Elite translate Spanish
1,548 parallel translation
Elite Ajans.
Chicas de Compañía de Élite.
Bu şehrin gerçek elit kesimi içinde bir şans öneriyorum.
Le estoy ofreciendo la oportunidad de llegar a la verdadera elite de esta ciudad.
Genel kaanate ters olarak aslında Hollywood'un elit kesimiyle çalışıyorum ve talep ediliyorum.
A pesar de la opinión popular en realidad trabajo con la elite de Hollywood y estoy muy solicitado.
Hollywood'un elit kesiminin içinde güçlü bir oyuncu rolü oynarken aslında umutsuzca yeni yürüyen çocuklarla olan ilişkilerden ve konuşan ayılardan oluşan gizli hayatını saklamaya çalışıyormuş.
"Fingiendo ser un pez gordo en medio de la elite de Hollywood escondía desesperadamente una vida secreta de ositos habladores y relaciones con odiosos niños del valle."
Müşterilerimiz Miami'nin seçkinleridir.
Nuestros clientes son la elite de Miami.
Karşınızda Gossip Girl. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, tú primera y única fuente... en las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Gossip Girl. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, tú primera y única fuente... en las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Gossip Girl. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí la Chica Chismosa, su única fuente dentro de las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Bu arada, Motorlu Taşıtlar Dairesi'de test sürücüsü oldum.
Por cierto... El automóvil club me eligió como miembro de la elite.
Elit tabakanın en iyi öğretmenlerin olduğu.
Era elite, con los mejores maestros. - Era...
Sabıkan olursa seni özel komando birliğine alırlar mı sanıyorsun?
¿ Crees que puedes encontrar entrar en la unidad de comando de elite con un registro de la policía?
Benim hayalim özel bir komando birliğine girmekti.
Mi sueño era estar en la unidad de comando de elite.
- Ama senin de şu anda mezunlarından yarısının, belediye başkanının kampanyasına destek vermiş bir hazırlık okulunda işlenen bir cinayeti araştırman gerekiyor.
Pero tu atrapaste a un asesino en una escuela primaria de elite en la que los ex-alumnos contribuyen con la mitad de los fondos en la campaña del alcalde.
Onun elit okulunda uyuşturucu olmazmış.
No hay drogas en en su escuela de elite.
" Los Angeles'teki önemli soruşturmaları yürütecek ve...
"Usted dirigirá una nueva división de Detectives de Elite" "que será responsable de los casos de más alto perfil" "en Los Ángeles".
Ölü yabancı polisler sadece "Elitler" tarafından mı araştırılmalı?
¿ Policías extranjeros muertos sólo pueden ser investigados por "la elite"?
Öncel Cinayet'e, Times'daki bugünkü makalede "Elitler" denmesiyle alakam yok bunu bilmen gerekir Flynn, çünkü seni tarif etmek için "Elit" kelimesini asla kullanmadım.
No tuve nada que ver con el artículo publicado en el Times hoy refiriéndose a HP como "la elite", y puedes atestiguarlo, Flynn, porque nunca usé la palabra "elite" para describirte a ti.
Umarım bana kızmamışsınızdır, Şef.
Espero que no esté enojada conmigo, Jefa. - Llamé a su equipo "elite".
Elbette, benim elit detektiflerden oluşan takımım da aynı şekilde kalacak.
Por supuesto, mi equipo de elite de Detectives quedará totalmente intacto.
Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamı için tek kaynağınız dedikoducu kız karşınızda.
Aquí Gossip Girl... Aquí, Gossip Girl, tu primera y única fuente en las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Dedikoducu Kız! Manhattan elitlerinin skandallarla dolu hayatlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí Chica Chismosa su única fuente dentro de las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Dedikoducu Kız! Manhattan elitlerinin skandallarla dolu hayatlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí la Chica Chismosa su única fuente dentro de las vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí la Chica Chismosa su única fuente dentro de las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí la Chica Chismosa, su única fuente dentro de las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
İçkici elit üyeler için bir el sinyali sistemi var mı?
¿ Hay un sistema interno de señas de manos... -... para la elite alcohólica?
Karşınızda Dedikoducu Kız... Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamları için tek kaynağınız.
Soy la Chica Indiscreta, su mejor y única fuente de las escandalosas vidas de la elite de Manhattan.
Manhattan'da yaşayan seçkin insanların skandallarla dolu hayatını gözler önüne seren, biricik haber kaynağınız Dedikoducu Kız karşınızda.
Aquí la Chica Chismosa. Su única fuente dentro de las vidas de la elite de Manhattan.
Manhattan elitlerinin skandal dolu... -... hayatlarına dair tek kaynağınız. - Dan'e güvendin, hatta Blair'e bile.
Su única fuente dentro de las vidas de la elite de Manhattan.
İkimiz de lvy okuluna gitmişiz.
Ambos fuimos a universidades de élite.
Nesiller boyu Kara Akrepler denen seçkin savaşçılar, bütün komşu kabileler üzerinde hüküm sürdü.
Y por generaciones, sus guerreros de élite, los Escorpiones Negros se impusieron sobre todas las tribus vecinas.
Sınıfta 30 tane kız var. Zaten elit bir kesimiz.
Nuestra clase solamente tiene 30 niñas... ya somos un grupo de élite.
Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aqui Gossip Girl. Tu unica fuente de la escandalosa vida de la élite de Manhattan.
Genç Ned kendini seçkin bir grup içinde buldu.
El joven Ned se encontró formando parte de ese grupo de élite.
Kim böyle seçkin bir partide silah taşıyor?
Por qué llevais armas en una fiesta de élite como esta?
Buradaki herkes, seçkin bir basarı seviyesini elde etmeye çalışıyor.
Todos aquí tratan de lograr un nivel élite de éxito.
Ama şimdi silahlı kuvvetlerin seçilmişlerinin bir parçasıyım.
Pero ahora soy parte de una élite militar.
Hatırlarsan seni seçkinler grubunun bir üyesi yapanın hayat olduğunu söylemiştin değil mi?
¿ Recuerda haber dicho que la vida lo escogió para ser miembro de una élite? ¿ Que no fue su decisión?
Liberal elitlerin, ırkına acıdığı için sana iş vermesinden rahatsız olmuyor musun, Dedektif?
Le fastidia, detective, porque a la élite liberal le da lástima su raza?
Gizlilik sanatı üzerine yıllarca eğitim almış, savaşçı bir liderim.
Soy una guerrera de élite entrenada por muchos años en el arte del sigilo.
Opher'in hayali, özel bir komando birliğinde görev almaktı.
Opher sueño era estar en un comando de élite.
Canı isteyenin özel bir birliğe girebileceğinin sanılmasına sinir oluyorum.
Me molesta que todo el mundo piensa que puede estar en una unidad de élite.
Tıpkı avcılık hünerlerini kuşları yakalamak ve onları Shanghai'daki sosyetiklerin tabaklarına meze olarak sunmak için kullanan Bay Jin gibi avcıların.
Jin, que han perfeccionado... sus capacidades de captura a la perfección... para poner aves raras en las mesas de la élite de Shangai.
Bu adamaların kendilerini elit görmeleri kendi kuralları oldğunu göstermez.
Solo porque estos hombres se consideren una unidad de élite no significa que tengan sus propias normas.
Meesh'in, ibnenin önde gideni olduğundan şüphem yok ama bizim gibi klas bir birlik, nasıl olur da böyle bir boka batar ve elimizdeki Arapça bilen tek piç, o olabilir?
No es que Meesh sea un incompetente, pero ¿ cómo coño una unidad de élite como la nuestra se mete en esta mierda con solo un tío que habla árabe?
Ve siz canlarım, seçilmiş elitlersiniz.
Y ustedes, queridas mías, son la élite de la élite
Zenginleri korumamız için emirler aldık.
Teníamos órdenes para proteger a la élite.
- Seçkin polislere.
- Por la élite de la policía.
İşte böyle. Benim tam olarak inanmakta zorlandığım şey, Frank, böyle bir apartmanda seçkin ve gizli bir seks derneğinin, olup olmadığı konusu.
Sin embargo, lo que es difícil de creer, Frank es que haya una sociedad secreta de sexo de élite tras esa puerta...
Karşınızda Dedikoducu Kız. Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, tu primera y única fuente... de las escandalosas vidas de la élite de Manhattan.
Manhattan elitlerinin skandallarla dolu yaşamlarıyla ilgili tek önemli kaynağınız.
Tu primera y única fuente... dentro de las escandalosas vidas de la élite de Manhattan.
Dedikoducu Kız konuşuyor, Manhattan elitlerinin skandal dolu hayatlarına dair tek kaynağınız.
Aquí Gossip Girl, vuestra única fuente, sobre los escándalos de la élite de Manhattan.