Flynn translate Spanish
2,606 parallel translation
Dennis Flynn.
- Dennis Flynn.
Flynn örgütünün içinde gizli görevdeydim.
- Estuve encubierto en su organización.
Balistik Flynn'in silahının Ellen'ın cinayetinde kullanılan silah olduğunu doğruladı.
Balística identificó el arma de Flynn como el arma homicida de Ellen.
Flynn bir mahkum tarafından bıçaklanarak öldüğü sırada nakil aracına götürülüyormuş.
Flynn estaba siendo llevado a un coche cuando un preso lo apuñaló con un punzón.
Neal, eğer Flynn'e bu şekilde ulaşabiliyorlarsa...
Neal, si pueden llegar a Flynn...
Bildiğin gibi Dennis Flynn Jr. tutuklandıktan birkaç saat sonra otobüse götürülürken bıçaklandı.
Como sabes, unas horas después de arrestar a Dennis Flynn hijo fue apuñalado camino al autobús.
Neden Maryland'li bir senatör Flynn'in cezasını nerede çekeceğiyle ilgilensin ki?
¿ Por qué le importaría a un senador de Maryland dónde cumplía sentencia Flynn?
Eğer polislik yaparken Flynnler için çalıştıysa ortak bir düşmanları var demektir.
Si estaba en la nómina de los Flynn, tienen un enemigo en común.
Pratt, Flynn'le irtibata geçip ailesini alaşağı eden kişiyi nerede bulabileceğini söylemiş olmalı.
Pratt acude a Flynn. Le dice que sabe dónde encontrar a los que destruyeron a su familia.
Flynn, Ellen'ı öldürüp babamın peşine düştü ama biz Flynn'i yakaladık.
Flynn mata a Ellen y va tras mi papá, pero lo atrapamos.
Flynnler hakkında neler bildiğini sormak için onu büroya davet edeceğim.
Voy a invitarlo aquí para que me cuente lo que sabe de los Flynn.
Dennis Flynn, aileyi biliyorsunuz.
Dennis Flynn, conoce a la familia.
Ben başkentte polislik yaparken departmanım Flynn ailesinin önceki neslini bozguna uğrattı.
Cuando era policía en Washington, mi departamento aplicó mano dura a una generación anterior de los Flynn.
Dennis Flynn'in transfer edilmesini bu yüzden mi istediniz?
¿ Por qué solicitó su traslado?
Ne yazık ki Flynn biz onu sorgulayamadan- -
- Es una pena que Flynn muriera...
Başkentteki Flynnler hakkındakileri okudum.
Leí sobre los Flynn de Washington.
- Devlet için Flynnler aleyhine tanıklık etti.
- Entregó evidencias contra los Flynn.
Dennis Flynn Sr. Hapishanede ölmüş.
Dennis Flynn padre murió en la cárcel.
Flynnlerle çalışmama neden olan şey de bu oldu.
Así es como acabé trabajando para los Flynn. - ¡ Vamos, chicos!
Aynı zamanda Flynnlerin birçok rakibini de deviriyordum.
También tenía que eliminar a mucha de la competencia de los Flynn.
Bu aile işini yeniden canlandırmaya çalışan oğlu Flynn Jr.
Este es Flynn Jr., el hijo que trata de reavivar el negocio familiar.
Şu anda Flynn'i devirmeye odaklanmak istiyorum. Çeviri : Valda
Ahora mismo, quiero centrarme en destruir a Flynn.
Yıllar önce Flynn suç örgütü dağıtılmıştı.
Hace años la familia criminal Flynn fue desmantelada.
Organize suçlara göre Flynn beyaz yaka dünyasına girerek bu amacına ulaştı.
Según Crimen Organizado, Flynn lo hizo moviéndose por el mundo del guante blanco.
Flynnler yasa dışı yollarla viski yaparak para kazanmaya başladı.
Los Flynn empezaron a ganar dinero embotellando whisky.
- Ben de Google'ladım. - Flynn normalde ellerini kirletmez.
Yo también tengo Google.
Ama aile geçmişi yüzünden bunu kendisi hallediyor.
Normalmente Flynn no se ensucia las manos. Pero debido a su historia familiar, está llevando esto él mismo.
Flynn için bu girişim ailenin şaşaalı dönemini sembolize ediyor.
Para Flynn, esta empresa simboliza todo lo que alguna vez fue bueno de la familia.
Flynn'in düşük ücretli daha iyi bir tada ihtiyacı var.
Flynn necesita un mejor gusto a un precio menor.
Flynn'i sahte mal satmaktan mı tutuklayacağız?
¿ Arrestamos a Flynn por contrabando?
Yapması kolay olsaydı Flynn iyi birini bulmak için o kadar çok uğraşmazdı.
Mira, si fuera fácil, Flynn no hubiera tardado tanto en encontrar a uno bueno.
Flynn bir sahtekâr arıyor değil mi?
Mira, Flynn está buscando un falsificador, ¿ verdad?
Peter, Flynn'i sahtekârlıktan tutuklamak istiyor?
Peter quiere detener a Flynn por falsificación.
Flynn bu öğleden sonra organizatörler ve içki satıcıları için düzenlenen küçük içki üreticileri testinde olacak.
Esta tarde, Flynn estará en una degustación en una micro-destilería para los organizadores de eventos y distribuidores de bebidas alcohólicas.
Flynn çok başarılı bir iş adamı.
Flynn es un exitoso hombre de negocios.
Akşamdan kalmalık gitmiş ama Neal Flynn'i görünce ne olacak?
Se le ha pasado la resaca, ¿ pero y cuando Neal vea a Flynn?
- Flynn geldi. - Güzel.
Tengo los ojos puestos en Flynn.
Gizli görev için Flynnlerin arasına gireceğini duydum.
Me enteré de que vas a infiltrarte en los Flynn.
Flynnlerle ilk ne zaman karşı karşıya geldin?
¿ Cuándo te encontraste con los Flynn por primera vez?
Ama Flynn Sr. benim değerli olduğumu biliyordu.
Pero Flynn padre sabía que yo era valioso.
Dennis Flynn'in benim için bir işi varmış.
Dennis Flynn tiene un trabajo para mí.
- Flynn ailesini duymuş muydun?
¿ Has oído algo acerca de la familia Flynn?
- Flynn'in viski kutusunda silah var.
Flynn tiene un arma donde guarda su whisky.
Flynn Sr. cinayet silahını saklayacak kadar kibirliydi.
Flynn padre era tan arrogante como para quedarse con un arma homicida.
Flynn bana yasalara uyan adamı oynuyor.
Flynn no se arriesga conmigo.
Flynn'le iletişime geçip bir buluşma ayarlamayı ve ajanlarımızdan birine kefil olmayı kabul etti.
Accedió a ponerse en contacto con Flynn, preparar una reunión, y ser interrogado por uno de nuestros agentes.
Bunu Flynn'in ofisine girip içki çalan adam mı söylüyor?
Lo dice el hombre que irrumpió en la oficina de Flynn y robó la bebida.
Bunun için Conroylar ve Flynnler hakkında uzmanlaşmış birine ihtiyacım var.
Lo que significa que tengo que hablar con un experto en los Conroy y los Flynn.
Flynn örgütünün içinde gizli görevdeydim.
Trabajaba encubierto en la organización de Flynn.
- Dennis Flynn.
Dennis Flynn.
Bu Dennis Flynn Jr.
Este es Dennis Flynn Jr.