Grev translate Spanish
1,190 parallel translation
Sizin fabrikadaki grev sırasında sen işgaldeyken ben yaygara yapmamıştım.
¡ Cuando tú estuviste en huelga yo no te monté este número!
İlkbaharda, yarım milyona yakın maden işçisi, bir ay süreyle grev yaptı.
Esa primavera, casi medio millón de Los mineros hicieron un mes de huelga.
Yazın North American Aviation firmasında başlayan grev İngiltere'ye gönderilecek uçakların sevkini haftalarca geciktirdi.
En la costa oeste, la huelga sin Aviso de Aviación de América del Norte, en verano, el retraso de varias semanas las entregas de aviones a Gran Bretaña.
Grev mi?
¿ Huelga?
- Ben de grev yapıyorum. - Yetti artık!
Yo también me pongo en huelga.
Grev yapmalarını yasaklıyorum! Duyuyor musunuz?
¡ Les prohibo que se declaren huelga!
Grev hakkında karar verdiler?
¿ Qué han decidido respecto a la huelga?
Grev!
¡ Huelga!
Acı son için grev, yoksa bir öğünü atladığımızı sanacaklar!
¡ Huelga hasta el amargo final, o creerán que nos estamos salteando una comida!
Aksi takdirde tekrar grev yaparız.
Si no, haremos la huelga otra vez.
Bu nedenle, grev veya iş yavaşlatma gibi eylemler hiç görülmez.
Por tanto, las huelgas y la pereza son algo desconocido.
Bu ülkenin bütün kampüslerinde, bu grev yapılıyor.
Casi todas las universidades se han unido a la huelga.
Grev ne zaman?
¿ Cuándo comienza la huelga?
SFE'deki grev.
La huelga en el IKZ, Hahn.
Ona da söylediğim gibi, grev bitmeden uçuş yok.
Se lo acabo de decir, no hasta que se solucione la huelga.
Grev yüzünden.
Por la huelga de controladores.
Muhtemelen grev zamanıdır.
- Probablemente estaban de huelga.
Üzüm grevi sırasında, onlarla grev hattındaydım.
Estuve con ellos en la manifestacion de la huelga de las uvas.
Hollywood'da grev var... Wall Street tekliyor.
Huelga general en Hollywood, desastre en Wall Street.
Yeni bir grev mi?
¿ Otra huelga?
Belçika'da genel grev ve polis tarafından bastırılan önemli isyanlar var.
Hay una huelga general en Bélgica... graves disturbios suprimidos por la policía.
Yine mi grev?
Ah, más huelgas.
Bu kez New York'ta belediye işçileri arasında bir başka grev hazırlıkları görülüyor.
Huelga en Nueva York. Esta vez entre los funcionarios municipales.
Evet, grev şimdilik ertelendi.
Si, por el momento no habrá huelga.
Çelik sanayii işçilerinin grev hazırlığı yetkilileri önlem almaya zorlamakta.
Una huelga del sector del acero... tiene a los representantes municipales a la defensiva,
Grev olmasın diye..
Aquellos que votan a la derecha... porque estan hartos de las huelgas. Oh, si.
Harekete geçmemizi söylediler, bir grev hazırlığındalar.
Se están preparando, para hacer huelga.
- Grev!
- ¡ Huelga!
- Grev! - Grev!
- ¡ Huelga!
Süvarileri grev alanlarına göndereceğiz.
El lugar de reunión de los huelguistas estará custodiado por un regimiento de soldados.
Büyükbaba, grev kırıcılar kimler?
Abuelo, ¿ hay algún carnero?
Grev varken işe giden köpekler.
Son unos pobres imbéciles aquellos que van a trabajar cuando hay huelga.
- Bütün grev kırıcılar mı?
- ¿ Atención todos?
Yaşasın genel grev!
¡ Vivan los huelguistas en general!
Öyle görünüyor. Grev karşıtlarını sinirleniyorsa işimi yapıyorum demektir.
Si pongo nerviosos a esos matones, es que estoy haciendo bien mi trabajo.
- Grev yapmalıyız!
- Debemos ir a la huelga.
Başka bir müessesede olsaydı çoktan grev ilan edilirdi, sizler ise...
En cualquier otra empresa se haría una huelga, y ustedes..
Grev falan olabilir. Tamam, efendim.
- Cuidado, pueden ser huelguistas.
- Her gün grev alanındaydım.
- Estuve en el piquete todos los días.
Para, 644. bölgenin grev fonu içindi.
Es para el fondo de las huelgas.
Seni adi grev kırıcı.
¡ Esquirol!
Hala grev var mı?
- Sí. ¿ Siguen de huelga?
Grev gözcülüğü yapan hamile kadının karnına sopayla vurulduğuna şahit oldum.
Vi cómo en un piquete golpeaban en el vientre a una mujer embarazada.
Grev!
Huelgas!
Mesela, önce grev hakkını elimizden alacaklar.
Por ejemplo, pronto nos quitarán el derecho a ponernos en huelga.
Sakın grev olan yerlere yaklaşmayın!
No quiero que crucéis los piquetes.
Bu grev meselesi için üzgünüm, ama bu benim suçum değil.
Siento mucho que la gente se haya puesto en huelga, pero no es culpa mía.
Çalışıyor ama grev var, hem zaten...
Funciona pero suena rara.
Grev?
Huelga?
Buraya koymuşum. Grev, grev, grev.
Más huelgas.
Grev karşıtı olmayın!
No seáis esquiroles.