English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ C ] / Calvin

Calvin translate Spanish

2,113 parallel translation
Eğer Calvin'i sepetlediyse, bu haklılığını kanıtlar.
Deberíamos haberlo cogido. Si iba a sacar a Calvin fuera, consiguió hacerlo bien.
Orası Calvin'in eski okulu.
Es el antiguo colegio de Calvin.
Calvin benim her şeyimdi. Haydi gidiyoruz.
Calvin era mi vida.
Shawna, Calvin kulüpten kovulduktan sonra Hızlıyla buluşmadan önce sana mı geldi?
Shawna, ¿ Calvin vino y te vio después de dejar el club, antes de encontrarse con Speedy?
Burada Calvin'in bir fotoğrafı ve altında "Lala da kim?" adlı bir yazı var.
Hay una foto de Calvin, y la leyenda dice ¿ quién es lala?
Dün gece Calvin'leydin, değil mi?
Estabas con Calvin anoche, ¿ no?
Kıskançlık krizine girdi ve Calvin'i bulmak için dışarı çıktı, değil mi?
Dereck lo descubrió. Estaba celoso. Y fue a buscar a Calvin, ¿ verdad?
Evet, Calvin'i okula geri dönmek için kullandı.
Sip, lo uso para salir con Calvin, um..
Calvin'i ve Hızlıyı takip edip onlara ateş etti.
El persiguio a Calvin y a Speedy y comenzo a dispararles
Kalvin.
Calvin.
- Kalvin de kim?
- ¿ Quién es Calvin?
Peki İsa, Madonna ya da Kalvin'e ne demeli?
¿ Qué hay de Jesús, Madonna o Calvin?
Kalvin de kim?
¿ Quién es Calvin?
Calvin... - Senden bir iyilik isteyebilir miyim?
- Calvin quiero pedirte un favor.
Calvin! Hadi ama Calvin! Calvin, lütfen!
Calvin, Calvin por favor, es muy lindo.
Tristan. Bu abim Calvin ve kız arkadaşı Paige.
Entonces Tristan este es mi hermano Calvin y su enamorada Paige.
Calvin, şu Mandy'ye birşeyler anlatman gerekmez mi artık? Artık gerçekten büyümesi lazım.
Calvin en serio tienes que hablar con Mandy.
Yani benim için kafandaki şey bu mu? Calvin?
- ¿ Eso es lo que crees que soy Calvin?
Calvin Wood. Ve bu güzel bayan da Paige Stanford.
- Calvin Wort y esta adorable dama es Paige Stanford.
O zaman toplanmaya başlayalım hemen, Calvin.
- ¿ Entonces debemos empacar en el auto?
Calvin, Tristan orada bir seks manyağıyla birlikte dışarıda.
Calvin, Tristan esta alla afuera con un asesino sexual.
Calvin. Gideli tam iki saat oldu.
Calvin, ya se fue por 2 horas.
Calvin, beni duyuyor musun?
Calvin, ¿ Me escuchaste?
- Calvin, ben ciddiyim. Merak içindeyim!
- Calvin es en serio estoy preocupada.
Calvin. Dişleriyle ısırabilmesi için birşey bulmanı istiyorum.
Calvin necesito que encuentres algo donde pueda hecharlo.
- Calvin, ışığı buraya tut. Tristan bize yardım etmeyecekmiş.
- Calvin sostenlo alla, quiero que ilumines.
Calvin, kemerine ihtiyacım var. Isır şunu.
Calvin necesito tu cinturon.
Ben Calvin.
Soy Calvin por cierto.
Peki... - Tristan, Calvin'le gidebilir.
- Bueno Tristan ira con Calvin.
Calvin'le git. Biraz eğlenirsin.
Ve con Calvin, diviertete un poco.
Calvin iyi birisi.
Calvin parece lindo.
- Sanmam. - Calvin arardı o zaman.
- No, Cal llamaria.
- Calvin'e bakmaya. Dışarda tek başına kalmasını istemiyorum.
lra por Calvin, solo un completo idiota lo dejaria solo.
- ( Calvin ) - Hayır, Paige.
No Paige soy Shawn.
Ben Shawn.
- Calvin.
Sadece telefonunu. Ama Calvin'den bir iz yok.
- Si el telefono pero no hay señal de Calvin.
- Calvin ben onu orada bıraktığımda yaşıyordu!
Calvin estaba bien cuando lo deje.
Neden burada oturup.. .. Calvin'den sonra hangimizi öldüreceğine karar vermesini beklemiyoruz?
¿ Que tal si todos vamos por alli porque el decidio matarnos uno a uno?
- Sen Calvin'i öldürdün. - Hayır.
- Tu, tu mataste a Calvin.
Orijinal Calvin Klein.
Auténticos Calvin Klein.
Hayır, Calvin Klein.
- No, de Calvin Klein.
Calvin Klein iç çamaşırın.
Tus calzones de Calvin Klein.
Calvin ve Hobbes'u çok severim.
Me encanta "Calvin And Hobbes".
- Calvin Frost, beyaz, adresi San Diego.
Calvin Frost, hombre blanco, dirección de San Diego.
Calvin Frost'un dosyasını buldum.
Encontré la planilla de Calvin.
- Peki Calvin Frost?
- ¿ Qué hay de Calvin Frost aquí presente?
Calvin onun evine gitti.
Calvin fue a su casa.
Kes artık şunu, Calvin!
Ya para Calvin.
- Calvin, dokunma ona!
- Calvin no lo toques.
- Calvin nerede?
- ¿ Donde esta Calvin?
Böylece hepimiz Calvin gibi ağaçlarda sallanırız.
Entonces terminaremos como Calvin esta en un puto arbol, con la garganta cortada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]