Ebola translate Spanish
280 parallel translation
Margaret Chan ya ebola virüsünü kapmış veya çok hasta.
Margaret Chan o tiene ébola o un terrible resfriado.
EBOLA NEHRİ ORTA AFRİKA 1976
RÍO ÉBOLA ÁFRICA CENTRAL, 1976 ¿ Señores? ¿ Puedo presentarme?
Ve ondan önce de Afrika'da Ebola salgını üzerine çalıştı.
Antes trabajó con la fiebre Ébola en África.
Bulaşıcı etkenler : Ebola, Lassa, Hanta virüsleri
Virus de Ebola, Lassa, Hanta.
Ebola'yı da Lassa'yı da boşver.
Olvídate de Ebola, de Lassa.
Ebola'nın bunu yapması günler alıyor.
El Ebola toma días para hacer esto.
Peki, Ebola virüsü. Çok kötü değil mi?
Así que, el virus Ebola ¿ Eso apesta, no?
İşte Ebola virüsü bu şekilde yayıldı.
Vamos, muchachos. Asi es como empieza el ebola.
46 kişi ebola virüsü yüzünden öldü Sydney.
Murieron 46 personas contagiadas de ébola, Sydney.
Polis ayrıca enfekte olmuş böcekler tarafından bulaştırılan Ebola virüsünün de sorumlu olabileceği rivayetlerini de doğrulamış değil.
La policía ha desmentido que estas muertes provengan de un brote del virus Ébola, de alguna manera transmitido por cucarachas infectadas.
Ebola virüsü bulaştırıyorlar. Üstü kalsın.
Contagian el virus Ébola.
Ebola virüsü bunun yanında basit bir cilt tahrişi gibi kalacak.
Hace que el Ebola parezca una erosión cutánea.
Hâlâ nüfuzu olan dostlarım var ama bu bok, sanki Ebola gibi.
Aún tengo amigos en la policía, pero esta porquería es como el ébola.
Gabon, Ebola virüsünü buldukları yerlerden birisi değil mi?
¿ No era uno de los sitios donde encontraron el virus Ébola?
Bakın doktor, 3 bin dolar için bana ebola virüsünü bile aşılayabilirsiniz.
Doctor, por 3 mil dólares, puede inyectarme el virus del Ebola.
AIDS, Ebola virüsü... değişim ölçekte yeni doğanlar. Bu virüs gezegene dinazorlardan çok daha önce gelmiş.
El SIDA, el virus del Ébola, en evolución, son virus recién nacidos.
Ebola.
Ébola.
Hayır, hayır. Bir teneke dolusu Ebola virüsünü... Gerçek olmak zorunda bile değil.
No, llevaremos una caja llena del virus Ebola... y... y, eh... o ni siquiera tiene que ser real.
Üstünde "Ebola" yazan bir kutu bulup onu onunla kovalarız.
Podemos conseguir una caja que diga : "Ebola"... y perseguirlo.
Yarın, Ebola Dokuz'a, virüs gezegenine bir teslimat yapacaksınız.
Mañana estaran haciendo una entrega en Ebola 9, el planeta virus
Peki ya Ebola?
- ¿ Y el ébola?
Ebola virüsü bulaşmış maymunla çıkmayı tercih ederim.
Prefiero salir con un mono con ébola que con él.
Ama Ebola virüsü ya da Deli Dana Hastalığı da olabileceğini söylüyorlar.
El diagnóstico fue Parkinson pero podría ser ébola,... -... o el mal de la vaca loca.
İnsanlar sana Ebola virüsüymüşsün gibi davranırlar.
La gente te trata como si tuvieras el virus Ébola.
Ona ebola virüsü gibi davrandığım için kendimi çok kötü hissettim.
Yo me sentía muy mal por tratarla como si tuviera el virus Ébola.
Umarım binayı Afrikadaki ebolalı köyler gibi yakmazlar.
Solo esperon que no incendien todo el edificio, como en esos pueblos de Africa con el Ebola.
Aranızda onun Ebola virüsü olduğunu düşünen var mı?
Miren quien se cree que es el virus de Ebola.
Ebola?
Ebola?
Ben sana Ebola'dan bahsedeyim, bebeğim.
Dejame decirte algo sobre el Ebola.
Benimle karşılaştırıldığında, Ebola saçlardaki kepek sayılır!
Ebola es algo muy pequeño comparado conmigo.
Çiçek hastalığı veya Ebola olabilir mi?
¿ Podría ser viruela o Ebola?
Çok tehlikeli, ölümcül, Ebola virüsü taşıyor olabilir.
Puede ser el portador del mal... del virus Ebola.
Bu Ebolalı adam!
Es el hombre del Ebola!
Ebola gibi birşey.
Como el ébola.
Ebola mı?
¿ Es ébola?
Ebola, HIV. Bir şey bulamadılar. Ama bu adam ölüyor.
Ébola, VIH, retro-virus no encontraron nada, sin embargo ese hombre estaba moribundo.
Ebola'ya çok benziyor, çok fazla kanama var.
Similar al virus del Ébola, sobre todo en las hemorragias masivas.
Adamda Ebola yada ona benzer bir şey var.
- cuidado. tiene el Ebola o algo asi.
Bu Ebola büyü oluşturmak için bir silahı mı?
este Ebola es un arma hecha con magia?
Söyleme Kerry. Belki ebola virüsü veya şarbon.
- ¿ Por el ébola, por el ántrax?
Ebola'yı düşün.
Como el Ébola.
Margaret Chan ya ebola oldu ya da çok kötü üşüttü
Margaret Chan o tiene ébola o un terrible resfriado.
Hızlandırılmış Ebola virüsü. Bilinen en ölümcül hastalık.
Sufrió una forma acelerada de ébola, la enfermedad más letal conocida.
Bu Ebola gibi birşey, değil mi?
¿ No es como el Ébola?
Burada Batı Nil, HIV ve Ebola gibi virüsler için aşı araştırması yapılıyordu.
El laboratorio investiga la última tecnología de vacunas para virus... ¿ Dónde fueron después?
Neyin peşindeymişler? Ebola virüsü içeren dört şişe almışlar.
Tomaron cuatro contenedores con cepas de cultivo del Ébola.
Ebola dördüncü seviyede bir hastalık zaten. Bu en yüsek sınıflandırma.
Ébola es un patógeno del nivel 4, esta es ya la clasificación más alta.
Sark, Ebola virüsünü İspanya'dan çaldığı biyolojik silahla birleştirdi.
Básicamente, Sark pudo combinar una cepa del Ébola con el arma biológica robada en España.
Ebola Ateşi salgını dış dünyaya ulaşmadan bastırıldı.
LA FIEBRE ÉBOLA SE CONTROLÓ ANTES DE LLEGAR AL MUNDO EXTERIOR.
Ebola değil.
No hay indicios de Ébola.
Ebola virüsü ya da Deli Dana.
Ebola o la vaca loca.