Cricket translate Spanish

Kriket, efendim. Kriket!

¡ Cricket, señor!

Kriket hakkında tek kelime yok.

Nada de cricket.

Umarım Manchester'de de hava böyledir. Kriket için mükemmel.

Ojalá el tiempo sea así en Manchester, por el cricket.

Koyu bir sohbetteydik, kriket hakkında.

Estaba concentrado en el cricket.

- Bir daha kriket oynayamadı.

Adiós cricket.

Caldicott adında biri. Sanırım ilk defa İngiltere'den kriket sezonu bitmeden ayrılmış. - Şansıma küseyim.

Debe ser la primera vez... que sale de Inglaterra antes de finalizar la temporada... de cricket. ¡ Mala suerte!

Düşünüyorum da Charters son savaşta, ordu asker talimi için Lord Kriket Sahası'nı kapatmıştı.

Estaba pensando que en la última guerra... el ejército utilizó el campo de cricket de Lords... para adiestrar a las tropas.

Cricket'tir adım.

Grillo es mi nombre.

Jiminy Cricket.

Pepe Grillo.

- Diz çök Bay Cricket.

Arrodíllate, Sr. Grillo.

Ayağa kalk Sir Jiminy Cricket.

Levántate, Sr. Pepe Grillo.

- Ve eğer ıslığın zayıfsa, bağır! - Jiminy Cricket.

- Y si no puedes silbar, entonces grita - ¿ Pepe Grillo?

Jiminy Cricket!

¡ Pepe Grillo!

Kes şunu Cricket.

déjalo, Cricket.

- Günaydın Cricket.

- Buenos días, Cricket.

Onu uçağa bindirir misin Cricket?

LIévaIa a ese avión, ¿ quieres, Cricket?

- Bir içki içmem lazım Cricket.

- Creo que necesito un trago, Cricket.

- Evet, ama hüzünlü çalma Cricket.

- claro, pero no Ia toques con tristeza.

Cricket'la vedalaşacak zaman var mı?

¿ Tengo tiempo para despedirme de Cricket?

"Şunu söylemek lazım ki hava kriket oynamaya uygun. Yağmur durdu."

"y dejenme decir que el tiempo..... es muy importante para el cricket - Ha dejado de llover."

Yaşamının hızlı temposu, kriket maçlarının emeklemesine mi döndürülmeli?

¿ Puede verse afectado el ritmo..... de su vida por un partido de cricket?

Cricket, Marmee burada.

Tesoro... mamá está aquí.

Bir kriket oyunu değil.

¡ No un partido de cricket!

Ayrıca oğlu en iyi kriket takımımızın kaptanı.

Su hijo es capitán del mejor equipo de cricket.

Krikoyu çıkar.

¡ El cricket! ¡ Coge el cricket!

Kriko dedim, kriko!

¡ Pero el cricket, te dije!

Ne olduğunu biliyor musun?

¡ El cricket! ¿ No sabes lo qué es?

Kriket sopası. Harika bir şey değil mi?

Un palo de cricket. ¿ No es una cosa hermosa?

Kadınla sevişirken kocasının, gömleklerini astığını ya da meyhanede spordan konuştuğunu düşünürüm.

Cuando me la estoy tirando, me lo imagino colgando sus camisas. O discutiendo en el bar sobre f útbol o cricket.

Bir kriket bursu sayesinde yemek pişirmeyi öğrendiğimi düşünürsek -

Considerando que aprendí a cocinar con una beca de cricket...

Kim hoşlanmaz ki? Anlarsın ya?

- De hecho le gusta mucho el cricket.

- Kriket.

- Cricket!

Evet, şu kriket sopasını da almalıyım.

Ah, sí, y el palo de cricket.

Krikete bayılır.

Le gusta mucho el cricket.

Hayır, değilim. Ben iyi bir kriket oyuncusu sayılmam.

Oh, no, no soy bueno al cricket.

Artık kriket yok.

No más cricket.

WG'nin ayak izlerini takip et.

Imita a WG, el campeón de cricket.

Aslına bakarsan krikete pek meraklıdır.

De echo, ella es muy aficionada al cricket.

Oyun sahasında krıket kalesindeyken top ayaklarına ve kollarına geldiğinde, acınacak bir şey gibi görünürdü.

Parecía para nosotros ostentador... seguirle en el recreo en el patio, y darle en la espinilla con un palo de Cricket.

Kendini Jiminy Cricket sana bir kuzenim vardı.

Un primo mío se creía Pepito Grillo.

Ronald Adair ve ben birlikte kriket oynardık.

Ronald Adair y yo jugábamos juntos al cricket.

Yarın kriket maçı var.

No, pienso que no. Obviamente no, es el partido de cricket.

Düzeltilmesine yardım etmem gereken bir kriket sahası var, bir de kuşlar, tabii ki. Tekne hazır.

Esta el partido de cricket, tengo que ayudar y los pájaros, también

"Kriket maçından sonra, sana pek fazla bel bağlamamak gerektiğini anladım."

Yo, desde el partido de cricket, anhelo abrazarte y compartir contigo

Bu haksızlık!

¡ Esto no es cricket!

Kriket, bir İngiliz muamması.

Cricket, el gran enigma inglés.

Hastings ve kriket.

Hastings es un apasionado del cricket.

Küçük gri hücreleri fazla meşgul ediyor.

El cricket está distrayendo sus pequeñas células grises.

Efendim, öğleden sonra Papa 9. Gregory'den aşçımızın, İngiltere Kriket Milli Takımına seçildiğini ve derhal Batı Hint Adalarına yelken açması gerektiğini söyleyen bir telefon aldım.

Esta tarde he recibido una llamada del papa Gregorio IX para decirme que nuestro cocinero había sido seleccionado para el equipo inglés de cricket y que debía embarcar para las Indias en seguida.

Times'a bir göz at.

Trae una nota interesante sobre los problemas del cricket. Echa un vistazo al periódico.

- Village " kriket maçımızı izle.

pero ven en septiembre y nos vemos en el partido de cricket de Park versus Village