English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ E ] / Emme

Emme translate Spanish

488 parallel translation
- Ne... Oğlunun süt emme vakti gelmiş.
Es hora de darle de comer a tu hijo.
Ve parmağını emme.
Y no te chupes el pulgar.
Sol emme sübabı yanma odası yüzünden eksantrik milin üzerine kaynamış.
La válvula izquierda está rota por el árbol de levas... debido a la combustión interna.
Yüzey buharlaşması emme pompası gibi etki yapmış olmalı.
La evaporación debe actuar a modo de bomba
Emme o adamın kanı onu canlandırdı.
La sangre de los hombres de la que se alimenta ha hecho que se intensifique.
Bilgi emme ve işleme kapasitesinin yanına şimdiye dek yaşamış en büyük dahiler bile yaklaşamaz.
Puede absorber tanto conocimiento, que ni los genios más grandes del mundo podrían superar.
Yaranın açılmasına müteakip maktullerin kanı bir tür emme cihazı kullanılarak çok kısa bir süre içeresinde alınmış.
Después de que las heridas iniciales fueron inflingidas, la sangre fue drenada muy rápidamente, se debe haber usado algún dispositivo de succión.
Bir emme subabını hissedebiliyorum.
Siento el arrastre de un tubo de entrada.
Ve mantarı çektiğimiz de umarım anlık bir emme olur. Ve bu bize fosforu oradan tahliye için yeterli zamanı verir.
Y cuando yo saque el corcho con un poco de suerte conseguiré una succión momentánea y éso deberá darnos tiempo suficiente para sacar el fósforo de ahí adentro.
Senin görevin emme supabı.
Tu responsabilidad es la tubería de admisión.
Bildiğin gibi emme pompası bir asır öncesine dayanıyor.
Como Ud. sabe, el concepto de la bomba de succión tiene siglos de antigüedad.
Çoğu zaman bastırma ve emme eşliğinde dudakların birleşmesi eylemi.
Roce o caricia de los labios que suele ir acompañado de presión o succión.
Emme manifoldu tekrar çalıştırılmalı.
El colector de entrada debe ser arreglado.
Öncelikle, eğer sıcaklık eksi 15 derece ise, asla limon emme!
¿ Y entonces porqué seguiste comprándolo? Porque así ganaba mi dinero.
Emme pedinin en üstünde temiz, dokunulmamış bir kurutma kağıdı olduğunu biliyor muydunuz?
- El papel secante que se encontraba en el escritorio estaba completamente limpio.
Ortada mürekkep şişesi ve emme pedi,... sol tarafta kalem tablası,... sağ tarafta da takvim ve kalem vardı.
El papel y el tintero, justo en el centro. La bandeja de las plumas, a la izquierda. El calendario... y la pluma de ganso, a la derecha, ¿ bien?
Yarış esnasında, bunu arabanın emme manifolduna ateşleyip sağlam bir 10 saniyelik güç patlamayı elde edeceksin.
Durante la carrera, lo inyectas en el colector de admisión y tendrás un arranque de poder de 10 segundos.
Parmağını emme evlât.
No te chupes el dedo, chico.
Kim aldı benim emme şeyimi?
¿ Quién me ha robado mi chupete?
Emme şeyimi istiyorum!
¡ Que me den mi chupete!
Toksik atık kazalarında kullanılan emme katalizörü.
Es un catalizador que se usa en accidentes tóxicos.
Sipariş verdiğin D38 İsveç emme makinesini aldık.
Ya recibimos el modelo suizo D-83 de la máquina chupadora que ordenaste.
Güle güle, iri sıçan, sik, emme baş.
Adios poronga de rata chupa pelotas!
Kalemi çevirip silgisini çıkarınca bir tür emme hareketi sağlayabildiğimi keşfettim.
He descubierto que si lo giro y saco el borrador y puedes tener realmente un gran poder de acción succionadora.
Eğer Mary'nin ekleyecek birşeyi yoksa, Dr Chapel'i davet etmek istiyorum. Bize nasogastric tüp ve emme makinasından bahsedecek.
Si Mary no tiene nada más que decir, quiero presentarles al Dr. Chapel que hablará del tubo nasogástrico y de la succión.
Emme istemediğinizde parmağınızı çekin.
Cuando no quiera succión, quite el pulgar.
Emme makinasına ne oldu?
¿ Qué pasó con la máquina de la succión?
- "Bill tatlım hala kendikini emme oyunu mu oynuyorsun?"
"Bill, querido, ¿ todavía estás haciendo el chiste de" chupa tu propia pija "? "
Kendikini emme oyununu bulman ne kadar zekice balım.
"Qué inteligente que eres, para que se te ocurra el chiste de" chupa tu propia pija ". "
Biliyor ki oğlu soyadıyla dünyayı dolaşıyor hiç tanımadığı insanların karşısına çıkıyor ve kendikini emme oynuyor. "
"Sabiendo que su hijo está viajando por el mundo, usando su apellido heredado, " yendo a cuartos repletos de extraños, y haciendo el chiste de "chupa tu propia pija". "
Keşke büyükannen ve büyükbaban kendi soyadlarını taşıyan torunlarını sahnede görebilseydiler kendikini emme oyununu ve kuku yeme oyununu sahnelerken. "
"Desearía que tus abuelos te vieran en el escenario, usando tu apellido heredado, y haciendo el chiste de" chupa tu propia pija ", más el sketch de "comer la concha". "
- "Oğlum, kendikini emme oyununu kağıda dökmeni isteyebilir miyim? Böylece oyununu büyükannenin mezar taşına asabilirim."
"Hijo, ¿ hay alguna manera de que escribas el chiste de" chupa tu propia pija ", para que yo lo clave en la lápida de tu abuela? "
Güç emme oranlarını dengelemeye başlıyorlar.
Están empezando a equilibrar la absorción de la energía.
Belki de bir hayaldir ama ne zaman o kapağı kaldırsa bir emme sesi duymaktadır.
Quizás sólo lo estaba imaginando, pero cada vez que levantaba esa placa... escuchaba un ruido de succión.
Yarım saatte bir sinir kontrolü ve özenli bir emme yaptıklarından emin ol.
Que le hagan las pruebas neurológicas.
Yağ emme makinesi.
Una máquina que succiona la grasa.
Emme tüpü.
Succión.
Emme tüpü de getir.
Trae una cápsula de succión.
Bunu emme tüpüne bağlayalım.
Conectemos esto a la succión.
Emme tüpü.
- Succión.
Emme tüpü. Kahretsin, bu iğrenç.
- Succión.
Emme tüpü tak.
Fija tubo de succión.
Emme tüpü hazır.
Preparados para cirugía.
Emme tüpünü getir.
Pon esa sección.
Emme tüpü.
- Aquí está.
Emme tüpü gerek.
Necesito succión.
Emme tüpünü Yankaur'a bağlayın.
Conecta la succión a un Yankauer.
Titriyor. Emme tüpü.
Está tembloroso.
- Sanırım boynunda bir emme izi var.
Eso que tiene en el cuello es un chupetón, ¿ no?
Emme tüpü açık, bana kamerayı verin.
Succión, endoscopio.
Kendikini emme oyunu ve peşinden kuku yeme skeci.
"Y tienen muchas ganas de ver el chiste de" chupa tu propia pija ", seguido por el segmento de "comer la concha". "

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]