English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ D ] / Dyad

Dyad translate Spanish

153 parallel translation
Bu, Dyad Enstitüsü için iş sözleşmesi.
Esto es un contrato de trabajo para el Instituto Dyad.
Dyad Enstitüsü'nde iş hayatı demek.
Una carrera en el Instituto Dyad.
Seni DYAD'den kurtarmanın tek yolu buydu.
Era la única manera que pude ver
- Kardeşime ihanet etmek mi?
- de sacarte de DYAD. - ¿ Traicionar a mi hermana?
Bu konudaki sinirsel geliştirmeler hâlâ araştırılıyor bu arada.
No obstante, los implantes neurológicos son algo que estamos estudiando en el Instituto Dyad.
Dyad Enstitüsü'nde.
- Has oído hablar de nosotros.
Lütfen Dyad'daki çalışmalarımıza bir göz gezdirin.
Por favor, échale un vistazo a nuestro trabajo en Dyad. Adiós.
Dyad Enstitüsü'ndeki çalışmalarımızla ilgileniyor musunuz peki?
¿ Está alguna de ustedes familiarizada con nuestro trabajo en el Instituto Dyad?
Dyad Enstitüsü ile ilgili bir şeyler okuyordum ve Dr. Leekie'nin gen aktarımlı organ nakliyle ilgili bir bölümü olduğunu biliyor muydun?
Estaba leyendo sobre el Instituto Dyad ¿ y sabías que el Dr. Leekie, ha construido un departamento dedicado al trasplante de órganos transgénicos? Y...
Dyad etkinliğine gel.
Ven al evento Dyad.
- Dyad'e ihtiyacımız var şu an.
- Necesitamos el Dyad ahora.
Bu kan örnekleri Dyad'e gitmeyecek ve hiç kimseye patentler hakkında öğrendiklerimizi söylemeyeceksin.
Estas muestras no van a ir a Dyad, y tú tampoco puedes decirles lo que sabemos sobre la patente.
Sarah, sana ne yapacağını söylemem ama bu gece Dyad'de büyük bir etkinlik olacak.
Sarah, no puedo decirte que hacer, pero, esta noche hay un gran evento en el Dyad.
- Dyad'de. Hazırlanıyor.
- En el Dyad, preparándose.
Bak Sarah, Delphine beni bu geceki Dyad etkinliği için listeye ekledi.
Mira, mira, Sarah, Delphine me ha puesto en la lista para el Dyad esta noche, ¿ de acuerdo?
Dyad'e silahınla girip önüne çıkanı vuracak mısın?
¿ Entrar en el Dyad con una pistola - y empezar a disparar a gente? - Sí.
Bu Dyad'deki etkinlik büyük bir şey, değil mi?
- Gracias de nuevo. Lo de esta noche en el Dyad, es, algo así, como un gran evento, ¿ no?
Dr. Leekie birazdan Dyad Enstitüsü etkinliği için açılış konuşmasını yapacak.
En un momento, el Dr. Leekie les estará dando la bienvenida al Instituto Dyad.
Ben Dr. Aldous Leekie. Dyad Enstitüsü'nün yöneticisiyim. Tüm Dyad grup şirketleri adına sizleri burada ağırlamak benim için gerçekten bir onur.
Soy el Dr. Aldous Leekie, director del Instituto Dyad, y es un gran placer darles la bienvenida de parte del grupo completo de compañías Dyad.
Dyad Enstitüsü'nün ana ilkesi 1918 yılından bu yana bellidir.
La piedra angular... del Instituto Dyad original fue puesta aquí en 1918.
Günümüzde, dünya çapında çok önemli biyoteknik araştırmalar özel sermayeler tarafından desteklenmekte ve yine bugün, Dyad Grup tüm dünyaya hükmetmekte.
Hoy en día, mundialmente, la abrumadora la mayoría absoluta de la investigación bio-tecnológica es financiada por capital privado, y hoy, el Grupo Dyad, abarca al mundo entero.
Onlar değilmiş Art. Dyad'daki kişiler değilmiş.
No fueron ellos, Art, la gente de Dyad.
Bu gece Dyad'de büyük bir etkinlik olacak.
Esta noche hay un gran evento en el Dyad.
Dyad'daki kişiler değilmiş.
La gente de Dyad.
Eğer Sarah'ya yardım etmek istiyorsan, Dyad'de çok özel bir pozisyonda olman gerek.
Si quieres ayudar a Sarah, estarás en un posición única de hacerlo aquí en el Dyad.
Dyad'ın aşılar üstüne kurulduğunu biliyor.
Sabe que el Dyad fue creado por vacunas.
Ama Dyad Enstitüsü'nden Dr. Aldous Leekie'nin yardımcı olabileceğine dair çok güzel haberleri var. Tedavi için yolculuk edeceğim.
Pero la noticia increíble es que el Dr. Aldous Leekie del Instituto DYAD dice que puede ayudar, así que van a enviarme para un tratamiento.
Burası Dyad Enstitüsü.
Esto es el Instituto DYAD.
DYAD Grup.
Grupo DYAD.
Sanırım DYAD seni diğerinin peşine gönderdi.
Espero que DYAD te haya enviado tras la otra.
- Cosima kök hücrelerinin büyüme kinetiğine bakmamı istemişti ama ben önce DYAD onları klonlar gibi etiketledi mi diye bir tarama yaptım.
- Cosima me ha hecho mirar la cinética del crecimiento de las células madre, pero quería ver si el DYAD las etiquetó como etiquetaron a los clones, así que he hecho una RCP.
Carlton seni evlatlık sisteminden buldu ve o zamandan beri DYAD peşimizde.
Carlton te encontró en el sistema de acogida y... desde entonces DYAD va detrás de nosotros.
- DYAD bu işe nasıl karıştı?
- ¿ Cómo estaba DYAD involucrada?
Askeriye, çalışmamızı baltaladığında DYAD bizi çalışmaya devam etme konusunda ikna etti.
Cuando el ejército... exterminó nuestro trabajo, DYAD nos persuadió para llevarlo a término.
- Yani DYAD LEDA Projesi'ni çaldı.
- Así que DYAD se apropió del Proyecto LEDA.
- DYAD.
- DYAD.
DYAD çok başlıdır.
DYAD es una hydra.
- DYAD ona ne yaptı biliyor musun?
- ¿ Sabes lo que le ha hecho DYAD?
DYAD yüzünden de değil.
Ni siquiera DYAD.
DYAD'daki neoevrimci yüzünden.
Fueron los Neoevolucionistas de DYAD.
DYAD sadece yan şirket.
El DYAD fue sólo un contratista.
Evet, DYAD'daki beyefendi.
Sí, el caballero del DYAD.
Ama artık benim kuruluştaki pozisyonum onun DYAD yöneticiliğinden daha üst seviyede.
Pero ahora, mi posición en la corporación básicamente es superior a su cargo de director en el DYAD.
Rachel DYAD'e ait.
Rachel es una criatura del DYAD.
Ama DYAD Grup hakkındaki dedikodular...
Pero los rumores sobre el Grupo DYAD, es...
Evet, öyle. DYAD'den kaçıyoruz ama şimdi gelmiş Kira'yı ne için almak istiyorsun?
Hemos estado huyendo de DYAD, ¿ y ahora quieres llevar a Kira para que hagan qué?
Görelim bakalım DYAD'de işler nasıl yürüyecek.
Ya veremos cómo acaba todo esto en Dyad.
Gen tedavisi için Duncan'ın sentetik diziliminde bulunan Kira'nın kök hücreleri gerekmiyor. Onun DYAD'e gelip derhal çalışmaya başlaması gerekli.
La clave para una terapia genética que no requiere las células madre de Kira está en las secuencias sintéticas de Duncan, pero necesitamos que venga al DYAD y empezar inmediatamente.
Cosima, DYAD harekat odası kulubü.
Cosima, el club de Room Wars del DYAD, mis enemigos declarados...
Tedaviyi bulmak demek, DYAD'e krallığın anahtarını vermek demek.
Encontrar una cura significa entregar al DYAD las llaves del reino.
- Evet. Onlar Dyad Enstitüsü'nden mi?
¿ Son del Instituto Dyad?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]