Günter translate Spanish
37 parallel translation
Ve sen Yahudi aşığı Max Günter'in yakın arkadaşısın, bilmem anlatabildim mi?
Y tu íntimo amigo, Max Gunter, es un amante de judíos,
Günter! Hamburg-Amerikan hattından gelen oldu mu?
Gunter, ¿ ha venido alguien de la línea Hamburg-Amerika?
Günter Westinghouse.
José Gabriel Estevez. Will U. Marry Mee.
Merhaba, Günter.
Hola, Günter.
Teşekkürler Günter.
Gracias, Günter.
Teneke Trampet Alman yazar Günter Grass'ın bir romanından uyarlama.
El tambor de hojalata está basada en un libro de Günter Grass.
Ve Gother, bir kutu külümüz de var.
¡ Ah! Günter, hay una urna para cenizas también.
Söylemiştim Gother.
Te lo dije, Günter.
Topla onları Günter!
¡ Recógelo Günter!
Günter, acele et!
¡ Günter, date prisa!
Küçük pis hırsız.
Günter es un pequeño sucio ladrón.
Hepsi Günter'in yüzünden.
¡ Todo por Günter!
Günter nerede?
¿ Dónde está Günter?
- Kes sesini Günter.
- Cállate, Günter.
Günter.
Günter.
Günter!
¡ Günter!
Yiyeceklerini çaldın ve Günter öldü.
Le robaste su comida y ahora está muerto.
Günter?
¿ Günter?
Ve Günter.
Y este es Günter.
Günter'in marifeti işte.
Culpa a Günter de eso.
Günter böylesine temel bir değişiklik yapmak için yeterince güçlüyse ben de cesaretimi toplayıp buna benzer bir şey deneyebilirim.
Si Günter es suficientemente fuerte para hacer un cambio tan elemental, ¿ podría yo también juntar valor e intentar algo similar?
Günter'in Frankfurt'ta kaç gün kaldığını biliyor musun?
¿ Sabes lo largo que fueron los días cuando Günter estaba en Frankfurt?
Günter'ın hâlâ seni sevdiğinden emin misin?
¿ Estás segura que Günter todavía te ama?
Günter yatmaya gitti.
Günter se fue a la cama.
Günter'in ve Gitte'nin bir arkadaşı mısın?
¿ Eres amiga de Günter y de Gitte?
Gözüm üstünde olacak Günter.
He estado observándote, Gunter.
Günter!
Gunter.
- Bu da mı Günter'in marifeti?
- ¿ Günter también es culpable de esto?
- Hadi ama Günter.
Basta, Günter.
Ertesi sabah Günter senin hastanede olduğunu söyledi.
Y la mañana siguiente, Günter decía que estabas en el hospital.
- Günter bize para verecek.
Günter nos va a dar dinero.
- Onu rahat bırak Günter.
- Déjalo, Günter.
Günter burada mı?
¿ Está Günter aquí?