Floransa translate Spanish
1,122 parallel translation
Bir tepede duruyorlar ve Floransa'nın uzağındalar.
Ellos están en la ladera de un cerro y Florencia puede observarse a la distancia.
"Floransa kız kardeşime çok iyi geldiğinden, bu kış da Atina'yı denememiz gerektiğine karar verdik. Tabi Atina bir macera."
"Desde que mi hermana se ha sentido tan bien en Florencia, creemos que deberíamos probar con Atenas en este invierno."
Sevgili kuzen Charlotte, korkunç bir yolculuktan sonra ki valizlerimiz bir değil tam iki kez kayboldu, Floransa'ya vardık.
Querida Charlotte, después de una horrible jornada en al que nuestro equipaje fue extraviado dos veces, llegamos hasta Florencia.
Sizce de Floransa'ya ilk kez gelen insanların manzaralı odaları olması gerekmez mi?
¿ No estás de acuerdo con que, en nuestra primera visita a Florencia, debamos tener una habitación con vista?
Bir hafta sonra, dünyada hiç kimsenin bana ne olduğunu bilmediğinden emin olarak kendimi Floransa'da buldum.
Una semana más tarde llegué a Florencia, con la seguridad de que ninguna persona en el mundo sabía lo que me había ocurrido.
- Bay Peterson öyle söyledi. Floransa Sparrow'u zavallı kızcağıza durumu bildirmesi için görevlendirdim.
- Eso dijo el Sr. Peterson hice que Florence Sparrow le avise a la niñita.
Ben tek başıma Floransa'ya gitmiştim.
Yo me fui a Florencia sola.
Kasabamızın başka bir üyesi - Yoldaş Burtsev, Moskova'daki Floransa Otelinin Komutanı.
Otro representante de nuestra ciudad :
Ayrıca Robert'in Floransa'daki hastane masrafları var! Neredeyse unutuyordum!
Y está la factura del hospital de Roberto en Florencia.
O halde İtalya'nın tadını çıkarın. Venedik, Floransa, Roma...
Pues id a Venecia, Florencia, Roma, y haced lo que queréis hacer.
Ve Roma'dan sonra Floransa'ya gideriz. Floransa'dan da Venedik'e.
Así que... de Roma vamos a Florencia y de Florencia a Venecia.
Hayır, Floransa'da yaşıyorum.
No, vivo en Florencia.
Ben Floransa'yı, Venedik'i ve Atina'yı gezdim, yeter bana.
O a Florencia, Venecia, Atenas.
Floransa.
Florencia.
- Floransa'yı bilir misin?
- ¿ Conoce usted Florencia?
Floransa'daki Madam Saffo.
Madame Saffo en Florencia.
Floransa'da yatılı okulda. Tatlıymış.
Ella está en un internado en Florencia.
Floransa, Napoli, İstanbul, sanırım.
Florencia Nápoles Constantinopla, creo.
Evde bir şey yok ve 16. Yüzyıl Floransa'sındaki gibi her köşede bir dahi var.
En casa no tenemos nada, y estamos en la Florencia del siglo XVI.
- Floransa yumurtası sever miyim ben?
- ¿ Me gustan los huevos florentinos?
Vittorio Emanuele zamanında Floransa'da sanat okumuş.
Estudió arte en Florencia, en tiempos de Víctor Manuel.
Floransa.
- Florencia.
Floransa'ya hiç mobilya götürmedim ama duyduğuma göre güzelmiş.
Jamás he entregado muebles allá, pero dicen que es lindo.
Ama çok yakında Floransa'ya gitmeyi planlıyorum yani gideceğim.
Pero estoy planeando el viaje a Florencia muy pronto.
Beni balayımızda Floransa'ya götürdü.
Me llevó a Florencia de luna de miel.
Floransa yakınlarındaki bir sanatkar tarafından kişiye özel olarak elde yapılıyor.
Esos zapatos los hizo a mano un artesano... en un pueblo de montaña cerca de Florencia.
Bildiğiniz gibi Floransa'da çok daha güzeli var.
Como usted sabe, tengo una mucho mejor en Florencia.
Floransa'da yapmanı istediğim bir şey var.
Hay algo que me gustaría que hicieras en Florencia.
Floransa'yı gezme fırsatınız oldu mu acaba?
¿ Ha tenido la posibilidad de pasear por Florencia?
Floransa'dan ayrılmadan önce kardeşimi ziyaret eder misiniz?
¿ Podrá visitar a mi hija antes de que usted deje Florencia?
Floransa'ya gitmeni istiyorum.
Quiero que vayas a Florencia.
Floransa'da üç kadın, gerisi de Roma'da.
Tres en Florencia. Y el resto en Roma.
Floransa'daki adamlarımızla görüş.
Habla con nuestra gente en Florencia.
Floransa'ya beni aramaya mı geldin?
¿ Has venido a Florencia sólo para buscarme?
Floransa'ya gönderildim çünkü... Tecavüz vakalarıyla ilgili ekipteydim.
Fui enviada a Florencia porque hago la mayor parte de mi trabajo con la brigada antiviolaciones.
Bir ay içinde üç vaka da Floransa'da yaşandı.
Luego, en un mes, hubo tres casos en Florencia.
- Floransa'daki merkezi aradın mı?
- ¿ Llamó a los central en Florencia? - No.
1817'de Fransız yazar Stendhal Floransa'daydı.
En 1817, el escritor francés Stendhal estaba en Florencia.
Seni Floransa'da farklı bir sesle aramıştım.
Como cuando te llamé en Florencia. Salvo que hice otra voz.
Floransa'da değiliz.
No estamos en Florencia.
Floransa'daki en son moda buymuş, yada o öyle diyor.
Es la última moda en Florencia, o al menos eso dice.
Şu ana değin sadece tanrıya... söyleyebildiklerimi anlatmak için Floransa'dan buraya yalnız geldim.
He venido solo desde Florencia... a decir cosas que, hasta ahora, Sólo he dicho a Dios.
Sen kaçtın, ama biz Floransa'da hala hatırlıyoruz.
Se escapó, pero nos acordamos de Florencia.
Kız kardeşin Floransa'daki terbiyesizliğni açığa çıkarttı.
Su hermana reveló su mal comportamiento en Florencia.
Floransa'da, değil mi?
Sí.
Yüzyıldaki Floransa gibi ;
¡ Los restaurantes de Nueva York!
Salzburg'dan Stockholm'e, Berlin'den Wiesbaden'e, Floransa'dan Tel Aviv'e ve Kudüs'e kadar olan turnelerimde en fazla 6 iyi otel odası 5 rahat yatak ve 3 tane uygun piyano vardı.
Salzburgo a Estocolmo... Berlín, Wiesbaden, Florencia... Tel Aviv, Jerusalén.
Bu Floransa sosu.
Es una salsa florentina.
Floransa'ya Bayan Touchet'ın yeğenini... görmeye geldim.
Es la persona a quien vine a ver a Florencia.
"Floransa, bir yıl sonra."
Florencia, un año después
Kardeşimin Floransa'da bir karısı var.
Mi hermano tiene una esposa en Florencia.