Forza translate Spanish
20 parallel translation
Forza Feverettes!
Si, ¡ vamos fiebretts!
Alvaro. Verdi'nin "La forza del destino" operasından.
Alvaro. "La fuerza del destino", de Verdi.
Yani 6.Şube Puppet Master'ı bir cyborg vücuduna girmeye zorladı.
Entonces la Seccion 6 forza al Puppet Master a entrar a un cuerpo cybernetico.
Tanrı aşkına be kadın, senin güvenliğini düşünüyorum.
Me forza a hacer lo que más temo. Por Dios, sólo trato de verla segura.
Hadi, tren hazır.
- Forza, il treno e montato.
Patlama basıncı, havayı şok dalgalarıyla saniyede 29.000 feet ile dışa doğru iter.
- La presión de la ráfaga forza al aire a salir hacia el frente a... -... 29.000 pies por segundo
Eyaletimizin bizi mecbur ettiği şey mühürlü plakalar ile dolaşmak veya zincire vurulmuş insanlar ile çalışmak ama sonuçta onlarla aynı koroda bulunmak zorunda mıyız?
Es algo que el Estado nos forza a hacer placas de carros, o a hacer trabajos forzados, pero hacer que cantemos en un coro?
- Anna, Benim "Yaşasın İtalya" yazılı şapkamı gördün mü?
Anna, ¿ has visto mi sombrero que dice Forza Italia?
Adam evli çifti zorla götürüyor. Kaza yaptırıyor, kadını öldürüyor ve parayı almadan gidiyor.
El tipo forza a una pareja, choca el auto, mata a la mujer, y deja el dinero.
Serotonin salınımı endorfinlerin artışı.
Libera serotonina, forza las endorfinas.
La Forza del Destino operasını sevecek derece kültürlü bir adam.
Pero un hombre cuya ópera favorita es La Forza del Destino es sofisticado.
Yaşasın Galya!
- ¡ Forza, Gália!
"Forza Hayvanlar" gibi bir şeydi galiba.
Eh, animals forever, creo que se llama.
Bastır Roma.
¡ Forza, Roma!
Burası genelde Abby'nin kilitı açtığı kısımdır.
Aquí es donde Abby normalmente forza la cerradura.
Ama bundan yana değilim. Göçmenleri şehirdışına zorla taşıdılar. Evlerinden ettiler, protesto etmemeleri için.
Estoy en contra de unas Olimpiadas que forza a los inmigrantes a dejar la ciudad, que le dice a los ciudadanos que no participen, que simplemente sonrían para los extranjeros y que se conviertan en mecanismo de propaganda del partido comunista.
Tanışmıyormuşuz gibi yapıp benden normalde yapmadığım şeyleri istemesi...
No nos hemos conocido, y me forza a hacerle cosas que yo normalmente nunca haría.
Forza Marsilya.
Normas Marsella!
"Bölge savcısı kurbanın babasını kendi boğazını kesmeye zorladı."
"Fiscal de Distrito forza a padre de victima a cortarce la garganta"
Happy, kilidi aç.
Happy, forza la cerradura.