English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ F ] / Fruit

Fruit translate Spanish

177 parallel translation
CRAZED FRUIT
CRAZED FRUIT
Birleşik Meyve Şirketi'ni dava etmeye hazırlanıyoruz.
Tal vez demande a la United Fruit Company.
# # The toot of a flute with the flavour of fruit
El pitazo de una flauta que sabe a fruta
Acaba United Fruit Company'nin düzeninden mi bahsediyorsunuz? Ve Latin Amerika'daki diğer yanki şirketleri.
¿ Habla del orden de la United Fruit Company y demás compañías yanquis en América Latina?
Meksikalılar gibi. Belki de Birleşik Meyvelerde sana is bulabilirim.
Carajo, tal vez yo podría conseguirte un empleo en United Fruit.
Birleşik Meyve'de çalışan bir arkadaşım var.
Tengo un amigo en la United Fruit.. ... te ayudará a empezar...
501 United Fruit Bulvarı General Garcia Köprüsünden.
El 501 del bulevar United Fruit vía el puente de peaje General García, bien.
501 United Fruit Bulvarı.
El 501 del bulevar United Fruit.
Jemson Meyva, 4.000.
Jemson Fruit, 4.000.
Herkes bir kutu Loops meyvesine 3 $ veremez.
No todos pueden pagar 3 dólares por unos Fruit Loops.
Bir paket meyveli sakız, üç tane kalmış.
Un paquete de chicles Juicy Fruit. - Quedan tres pastillas.
İyi marka.
Tamaño 44. "Fruit of the Loom".
Cero-Fruito? Fush?
¿ Cero-Fruit?
Demek kaza geçirdiğimi duydun ve Juju Fruit mi aldın?
¿ Supiste que sufrí un accidente y fuiste a comprar Jujifruits?
"Dibinde meyve olan" yoğurtların varisi, Marjorie Nash.
Marjorie Nash, la de "Fruit On The Bottom" heredera del yogur.
Yani, sana sadece Fruit Loops mu?
Sólo Froot Loops para ti?
Cocoa Puffs, Fruit Loops olsa yenir. Bu boktan şeyleri ancak atlar yer.
No, los cereales de chocolate y de frutas son cereales. ¡ Esta mierda es para caballos!
Evet... Hep merak etmişimdir, Kareem Said gibi ünlü birisi, iç çamaşırı markası olarak "Fruit of the Loom" mu kullanır "Hanes Man" mi?
Sí, siempre me pregunté, un tipo famoso como Kareem Said ¿ usa Fruit of the Loom o Hanes?
Bir paket Juicy Fruit.
Un paquete de chicles.
"Strange Fruit" da böyle bir grup'tu.
Ese grupo era "Strange Fruit".
Hani, alkış! Strainge Fruit!
¡ Un gran aplauso para Strange Fruit!
Strange Fruit, hı?
Strange Fruit, ¿ no?
Strange Fruit.
Strange Fruit.
- Fruit.
- Fruit.
Strange Fruit?
¿ Strange Fruit?
Strange Fruits!
¡ Strange Fruit!
Geçmişi hissederek, Fruit gibi hissederek söylenmeli.
Ni huevos reciclados. Tienen que ser huevos de Fruit.
Sen Fruit'ların tarihiyle, aramızdaki en güçlü bağsın.
Eres nuestra conexión más fuerte con el pasado de los Fruits.
Strange Fruit!
¡ Strange Fruit!
Ve rock'un dedeleri, Strange Fruits da burada.
También los veteranos, Strange Fruit.
Hey, Fruit. Uçmak ister misin?
Oye, Fruit. ¿ Quieres colocarte?
70'lerin rockçılarından Strange Fruit ile görüşme yapmıştım.
Estoy con el gran grupo de los 70, Strange Fruit.
Fruitlar deyince herkesin aklına Keith ve Brian gelir.
La gente que recuerda los Fruit recuerda a Keith y a Brian.
Strange Fruit'ız diye kendinizi kandırmayın, çünkü değiliz.
¿ Por qué decir que somos los Strange Fruit, si no lo somos?
Belki kendimize "Hafiften Strange Fruit" diyebiliriz.
Si hubiera que elegir un nombre sería : "Un Poco Strange Fruit".
Ya da "Oldukça Sıradan Fruit" nasıl?
¿ O qué tal, "Fruit Bastante Común"?
Ya da "Konserve Fruit".
O "Fruit Cocido".
Hanginiz hangi Fruit?
¿ Qué fruta es cada uno?
Ben, Havalı Fruit.
Yo soy la Fruta Tarta.
Les, Ekşi Fruit.
Les es Fruta Amarga.
O, Yağlı Fruit.
Es Fruta Rica.
Çürük Fruit mu?
¿ Fruta Dañada?
Strange Fruit'a kocaman bir hoşgeldin deyin, bakalım.
¡ Así que dad un gran recibimiento a los Strange Fruit!
Piña colada, tutku meyvesi, muz... Füme et!
Piña colada, passion fruit, banana.... panceta ahumada?
Sokaktaki halkın sağduyusuna güvendiğini sanmıyorum. Çok kolay bir şekilde yanlış adama oy verebilir,... yanlış şeyi isteyebilirlerdi. O yüzden yukarıdan biri onları yönetmeliydi.
no creo que el pensara que todo el publico tuviera un juicio confiable y que facilmente votan por la persona equivocada y o quieren las cosas eroneas asi que tenian que ser guiados desde arriba uno de los principales clientes de barneys era la gigante United Fruit Company
Orta Amerika'daki Guatemala'da, çok geniş muz tarlaları vardı. United Fruit onlarca yıldır, ülkeyi uysal diktatörler yoluyla kontrol ediyordu. Ülkenin adı Muz Cumhuriyeti'ne çıkmıştı.
tenian vastas plantaciones de platano en Guatemala y Centro America por decadas United Fruit controlo los paises con dictadores flexibles eran conocidas como republicas bananeras pero en 1950 un joven oficial el coronel Arbens fue electo presidente prometio remover del pais el control de United Fruit
United Fruit'in ülkedeki hakimiyetini sona erdirmek için söz vermişti. 1953 yılında,... hükümetin şirket tarlalarının büyük bölümüne el koyduğunu açıkladı. Büyük bir halk hareketiydi bu, ama United Fruit için felaketti.
y en 1953 anuncio que el gobierno se encargaria de la mayoria de la tierra fue un masivo movimiento popular pero un desastre para United Fruit y acudieron a Barneys para que los ayudara a deshacerse de ellos
Hem de burnumuzun dibinde. United Fruit şirketini ticari bir kuruluş olmaktan çıkardı. Sanki Amerikan demokrasisi,... Amerikan değerleri tehdit altındaymış gibi meseleyi yansıttı.
llevando a United Fruit otra vez como un cliente comercial fuera de escena y haciendolo paracer mas como una cuestion de democracia americana valores americanos siendo amenazados en realidad Arbenz era un social-democrata sin ninguna relacion con moscu
Gezi sırasında, ülkenin başkentinde şiddetli bir anti-Amerikan gösteri düzenlenmişti. United Fruit için çalışan herkes,... gösteriyi Bernays'in tezgahladığına yaptığına emindi. Bernays bir taraftan Amerika'da bağımsız bir sahte haber ajansı kurdu.
durante el viaje tambien hubo una violenta manifestacion antiamericana en la capital muchos de aquellos que trabajaban para United Fruits fueron convencidos de que deberian ser organizados por el mismo Barneys tambien creo una agencia ficticia de noticias independiente en America
Çocuğum için iyi bir yatırım olacağını düşündüm.
Jemson Fruit, 4.000.
Arbenz'den kurtulmak için Bernays'in yardımına başvurdular. United Fruit Bernays'i getirdi. Şirketin ne yapması gerektiğini temel olarak anlamıştı.
United Fruits y Barneys entendieron que la mejor forma de hacer lo que la compañia queria era cambiar al gobierno de eleccion popular que estaba haciendo cosas buenas por la gente en este ser muy cercano a las fronteras de USA en una amenaza a la democracia americana

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]