Gap translate Spanish
274 parallel translation
- Red Gap'teki. Bu bize yeni bir... hava katacak, joie de vivre.
Bueno, en Red Gap nos dará un cierto standing... tenerle allí.
Effie, Ruggles'ı Red Gap'e götürmeyi düşünmüyorsun, değil mi?
¿ Effie, no pensarás llevar a Ruggles à Red Gap?
Umuyorum ve inanıyorum ki hem burada hem Red Gap'te bizimle olmak hoşuna gidecek.
Espero que le guste estar con nosotros tanto aquí como en Red Gap.
Red Gap mi, madam?
¿ En Red Gap, Madame?
Kesilmiş bir bıyıkla döndüğümü görseler Red Gap'teki dostlarım ne der?
¿ Qué dirían en Red Gap si llego con el bigote recortado?
Albay Ruggles, Amerika'nın Washington Eyaleti, Red Gap kasabasından Jeff Tuttle ile tanışmanı istiyorum.
Coronel Ruggles, quiero que conozcas aJeff Tuttle, de Red Gap, Washington, Estados Unidos.
Yürü, Red Gap'li Jeff Tuttle!
¡ Vamos! Cabalga hasta Red Gap.
Red Gap.
Red Gap.
- Tanrım, hayır! Red Gap'e yaklaşıyoruz. Washington eyaletinde.
No, ya hemos entrado en Red Gap, en el estado de Washington.
Red Gap tam olarak bir şehir sayılmaz, Bill.
Red Gap no es exactamente una ciudad, Bill.
Bay Belknap-Jackson, Red Gap sosyetesinin lideridir.
El Sr. Belknap-Jackson lidera la sociedad de Red Gap.
Ve normal biriysen, Red Gap'te sorun yaşamazsın.
Y si es alguien normal, es bienvenido a Red Gap.
Red Gap'te yokluğunu hissettik.
Este lugar no era el mismo sin tu presencia.
Bu, Red Gap için bile fazlasıyla yakın!
Eso es demasiado cerca aquí en Red Gap.
Bu Red Gap'te şimdiye kadar yaşanan en heyecanlı şey.
Esto es lo más notable que haya ocurrido en Red Gap.
- Hiç fena fikir değil. Red Gap'te hiç, düzgün ve uygun fiyatlı bir lokanta olmamıştı.
Red Gap nunca tuvo un buen lugar para comer
Red Gap'teki nihai zaferim.
¡ Mi triunfo supremo en Red Gap!
NasıI söyleyeceğimi bilemiyorum ama burada, Red Gap'te önemli biri olarak görülüyorum.
Yo no sé cómo explicárselo. Pero aquí, en Red Gap, piensan que soy importante...
Red Gap'te kalacağım.
Me quedo en Red Gap.
Bu, Red Gap'in şu ana dek yaşadığı en büyük olay.
¡ Es el espectáculo más grande que haya habido aquí, en Red Gap!
Losheim geçidinde saldıracağız.
Atacaremos por el Losheim Gap.
Kuzey cephesi panzer Eisen'nin Losheim geçidine girdiğini bildiriyor.
Frente norte informa del acorazado Eisen entrando en Losheim Gap.
Indiantown Gap'teyken öyleydim.
Sí, fui uno en Indiantown Gap.
- Indiantown Gap, Pensilvanya.
- En Indiantown Gap, Pennsylvania.
Grev yaparlarsa her şey durur. Bizim elemanlar ve cihazlar da açıkta kalır. Merak etme.
Si lo hacen, bloquearán a nuestro personal y equipo en Pine Gap.
Cumberland Geçidi'ne ne demeli?
¿ No conoces Cumberland Gap?
İndirim yapan yere gideceğim.
Quiero ir a The Gap.
Thoroughfare Gap'de Longstreet'e karşı geldin.
En la fosa de la hondonada Ud. resistió contra Longstreet.
Gap'e Hoşgeldiniz
Bienvenidos a GAP
Lelaina, Vickie az önce Gap'ın müdürlüğüne terfi etti.
Lelaina, a Vickie la acaban de ascender a encargada de departamento en GAP.
Gap'ın müdürüyüm.
Soy encargada de departamento en Gap.
Gap'de çalışmayacağım.
No voy a trabajar en GAP, por Dios.
Şimdi beni itip kakabileceğini mi sanıyorsun?
Y ahora, Srta. Encargada de GAP, ¿ te crees con derecho a darme órdenes?
- GAP'ın anlamı ne?
- ¿ Qué quiere decir Q.E.P.D?
- 90'ların Gap reklamı gibi.
Es como su apariencia de los 90s...
- Şurada Gap var.
Hay tiendas allá arriba.
Gap'in vitrin camını indirmeye çalışmış ama başaramamış.
Intentó cargarse el escaparate de Gap, pero no pudo.
Havuzu geç, şu tabelayı aşır. Hickory Çiftlikleri poşetinden otlanan kadının tam kafasına fırlat.
En la fuente, frente al cartel de Gap justo sobre esa mujer que está tragandose la bolsa de carne.
Bu nedenle, yatılı olarak 18 yaşına kadar okuması için Notched Gap Kızılderili Okulu'na gönderilecek.
Como tal, será enviado a la Escuela India Notched Gap donde residirá hasta que tenga 18 años.
Politikacılar, beni Notched Gap'e götürmek için geldiler.
Los políticos vinieron para llevarme de vuelta a Notched Gap.
Şimdi tek yapmamız gereken şu çim biçme makinesini Gap'e şempanze Zippy'yi de şarküteriye vermek.
Ahora lo que debemos hacer es llevar esta podadora a la tienda de ropa y a Zippy el chimpancé a la tienda de quesos.
Eee, Roma'daki Gap mağazasında olup, Broadway'dekinde olmayan şeyler ne?
¿ Y tú? ¿ No crees que la tienda Gap de Roma es igual a la de Broadway?
Tamam, dinle. Unut Gap'i çünkü bu ilişki bitti.
Olvida lo de la tienda Gap porque terminamos.
Gap'den iki tane kadın ayarladık.
Acabamos de conquistar a dos mujeres en GAP.
Gap farklıdır, Tower Record farlıdır. Ve o 646.
Diferentes tiendas de ropa, diferentes tiendas de música y ella es un 646.
- "The Gap" a gitmek istiyor musun?
- ¿ Quieres ir a The Gap?
Lütfen. Burası G.A.P. değil.
Disculpen, pero no estamos en Gap.
Garson, Parfüm denettirici, boşluk.
Mozo de catering, promotor de colonias, Gap.
Ben de senin giyim mağazasına düşeceğini tahmin etmiyordum.
No esperaba que te absorbiera el "Gap".
Red Gap'e.
A los Estados Unidos.
Merhaba, Gap'e hoş geldiniz.
Hola, bienvenido a "Gap"