştır. Burnum!
Aléjalas. ¡ Mi nariz!
- Eğer burnum beni yanıltmıyorsa... Dorothy, Agnes ya da adı her ne ise.
- Si el perfume no me engaña, es Dorothy o Agnes o como se llame.
Ellerim su toplayabilir ve burnum kabuk bağlayabilir ve bunlar için aldığım teşekkür bu olur.
Tendré ampollas en las manos y la nariz pelada y así me Io pagarás.
Uzun bir burnum var ve onu istediğim yere sokarım.
Tengo la nariz grande y me la hurgo cuando quiero.
Burnum kanıyor mu?
¿ Me sangra la nariz?
Burnum!
¡ Mi nariz!
Hey, bak Jiminy, burnum!
Mira, Pepe. ¡ Mi nariz!
Burnum kanamaya başladı.
Me empezó a sangrar la nariz. Tengo que volver a casa.
Burnum nasıl kızarır biliyorsun.
Sabes cuán roja se pone mi nariz.
Ben İtalyanlarla birlikteydim. Şansım yaver gitti. Caporetto'dan burnum bile kanamadan döndüm.
Yo estuve con los italianos, pero tuve suerte, pasé por Capri sin un rasguño.
Burnum için, bir keresinde beni boğarak öldürmek dışında her gece ayık tutan bir şey bile almıştım.
Incluso una vez me compré una cosa para la nariz, pero no me dejaba dormir... menos cuando casi me estaba ahogando.
Benim burnum o kadar büyük değil, kimliğini görmeliyim.
Mi nariz no es tan grande. Veamos.
Sabahları sık sık burnum akıyor da.
Yo suelo sufrirlo por las mañanas.
İyi bir burnum vardır, bilirsin.
- Tengo buen olfato, lo sabes
- Kendimden geçmeden hemen önce burnum bir parfüm kokusu aldı.
Justo antes de perder el sentido, percibi un elegante perfume.
- Belki iyi bir beynim yok ama, iyi bir burnum var.
Quizés no tenga un buen cerebro, pero tengo una buena nariz.
Benim burnum mu küçük?
¿ Pequeña mi nariz?
Benim muhteşem burnum!
Es magnífica mi nariz!
Zavallı burnum Nisanla dolar.
Mi pobre y ridícula nariz aspira el Abril.
Ağladığımda burnum iki kat büyüyor.
La nariz se me pone enorme cuando lloro.
Burnum belki sizinkilerden bir parça büyük ya da küçük olabilir... ama sonuçta bir burundur.
Mi nariz será mas grande o mas pequeña que la de Udes, .. pero siempre es una nariz.
Çünkü alnım ve çenem dışa çıkıktı ve burnum çok küçüktü.
porque mi frente y mi barbilla sobresalía, y mi nariz era tan pequeña.
Burnum casus kokusu alıyor.
Usted tiene el hedor de un espía para mí
Burnum çok kötü.
Mi nariz es muy fea.
Burnum mu?
¿ Mi nariz?
Burnum nerede?
¿ Qué ha hecho a mi nariz?
Ve güneşin altında şapkasız beklediğim için burnum kıpkırmızı.
Y sé que tengo la nariz roja de esperar bajo el sol sin sombrero.
- Burnum kanıyor.
- Me sangra la nariz.
Burnum.
El olfato.
İlk defa aynı dövüşte burnum iki kere kırıldı.
Todo manos y brazos,... igual que un molino al viento.
Gerçi benim küçük bir avantajım var çünkü burnum...
Por supuesto, tengo una ligera ventaja.
Yoruldum, acıktım ve kuyruğum dondu. Burnum dondu.
Estoy cansado y tengo hambre, además mi colita esta congelada...
Ben rota bilgilerini burnum, kulaklarım ve hislerime göre belirlerim.
Yo me oriento por la nariz, los oídos, mis instintos.
Kolay çatlayan bir burnum var.
Mi nariz se rompe fácilmente.
Ağzım, gözlerim, burnum, kulaklarım?
¿ Mi boca, mis ojos, mi nariz, mis oídos?
Bu benim burnum.
Ésta es mi nariz.
Metaller için akıllı bir burnum var.
Tengo buena nariz para los metales.
Senin burnun çok. - Burnum.
- Sí, tu nariz es muy...
- Sake kokladığım zaman, burnum kaşınmaya başlıyor.
Cuando huelo sake, No puedo evitarlo... la nariz empieza a picarme.
Sence burnum çok mu büyük?
¿ Es porque tengo grande la nariz?
Kulaklarım ve burnum hepinizinkilerden daha keskin.
Mis oídos y nariz son más agudos que cualquiera de los vuestros.
Beni iyi dinle, oyuncakçı. Burnum beni asla yanıltmadı. Eğer burada çocuklar varsa dostum, ölürsün.
Déjame decirte, fabricante de juguetes que esta nariz mía nunca me ha fallado y si hay niños aquí, amigo tú morirás.
Son derece şaşkın bir haldeydim. Kendimi kötü hissediyordum ve burnum kanamaya başlamıştı.
Me desconcertó, sentí náuseas, y la nariz me empezó a sangrar.
Gördüğünüz gibi, Benim burnum paranın kokusunu alır.
Como veis mi olfato me guía allí donde hay dinero.
- Burnum kanıyor.
Me sangra la nariz.
Burnum lâğımda Kabahat...
Si una bala me dio, la culpa es de...
Burnum kanayıncaya kadar dayak atardı.
Me golpeaba hasta que me sangraba la nariz.
Burnum kaşınıyor.
la nariz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]