Fergus translate Spanish
422 parallel translation
Siz, Fergus ve diğerleri, soytarının çantalarını getirin! Çok geç olmadan geldin.
¡ Tú, Fergus y los demás, tomen el equipaje!
Evet, Fergus, işinin başına dön!
Sí, Fergus, vuelve a tu trabajo.
Şimdi aşırıya kaçma. Fergus sana bebeği getirecek.
No exageres tu papel.
Ha?
Fergus te traerá al infante.
Fergus öldü. Konuştu mu?
Fergus está muerto.
Çok mutluydum, Fergus'a yani size modellik yapacağım için.
Estaba emocionada de ser la modelo para el gran Fergus.
Bay Fergus beni ajans gördermedi.
Sr. Fergus, lo siento.
Merhaba efendim, beni ajans gönderdi.
¿ Buenos días, Mr. Fergus? Me envía la academia.
Büyük bir zevkle Bay Fergus.
Me encantaría, Sr. Fergus.
Fergus, ressam bey.
Fergus, ¿ Cómo estás?
Fergus, onu elde ettin mi, etmedin mi?
Fergus, bueno... ¿ te la has... o no te la has...?
Sadece Bliss ve Fergus'u tanıyordum.
Solo conocía Bliss y a Fergus.
İşte son kurban, dostunuz Fergus.
Este es la última víctima, su amigo, Fergus.
Fergus'u da tanımıyordun. Öyleyse neden?
¿ Y tampoco conocía a Fergus?
Bliss ve Fergus'ten ne istiyordunuz? Onlara ne düşmanlığınız var?
¿ Qué tenía contra Bliss y Fergus?
- Ne var biliyor musun Fergus?
- ¿ Sabes una cosa? - ¿ Qué?
Bu arada ismim İrlandalı değil. Fergus.
A propósito... mi nombre no es Paddy, es Fergus.
Memnun oldum Fergus.
- Fue un placer, Fergus.
- Böyle şeyler zaman alır Fergus.
Estas cosas llevan tiempo, Fergus.
- Sana hakaret etmek istemedim Fergus.
- No quise ofenderte, Fergus.
Günaydın Fergus.
- Buen día, Fergus.
Seni zorluyorlar mı Fergus?
¿ Te está dando problemas? Suele pasar.
Sessizliğini, yok olarak alıyorum.
Por tu silencio, deduzco que no. Dos tipos, Fergus...
Hayal gücün zayıf Fergus.
- Tú no tienes imaginación.
- Tak o şeyi kafasına Fergus.
- Póngale la capucha, Fergus.
- Biliyor musun Fergus?
¿ Lo sabías, Fergus?
Bu akşam iyi uyu Fergus.
Es mejor dormir un poco, Fergus.
İyi adamsın Fergus.
Eres un buen hombre, Fergus.
Pek bir işe yaradığın yok, değil mi Fergus?
No pareces de gran utilidad, ¿ verdad, Fergus?
Başlığı çıkar Fergus.
- Quítame la capucha, Fergus.
Biliyor musun Fergus?
- ¿ Lo sabes, Fergus?
İrlanda hokeyi, hızlı oyundur. Öyle değil mi Fergus?
- ¿ El hurtling es un juego rápido, no?
Becer beni Fergus.
Fóllame, Fergus.
Ama olay ne biliyor musun Fergus?
- ¿ Pero sabes cuál es la cuestión?
Asla bırakamazsın Fergus.
Jamás estás fuera, Fergus...
Kendini düşünmüyor olabilirsin. Kızı düşün Fergus.
Puedes que yo no te importe, pero piensa en la chica, Fergus...
- Tanrım Fergus Çok saçmalıyorsun.
Fergus, pareces un cliché con patas...
Başını öne eğ Fergus.
Contrólate, Fergus.
- Alay ettiğini mi sanıyorsun Hennessy?
- ¿ intentando ser cínico, Fergus? - Espero que no.
- Fergus sanırım bana güvenmiyorsun.
- Creo que no confías en mí.
- Al şu şeyi üstümden Fergus!
- Quítame a esa cosa de encima, Fergus.
Fergus Chilk.
Fergus Chilk.
Ben, seyis Fergus.
- Soy Fergus, el caballerizo.
Seyis Fergus.
Fergus el caballerizo.
- Başın belaya girecek Fergus.
Vas a tener problemas, Fergus.
Fergus.
Fergus...
Ne istiyorsun Fergus?
¿ Qué necesitas, Fergus?
Ne oldu Fergus?
¿ Qué paso, Fergus?
Sen âşık mısın?
- ¿ Es eso, Fergus, estás enamorado?
Var Fergie.
- Si que tienes, Fergus.
- Fergus dedi!
- Fergus.