English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ C ] / Crockett

Crockett translate Spanish

632 parallel translation
Bu ağacı 40 yıl evvel Davy Crockett'in diktiği söylenir.
Se dice que Davy Crockett plantó este árbol hace 40 años.
Ve ben de Bayan Crockett.
Y yo soy la Sra. Crockett.
Ed Crockett ve Twin Falls Sheriff'ine benziyor.
- Creo que es Ed Crockett, el Sheriff de Twin Falls
Crockett'in numarası sende vardı, değil mi?
- Divertíos. Tienes el número de Crockett por si me necesitas.
Russ Jenkins, Davy Crocked'den fazla yerli öldürdüğünü söylüyor.
Russ Jenkins dice que has matado a más indios que Davy Crockett.
Davy Crockett, eserler.
Davy Crockett... al completo.
Ama ben de Davy Crockett şarkıları söyleyen bir çocuk gördüğümde tıpatıp aynı tepkiyi veririm.
Reacciono del mismo modo... al oír a un niño cantar David Crockett.
Davy Crockett ile konuşmak istiyorum.
- Quisiera hablar con David Crockett.
O, Tennessee'den gelen Davy Crockett miydi?
¿ ÉI era David Crockett de Tennessee?
- Davy Crockett siz misiniz?
- ¿ Usted es David Crockett, señor?
Otur ve bana "Crockett", de.
Hable francamente y dígame Crockett.
Pekâlâ, Crockett.
Muy bien, Crockett.
Crockett! Hakkında iki önemli şey öğrendim.
Crockett... creo que he aprendido dos cosas de usted.
- Olur, kongreci Crockett!
- Encantado, senador Crockett.
Crockett? Siz, ünlü David Crockett'sınız!
¿ Usted es el famoso Davy Crockett?
Evet, ben Crockett'ım. Bu ismi bana çiftlik sahibi olan amcam takmıştı.
Soy Crockett... y me pusieron Davy como el tío que, después de todo, no me heredó la granja.
Bay Crockett, siz benim odamdan çıktıktan sonra yoldan sesler geldi.
Bueno, Sr. Crockett, cuando usted salió de mi habitación... oí el ruido de un altercado en la calle.
Ve... Bay Crockett... Teksas'ı savunanların, Santa Anna'ya karşı, o cephaneye ihtiyacı var.
Y, Sr. Crockett, los defensores de Texas... van a necesitar esa pólvora para combatir a Santa Anna.
Her şeye rağmen onunla evleneceğim,... lütfen bunu tartışmayalım, Bay Crockett.
No obstante, voy a casarme con él, y no hablemos al respecto, Sr. Crockett. Dígame Davy.
Güzel bir sabah, Davy Crockett.
Es una mañana hermosa, Davy Crockett.
Sayın, Davy Crockett Beyefendi!
Al honorable señor Don Davy Crockett.
- Evet. Sayın, Davy Crockett Beyefendi! Amerika Birleşik Devletleri, eski kongre üyesi.
Sí, al honorable señor Don Davy Crockett... ex Senador de los Estados Unidos de América.
Orada uzun boylu olan, o Davy Crockett'tir,... ve 3 iyi adam.
El alto de allá es Davy Crockett... con tres de sus buenos hombres.
Albay Crockett.
Coronel Crockett.
Yüzbaşı Dickinson, bu Albay Davy Crockett.
Capitán Dickinson, él es el coronel Davy Crockett.
Oh, ve bu kuzenim Bayan Dickinson.
Y ella es mi prima, la señora Dickinson. El coronel Crockett.
Albay Crockett. - Albay Bowie.
- Coronel Bowie.
Evet, memnun oldum, Davy Crockett.
Es un placer, Davy Crockett.
- Albay Crockett'a "Merhaba!" de?
- ¿ Puedes saludar al coronel Crockett?
Albay Crockett'ın Tennessee'lileri,... savaşırlar mı, albay?
Los hombres del coronel Crockett... ¿ Pelearán, coronel?
Ve şuna eminim ki, Crockett, adamların... senin peşinden gelirler.
Sé que adonde Crockett vaya, sus hombres lo seguirán.
Don Juan, bu Bay Davy Crockett.
Don Juan, él es el Sr. Davy Crockett. - Es un honor.
Adres ; Davy Crockett ve onunla birlikte olan Tennessee'liler.
Está dirigida a Davy Crockett y a los hombres de Tennessee que lo acompañan.
Crockett, bana Bowie'yi destekleyecek gibi görünüyor.
Me parece que Crockett es la clase de hombre que elegiría a Bowie.
Sana göre beni desteklemez gibi mi görünüyor?
Quiere decir que Crockett no es el tipo de hombre que me elegiría a mí.
O büyük Crockett, sarhoş bıçakçıyı dinliyor.
Mire al gran cazador con cuchillo ladrándole a Crockett.
Albay Crockett,... adamlarınızı ikna etmenize sevindim.
Coronel Crockett, qué bueno que convenció a sus hombres de unírsenos.
Evet, bu konuda bir şeyler yapmalıyız, Crockett.
Bueno, es mejor que hagamos algo al respecto, Crockett.
Lütfen, Crockett!
- Por favor, Crockett. Deje la sabiduría casera.
Ve Crockett, hiç kimse, William Barrett Travis mümkün olan her dakikayı kazandırmadı diyemez.
Y, Crockett, nunca nadie dirá... que William Barrett Travis no ganó todo el tiempo posible.
Sana saygı duyuyorum, Crockett. Ama o bıçaklı maceracıya saygım yok.
Le tengo un gran respeto, Crockett... pero no respeto a ese aventurero que pelea con cuchillo.
Bir dakika, Crockett,... üzerimde oyunlarını denemeye kalkma, kararımı verdim.
Espere un momento. No intente convencerme. Ya me decidí.
- Oh, yapma, Crockett!
- Por favor, Crockett.
Crockett'ın espri anlayışı, işte bu.
Es una broma de Crockett.
- Ben de Davy Crockett.
- Soy Davy Crockett.
Ben içerideyim, Crockett.
Estaré adentro, Crockett.
Ben Crockett'ı, ayı avcısı diye, duydum, Crockett, kızılderililerle savaştı, Crockett, kavgacı, Crockett, zeki.
Lo único que oigo es : Crockett, el asesino de osos... Crockett, el que combate indios...
Crockett ve adamları.
Crockett y sus hombres.
Crockett!
¡ Crockett!
Davy Crockett!
¡ Davy Crockett!
- Crockett, seni şeytan...
- ¿ Qué diablos...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]