English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ C ] / Cocktail

Cocktail translate Spanish

250 parallel translation
İçeri gel. Birileriyle tanıştım ve çok şık gece elbiseleri aldım... Yeni bir kokteyl keşfettiler.
Vamos... he conocido gente muy alegre... inventé un nuevo cocktail... y compré muchos vestidos largos.
Bay ve Bayan Miles'ın bugün bir kokteyl verdiğini öğrendim.
Me dijo que el Sr. Y la Sra. Miles servían un cocktail esta tarde.
Smitty's'in kokteyl saatine hoş geldiniz demek için geldim.
Sólo darle la bienvenida a la hora del cocktail en Smitty.
Tabii canım!
Claro, ¿ como no? ¡ Tomemos un cocktail!
Elveda kokteyl, yarım saate aşşağıdayım.
Despídanse del cocktail, abajo, en media hora.
Bir kokteyl partisinde çok ilginç insanlarla tanışılabiliyor.
Sabes, puedes conocer... a un montón de gente interesante en un cocktail.
Sanırım bir şampanya kokteyli alırsınız.
Me imagino que un cocktail de champagne bastará.
Kokteyl zamanı.
Hora del cocktail.
Burası bir sınıf... bayan Friar, kokteyl salonu değil.
Esto es un aula... No un salon de cocktail, Miss Friar.
Bak, bazen, gördüğün şey aslında hayal ettiğin şeydir... Bir kokteyl gibi hafızanda hazırlanır Öyle ki bir tadı diğerinden asla ayırt edemezsin.
A veces, lo que realmente ves y lo que imaginas se mezcla con tu memoria como si fuera un cocktail donde ya no se puede distinguir un sabor del otro.
Bir kokteyl ister misiniz?
Desea tomar un cocktail?
Senin özel kokteylini ilk kez deniyor.
Es un corredor muy famoso. Está probando su cocktail especial por primera vez.
Bu, Toffy'nin gizli bir kokteyli, burasının bir çeşit özel kokteyli. Onun için tadını çıkar.
Es una mezcla inventada por Toffy, una especie de cocktail de la casa, de modo que más vale que te guste.
Bir kokteyl için üç yüz mark!
¿ 300 marcos por un cocktail...?
Köpek için bir kokteyl hazırlıyorum.
Mezclar un poco elogioso cocktail para el mutt.
detayları anlatırım sevgilim yanılmıyorsam mistik bir kokteyl kokusu alıyorum
Pasemos por alto los detalles, ¿ eh? ¿ Me equivoco u os habéis preparado un cocktail?
Kokteyl, Bay Templeton?
Cocktail, el Sr. Templeton?
Belki biraz yeni bir çeşit kokteyl.
Podría ser un nuevo cocktail.
Evet, ufak bir sandiviç ve bir kokteyl.
Si, un sandwich y un cocktail.
Kokteyl bardağından içen flamingo...
A flamingo drinking from a cocktail glass
"Two Sisters Cocktail" i bir deneyin, fantezilerinizi kanatlandırır.
Pida un cóctel "Dos hermanas", verá que le pone a volar la imaginación.
menüyü görmeden önce, kokteyl ile başlamamız gerektiğini önemseyen varmı?
Antes que vean el menú, ¿ Alguien quiere pedir un cocktail?
Bu molotof kokteylinin tadı nasıl?
¿ Cómo sabría un cocktail Molotov?
Johnson'lar bizi kokteyle davet etmişti.
Noel Johnson y su esposa han invitado a algunas personas a un cocktail.
Bedava kokteyl, bedava bira ve kibar olmaları gerekiyor.
Cocktail gratis, cerveza gratis y ellos deben ser educados.
İçkileriniz burada.
Cocktail de Vodka para dos.
- beni ayartmaya çalışma - 99 cent'e karides kokteylleri var beni kandırmayı başardın!
- Tentador. - Tienen cocktail de camarones de 99 centavos. ¡ Lo compró!
Bir taksiye atla ve siyah kokteyl elbisemi bana getir.
Toma un taxi y tráeme mi vestido de cocktail negro.
Giriş salonundaki içki resepsiyonuna gelmek ister misiniz, Dr. Pinchelow?
¿ Te ha en el vestíbulo Cocktail Dr, Pinchelow?
- Clara!
Podemos tomar un cocktail de damas..
Hayır, teşekkür ederim.
Cocktail? No, gracias.
Rewald'ların kokteyline gideceğim.
Iré a un cocktail en casa de los Rewald.
Bir kokteyl daha, tıkınma fırsatı bulacaklar
¡ Un cocktail más y podremos comerlo!
Kokteyl hazır mı Thomas?
¿ Está listo el cocktail, Thomas?
Alice kokteyl içmiyor. Buna inanamıyorum.
¿ Alice no va a tomar un cocktail?
Alice'le kokteylinin arasına su sızmazdı da!
Generalmente no hay nada entre Alice Y un cocktail.
Bi kokteyl aldın, tatlım.
- Un cocktail, amor.
Cocktail şişesinden rom şişesi var. Vanilla Sky'dan seramik maske. Jerry Maguire'daki büyük kafalı küçük çocuk var.
Ya tenemos la botella de ron de "Cocktail", la mascara de cerámica de "Vainilla Sky", al niño cabezón de "Jerry Maguire"
Tamam, şimdi bu sadece eğlenmek için. "Sahil, Pearlmanns'larla kokteyl süslü küçük bluz, ve neşe."
Esto si que es útil, playa, cocktail, un brillante.
Yo, yo, sadece içeri girin ve bir kokteyl ( cocktail ) alın.
¡ No, sólo entras y te a-pollas en la barra!
"Kokteyl" filmini seyrettim.
Vi la película "Cocktail." Sé hacer las mezclas.
Kokteylden çıkamadım.
Pero me absorbió esta fiesta de cocktail.
- Demek kokteyldeydin.
Oh, estuviste en una fiesta de cocktail.
Kokteyl!
¡ Un cocktail!
Sizi kokteylimize davet ediyorum.
Permitanos ofrecerles un cocktail.
- Seni kokteyle davet ediyor.
- Quiere que vengas al cocktail.
Bir kokteyl var.
Hay un cocktail.
- Waikiki Otel'de 17.30'da kokteyl içmek için buluşalım.
El Hotel Waikiki a las 5.30 para el cocktail.
Sabah kokteyli mi hazırlıyorsun? Bütün sabah boyunca baban bana işkence etti!
¿ Desayunas un cocktail?
Embers Kokteyl salonu var.
- Es en el salón Cocktail Lounge.
Chet, Grov
Casi la hora del cocktail.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]