Director translate Spanish
18,039 parallel translation
Müdür açıklamıştı bazı hastalarımız bu tedavi esnasında sanrılar görebiliyor.
Como le explicó el director... algunos pacientes sufren visiones con este tratamiento.
Müdür Volmer, babamın ben iyileştiğimde geleceğini söylüyor.
El director Volmer dice que mi padre vendrá por mí cuando esté mejor.
Film yönetmeni oldun ama yanında oyuncu birini getirmemişsin?
Te convertiste en director de la pelicula, pero aún no has traido la verdadera actriz
Yönetmen sorunun DeeAnna'dan kaynaklandığını söylüyor ama daha da kötü oluyor.
El director dice que el problema es DeeAnna y que está empeorando.
Yönetmen Laurence Laurentz'le görüşeyim önce.
Hablaré con Laurence Laurentz, el director.
Buddy Flynn de uzun bir uyuşturucu geçmişi olan bando şefiydi. Ben de onu diyorum ya.
Y Buddy Flynn era un director de orquesta que usaba narcóticos.
Baird'le yönetmen hariç uzun bir liste olmaz.
Fuera de Baird y el director, no es una lista larga. Sí.
Yapacaksın çünkü sen bir aktörsün, işin bu. Yönetmen, yazar, senarist ya da çekim tahtasını tutan herifin işini yaptığı gibi.
Lo harás porque eres actor y eso es lo que haces igual que el director hace lo que hace y el escritor, y la chica script, y el muchacho de la pizarra.
En büyük yıldızınız Baird Whitlock filmin yönetmeni Laurence Laurentz ile homoseksüel bir ilişki sonucu Kartallar Gibi Kanatlanınca'da ilk başrolünü aldı.
- Sé que así será. Baird Whitlock, tu mayor estrella obtuvo su primer papel en Con Alas de Águila practicando la sodomía con el director de la película, Laurence Laurentz.
Teknoloji müdürü, veri tabanının geçen ay ihlal edildiğini doğruladı.
El director de tecnología confirmó que violaron la base de datos el mes pasado.
Hunts Bay Akademisi'nin müdiresi, FBI'ı kıymetli sınıflarına sokmaz.
El director de la Academia Hunts Bay no dejaré entrar al FBI en sus lindos salones de clases.
Bu yüzden müdireye söylemeden gizli göreve gitmeliyiz.
Por eso entraremos de encubierto sin decirlo al director.
Alınma ama müdür adayları listesinde adın geçmiyor.
Note ofendas, pero no estés exactamente en la lista para director.
Mundia Tel'in CEO'su ve 6 ülkedeki başkanları zimmetlerine para geçirmekten yakalanmış.
El Director Ejecutivo de Mundia-Tel y presidentes regionales en seis países atrapados falseando los libros contables.
O şirketteki yatırım uzmanlarından seçmece yaparım aranızdaki her bir çürük meyveyi alır ve suyu çıkana dek sıkarım.
Requisaré su negocio, un director de proyecto a la vez, recogiendo cada fruta podrida y exprimiéndola hasta que salga el jugo.
Delilleri Axe Sermaye'deki yatırımcının tekinde bulamayız.
Un director de proyecto aleatorio en Axe Cap no va a tener lo bueno.
Bir orkestra şefi gibi hareketlerle ilgileniyor.
Está en los movimientos, como un director de orquesta.
Aryan ittifakının ulusal direktörü o.
Es el director nacional de la Alianza Aria.
Zoolojik Çalışmalar müdürüyüm.
Director de Estudios Zoológicos.
- Direktör Coulson.
- Director Coulson. Gracias por reunirse conmigo.
Direktörün kabul edeceğini umalım.
Esperemos que el Director esté de acuerdo.
Yönetmene sen embriyosun demişsin.
Le dijiste al director que era un embrión.
Müdürün yeni oyuncağı. Üstünde çalışıyoruz.
El nuevo juguete del director... algo en lo que hemos estado trabajando.
Bunu müdürün kabinine koyacağım.
Solo voy a dejar esto en el camarote del director.
Buraya müdürü korumak için geldik.
Estamos aquí para proteger al director.
Phil Coulson. Hydra'nın müdürü.
Es Phil Coulson director de Hydra.
Zoolojik Çalışmalar müdürüyüm.
Director de estudios zoológicos.
Bölge idareciliği için yarıştığımda hatırlasan yeter.
Acuérdese cuando me presente a director ejecutivo del condado.
Kampanya yöneticin 10 yıl öncenin 10 yıl gerisinden geliyor.
Tu director de campaña van con diez años de retraso.
- Kampanya yöneticisini mi?
- ¿ Director de campaña?
Seni kampanya yöneticimiz yapmak istiyoruz.
Queremos hacerte director de campaña. Mire a su correo electrónico.
Müdür Skinner?
¿ Director Skinner?
Millard Fillmore Ortaokulu müdürüyüm.
CONCURSO DE TALENTOS director de la escuela secundaria Millard Fillmore.
Direktör Coulson sizi ofisine bekliyor. Hepinizi.
Al Director Coulson le gustaría veros en su oficina... a todos.
Alan temizlendi, Direktör.
La zona está despejada, Director.
Fakat müdür bize işimize yarayacak bir şey verdi.
El director nos ha dado una cosa útil.
Müdür nerede?
¿ Dónde está el director del cole?
- Şöyle bir şey var, oyun ustası bu paranın çok üzerinde bir şey.
Hay un director de juego que nivela las apuestas.
Amirinin adı Bay Al Harrison... kendisi Uzay Görev Grubu'nun Direktörü.
Tu supervisor es el Sr. Al Harrison director del Grupo de Trabajo Espacial.
Müdür Caputo sizinle görüşmek istiyor.
Hablo de la oficina del director Caputo.
Babam Sağlık Birimleri Başkanı.
Mi padre es el director de la Salud Públicas y los hospitales.
Kampanyayı yürüten Phillips bana bunu yapanın Caleb olduğunu söylediğinde, ona kafasının yerinde olmadığını söyledim.
Cuando el director de campaña de Phillips me dijo que fue Caleb quien lo hizo, le dije que se le habían cruzado los cables.
Bay Queen Queen Consolidated'teki yönetici görevini bıraktıktan sonra bile mi?
¿ Incluso después de que el Sr. Queen perdiera su trabajo como director general de Queen Consolidated?
Müdürümüz Shepherd, bu sabah sizlere birkaç şey söylemek istiyormuş çocuklar.
Chicos, esta mañana, el Director Shepherd quería decir algunas palabras.
- Buna dikkatimizi çektiğiniz için teşekkürler Müdür Shepherd.
Gracias por decirnos esto, Director Shepherd.
- Evet. Yeni yönetmene çabuk olması için bir selam vereceğim, sonra başlarız.
Saludaré al director primero.
"Into the Canyon" filminin adi yönetmeni değil mi?
¿ Es el director idiota de "Into the Canyon"? Sí, amigo.
Yönetmene ne diyeceğim?
¿ Qué le digo al director?
Müdür.
Director.
Bilmeyenler için, benim adım Bay Caputo, ve burada, Litchfield'da İnsan Faaliyetleri yöneticiliği yapıyorum.
Director de Actividades Humanas de Litchfield.
Benden bu kadar yönetmen bey.
Ya terminé, señor director.