Groupon translate Spanish
40 parallel translation
Sen "groupon" u al, ben de anahtarları alacağım.
Busca el cupón, yo buscaré las llaves.
Jess, az önce hipnoz dersleri için Groupon indirimi buldum.
Jess, acabo de encontrar un cupón para clases de hipnosis.
Groupon'a linki var.
Está vinculado a Groupon.
Lucky Louie vidyosu Groupon linki veriyor.
El video online de Lucky Louie está vinculado a Groupon.
Aslında, Groupon * kullanabileceğimiz bir yer de var.
De hecho, hay uno aquí donde podemos usar un Groupon ( Cupón de descuento )
Groupon Botox, Melanie?
¿ Cupones para Botox, Melanie?
Groupon'u bastır, Melanie, bastır.
Imprime ese Groupon, Melanie, imprímelo.
Onun gibi bir kız azıyla yetinmez.
Una chica como esa no se va a conformar con un Groupon.
Az önce bana Groupon'dan 1 fiyatına 2 tane Tayvanlı orospu aldın.
Me compraste dos putas taiwanesas por el precio de una en Croupon.
İşte bu yüzden estetik cerrah bulmak için asla "Şehir Fırsatı" nı kullanmamalısın.
Es por eso que no se debe usar Groupon para encontrar cirujano plástico.
Akvaryumda yunuslarla yüzmek için bir indirim kuponu var.
Hay un Groupon en el acuario para nadar con los delfines.
Her neyse... Diyorum ki, Alex indirim kuponunu alacak ve hiç kullanmayacak.
En cualquier caso... predigo que Alex va a comprar ese groupon y nunca va a usarlo.
Eğer bütün kuponlarını bir haftada kullanırsan, sana o yunus kuponunu alacağım ve seninle beraber kullanacağım.
Te diré algo, si usas todos los groupons en una semana... te compraré ese groupon delfín e iré contigo.
Yani çömlek kuponunu kullanamadın?
¿ Así que no llegaste a usar tu groupon de alfarería?
Köpek dükkanındaki kadın kirpik ektirme kuponu var dedi.
- 12. La mujer de la tienda de mascotas dijo que había un groupon... de extensiones de pestañas.
Şerefinize. Kaş şekillendirme kuponumuz 10 numarada.
Nuestro groupon de depilación de cejas es en 10 minutos.
Bugün Alex'in yunus kuponunu alabileceği son gün.
Hoy es el último día que el groupon de Alex para los delfines está disponible.
Sadece bir kupon kaldı o da Büyük Sporcu Acemi Birliği'nde askeri engelli koşu dersi.
Sólo queda un groupon... y es el recorrido de obstáculos militares... - en el Major Fitness Boot Camp. - Esta bien.
Engelli koşu derslerinde kullanılmak üzere bir indirim kuponumuz var.
Tenemos un groupon para hacer el recorrido de obstáculos militares.
İşte yunus kuponun.
Aquí está el groupon de los delfines.
Pardon Kuponlarımı unutmuşum. - Julia! - Ne?
Olvidé mi ticket de Groupon. - ¡ Julia!
Hayır, Groupon'dan Hint yemeği satın aldım.
No, compré un Groupon para comida india.
- Chez Magique'için Groupon kuponum var 5 YILDIZ!
Tengo un cupón para Chez Magique ¡ 5 ESTRELLAS!
Aradım, planladım, Groupon kuponu aldım, rezervasyon yaptım.
Investigue, planee, conseguí el cupón, reserve una mesa.
- Groupon'um vardı.
- Tenía un descuento.
10. kez söylüyorum, Groupon'du o.
Por décima vez, eso fue un Groupon.
Masaları boş kalır Groupon falan kullanmaları gerekir.
Sus mesas están vacíos, Tienen que ofrecer Groupons y mierda.
Groupon mu diyorsun?
¿ Quieres decir "Grupón"?
Hayır soy ismim Groupon değil.
- No mi apellido no es "Grupón".
Hayır, bu akşam Michelle ile birlikteyim ve Groupon kuponum var.
No, hoy tengo... Compré un Groupon con Michelle.
Groupon'dan 1 alana 1 bedava prostat testi alıyor.
Pidió un cupón de 2x1 para exámenes de próstata.
Bak, elimde bir "zip line" kuponu var.
Mira, tengo un cupón de Groupon aquí para una aventura en tirolina.
Perşembe gününe Morton'da 4 kişilik Groupon indirimimiz var.
Tenemos este Groupon para cuatro en Morton el jueves.
Sana bir grup indirimi geldi, labımdan bir özel otopsi alana bir bedava.
Llegó para ofrecerle una groupon... un especial de la autopsia de dos por uno en mi laboratorio.
İndirim kuponu beklemek senin için sorun olmazsa evlilik danışmanlığını deneyebiliriz.
Si no te importa esperar a que aparezca en Groupon, podemos intentar un consejero matrimonial.
Verdiğim kuponun karşılığını şimdiden aldım bile.
Este Groupon ya ha pagado por sí mismo.
Annemin kuponları vardı.
Mi madre compró un Groupon.
Groupon indirimi de var.
- Y por el cupón de descuento.
Ya da yatak odası fotoğrafçılığı kuponu görmüştüm, onu yaparız.
O vi un Groupon para fotografía boudoir.