Halloween translate Spanish
3,067 parallel translation
Cadılar Bayramı'nı seven Dipper'a ne oldu?
¿ Qué ha pasado con el Dipper al que le solía encantar Halloween?
Fazladan birkaç Cadılar Bayramı kutusu bulduk.
Hemos encontrado más cajas de Halloween.
Yani bizim Cadılar Bayramı dediğimiz gün.
O Halloween, como se suele llamar.
Hayır, Cadılar bayramından dolayı Bunko gecesini iptal ettiler.
No, la han cancelado por ser Halloween.
Hayır, Jimmy. İki gey adam için Cadılar Bayramı'nı mahvettin.
No, Jimmy, les has arruinado Halloween a dos gays.
Cadılar Bayramı kostümü mü?
¿ Un disfraz de Halloween?
Babam bana Noel'de bir Cadılar Bayramı kaseti izletti.
Mi papá puso en el VHS "Halloween" en Navidad.
Başka bir çılgın cadılar bayramı'na benziyor.
Suena a otro Halloween salvaje.
Evet, Bu filmi Jenny Feldman ile dokuzuncu sınıfta kiralamıştım ve, ee, o zamandan beri bir Cadılar Bayramı geleneğidir.
Sí, alquilé esa película en noveno con Jenny Feldman y, es una tradición de Halloween desde entonces.
Ne yapmalıydım- - "Hayır, Cadılar bayramını Baban'la ziyan etmeni emrediyorum"? mu demeliydim.
¿ Qué se supone que tengo que hacer... decir, "No, te ordeno que pases Halloween con tu padre"?
Cadılar bayramı partisi.
A una fiesta de Halloween.
Ben sadece çılgın bir cadılar bayramı partisi hazırladım.
Yo solo estaba intentando hacer una puta fiesta de Halloween.
Yani, cadılar bayramında olanın kaza olmadığını kendin söyledin.
Quiero decir, tu mismo has dicho que no es un accidente que esto sucediera en Halloween.
- Cadılar bayramının kökeni pagan dinine bağlı Samhain denen, tapanların ateş etrafında toplanıp, tanrılarına kurbanlar sundukları bir şölene kadar dayanıyor.
- Bien, las raices de Halloween se remontan a un festival pagano llamado Samhain, donde los devotos celebraban haciendo hogueras, haciendo ofrendas a sus dioses.
Eğer bu bir cadılar bayramı rituali ise, katilimiz bunu daha öncede yapmış olabilir.
Si esto es un ritual de Halloween, nuestro asesino podría haber hecho esto antes.
Evet, ama geçmiş 10 yıldaki cadılar bayramı haftası olan her yerdeki cinayet olaylarını inceledik.
Si, pero hemos buscado todos los homicidios que tuvieron lugar durante la semana de Halloween en los últimos diez años.
Shelby'le birlikte Cadılar Bayramı'nda seksi kıyafetler giyeceğiz umuyoruz ki böylece birbirimizle seks yapmak isteyeceğiz.
Shelby y yo nos hemos puesto de acuerdo. Nos vamos a vestir de forma sexy este Halloween así que con suerte, eso nos hará querer acostarnos.
Cadılar Bayramı'na genç Abraham Lincoln olarak mı gideceksin?
¿ Vas a ir de Abraham Lincoln de joven por Halloween?
- Cadılar Bayramı şenliklerine geliyor musunuz?
- Suficiente. - ¿ Venís a la feria de Halloween mañana?
Geçen Cadılar Bayramı'nda kendimi kestim de.
Me corté el pasado Halloween.
Oliver... benim... benim kocam... Gunner'a kaskını halloween de takması için söz vermişti.
Oliver... mi... mi marido, le prometió a Gunner que podría usarlo en Halloween.
Onları bilirsiniz... cadılar bayramındaki şeker kaselerini şeyi olan... - el.
Para Halloween tiene algunas tazas de caramelo con una mano...
Geçen Cadılar Bayramı, Roadie için köpek balığı kostümü aldım.
Para Halloween me compré un hajkostume a roadie.
Hadi Cadılar Bayramı hakkında konuşalım.
- Hablemos de Halloween.
Cadılar bayramını seviyorum :
Me encanta Halloween.
Mahallende cadılar bayramıyla ilgili hiç sıkıntı yaşadın mı? Evet.
¿ Usted nunca problemas con Halloween?
So, Bubba J, Cadılar bayramı hakkında en çok neyi sevdin?
¿ Qué tienen en la mayoría de Halloween?
Biliyor musun, geçen Cadılar Bayramında kapıma seksi bir hatun geldi fahişe gibi giyinmiş ve dedi ki, "Şaka ya da Şeker!"
Halloween llegó a regodearse sexy disfrazada de prostituta : dulces o cosas?
Biliyor musun, Cadılar Bayramında şeker almayı seviyorum, ama şekerlerin adı tartışılır.
Puedo comer un caramelo para Halloween, pero los nombres y traicioneras.
O zaman siz Cadılar Bayramında Batnut ve Ruben değilken, şaka ya da şeker yapıyor musunuz?
Cuando es Halloween, tienes que salir y haciendo sonar los timbres?
Beş yaşındayken, Cadılar Bayramı'nda topladığım şekerlerle bu masanın altına girmiştim.
Recuerdo cuando tenía 5 años, me escondí bajo este escritorio con todos mis dulces de Halloween.
Cadılar Bayramı. Dehşet verici korkuların her köşede pusuya yattığı yılın en korkuç zamanı.
Halloween... la época mas terrible del año, donde cosas terribles acechan en cada esquina.
Başkan seçme hakkımı kazandım! Cadılar bayramında fuarda çalışman için adını yazdırdım.
¡ Yo puedo elegir al presidente! Te inscribí para que trabajes en la feria de Halloween.
Geleceğinde mutlu bir Cadılar Bayramı görüyorum.
¡ Veo un feliz Halloween en tu futuro!
Bu yıl Cadılar Bayramı'nı dört gözle beklemiyorum.
Sabes, no puedo disfrazarme por halloween este año.
Ama Cadılar Bayramı daha bitmemişti.
Pero halloween no fue un completo fracaso.
Cadılar Bayramı geçip gitmişti ve biri için içim rahattı.
Así que otro halloween había venido y se había ido, y yo por primera vez, estaba aliviada.
Onu Cadılar Bayramında sonra okula gitmeye zorlayınca muhtemelen ayağa kalkıp tüm şekerleri yedirdiğimi söylemiştir.
Lo forcé a ir a la escuela después de halloween, y probablemente vomitó y le dijo a todo el mundo que yo lo hice comer todos sus dulces.
Brick Cadılar Bayramı'ndan sonra okul geldiğinde -
Verás, Brick vino el día después de halloween...
Ama Cadılar Bayramı'ndan beri Brick rüya gibi oldu.
Pero desde el día después de halloween, Brick ha sido un sueño.
Hey, peki. Kımılda.
Escucha, Rocky, lo mejor de Halloween es tener la posibilidad de ser quien quieras.
Bir şey söyleyeceğim, tatlım?
Otra cosa que adoro hacer en Halloween es comprar calabazas, bajo el acoso de los paparazzi, con mi mejor amiga, Nicole Richie.
Pekâlâ, görüyorsunuz ya bebeğe kalp masajı yapmakla yetişkine kalp masajı yapmak farklı değil.
Te ves bien. Pero Halloween no sería lo mismo sin ver películas de terror en el sofá.
- Tamam, sıra sende. - Peki. - Şimdi bir ölüm kalım senaryosuna dalıyoruz.
Chicos, he pensado mucho en nuestros disfraces para Halloween.
Reyting güncellemesi.
- ¿ Qué haces aquí? - Es Halloween.
Bana Bayan Forrest de. Kendini fazla kaptırma.
Bueno, Ian, ¿ de qué va a disfrazarse el pequeño Avery en Halloween?
Bence, ikimiz de sağlam fikirleri ve yaşam hedefleri olan akıllı kadınlarız.
- para Halloween. - No, quiero disfrazarme de
- Ben de herkesi bilgilendiriyor ve eğlendiriyorum. Ben onları dünyaya getirmeseydim, kimse olmazdı.
Vamos, Clay, ni siquiera la has llevado a pedir caramelos en Halloween antes.
Bununla meşgulüm. Hep söylediğim şeyleri söylüyorum ve bu ekrana tapan sandalye tembelleri benim gergin olduğumu düşünüyor.
¡ Es solo que no entiendo por qué Halloween tiene que ser una gran fiesta de cambio de sexo!
Ne yaptığımı çok iyi biliyorum.
Pero en Halloween lo puedo dejar pasar.
Meğer, Wilbur iTouch'ını eski şapkasının altında saklıyormuş.
Halloween es definitivamente mi fiesta preferida.