Enayiler translate Spanish
217 parallel translation
Gelin buraya, enayiler.
Vengan, tontos.
Annen Newton'ların tüm Amerikalı enayiler için seçildiğini söylüyor.
¿ Así que vais a representar a los bobos del país?
Görünüşe göre her gün aynı enayiler evlenip duruyor.
Parece que siempre se casan los mismos desgraciados.
- Buna enayiler inanır. - Şimdiye dek Pete ile benim için doğru çıktı?
Ha sido cierto para Pete y para mí hasta ahora.
Enayiler, o gün aynı parkurdaki bahislerin toplamından seçilmiş üç rakamın her kombinasyonuna para yatırır.
La gente apostaba por cualquier combinación de tres números... elegida en cualquier hipódromo.
Öyle enayiler her zaman gelirler.
- Lo hará. Los bobos como él, siempre se presentan.
Sen, kilisedeki enayiler, Peder Barry.
Tú y esos primos de la iglesia y el padre Barry.
Enayiler iyice kafayı yedi!
¡ Están locos!
- Gördüm, enayiler.
- Lo veo, mamones.
Bütün o dernekler, kulüpler, beni soyup soğana çeviren hayır kuruluşları... Söğüşledikleri enayiler listesinde ilk sıradayım.
Toda esa estafa de hermandades, clubes y asociaciones sacadineros... donde soy el número uno de sus listas amañadas.
Hayır işi bürosu Noel çanlarını çalmaya başladığında bazı enayiler cinayet gibi bir işin de olduğunu unutur. İş adamları da bu fırsatı değerlendirir.
Cuando el Better Business Bureau toca la campana de Navidad... los mamones olvidan que el asesinato es un negocio... y que hay hombres de negocios cuya única actividad es esa.
Siz de enayiler!
¡ Y a todos vosotros!
Hoşça kalın, enayiler!
¡ Hasta nunca, tontos!
Enayiler!
¡ Miserables!
Şimdi alın, enayiler.
Compradlo, idiotas.
Onlar enayiler içindir.
Son para idiotas.
"Βir terslik οlmalι çünkü bu enayiler benim dükkânιmι yakιyοrlar. " Şimdi bu zencilere bir şey νermeliyim çünkü...
Estos "tipos" están quemando mi almacén, ahora tendré que darles algo a estos "negratas".
Sizin gibi enayiler ayda topu topu 10 dolar muharebe zammı alırken karılarınız, sevgilileriniz, asker kaçaklarıyla beraber yaşıyorlar.
Mientras ustedes, idiotas, reciben $ 10 al mes extra por pagos de combate sus esposas, sus novias, están viviendo con insumisos y desertores.
Alın bunu enayiler!
¿ Qué les parece?
Enayiler!
¡ Imbéciles!
Buraya yatırımcılar gelir, melekler gelir, enayiler gelir.
Existen inversionistas allá afuera. Existen los ángeles.
- Enayiler içerde!
- Inténtalo con esos capullos de ahí.
elveda, enayiler!
Hasta luego, perdedores!
Enayiler için madenlere biz koyuyoruz.
Ponemos sal en las minas para los ilusos...
Ben burada şov yapıyorum. Bol bol duman ve gürültü, yalnızca enayiler için!
Es un espectáculo. ¡ Mucho ruido y humo para los imbéciles!
Köpek kulübesinin kralı! Enayiler!
¡ El rey de la perrera!
Enayiler!
¡ Perdedores!
Şimdilik hoşça kalın, enayiler.
Nos vemos, imbéciles.
Enayiler!
Borregos estúpidos.
Enayiler.
Estúpidos.
Wormer'lar! Ödeşme zamanı. - Gelin de alın enayiler!
Oigan gusanos, es hora de pagar, Vengan por ella babosos.
Görüşürüz enayiler.
Adiós, idiotas.
Barnum'un enayiler hakkında neler dediğini hatırlıyor musunuz?
¿ Recuerda lo que dijo Barnum de los embaucados?
Demek, uyuşturucunuzu koruyacak hatta rakiplerinizi ve ya hükümet temsilcilerini öldürecek, enayiler arıyorsunuz?
Quieres soldados que protejan tus envíos de drogas... y maten a tus competidores... y a los agentes del gobierno que interfieran.
Sen, George Foreman, bütün enayiler onu patakladığımda önümde eğileceksiniz!
Tú, George Foreman, todos vosotros zoquetes vais a inclinaros ante mi cuando lo machaque.
Buraya kadar enayiler!
¡ Hasta la vista, imbéciles!
Öyleyse onlar enayiler.
¡ Tonterías!
Seyirciler, enayiler, arkadaşlar
Señores, carteros, lecheros, panaderos, y todo lo que termina en "s"
Sayanora, enayiler.
Sayonara, tontos.
Enayiler gönüllü olur.
Eso es de tontainas.
Enayiler!
Tonto.
Şimdilik hoşça kalın enayiler.
Adiós, capullos.
Bu tür şeylere inanan enayiler için şu semaveri geri almak istiyorum.
Quiero recuperar esa urna para los pánfilos que creen en ese tipo de cosas.
Teşekkür ederim, enayiler.
Gracias a ustedes, tontos.
Aptal enayiler.
Estúpidos tontos.
Gerçek enayiler içindir, Johnyciğim.
La verdad es para los tontos, Johnny querido.
Amma da enayiler. Bunlara da asilzade deniyor.
Que los tontos y los justos hagan el bien.
Sizi ahmak enayiler!
Será sometido a juicio.
Enayiler!
¡ Desgraciados!
Merhaba enayiler.
- ¿ Qué te parece, eh? - ¡ Hola, bobo!
Haydi, ibne, enayiler.
¡ Vengan, pinches idiotas!