English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ I ] / Idee

Idee translate Spanish

47 parallel translation
- Belki de bu tuzaktan yırtmanın bir yolunu bulur.
Quizá idee una forma de salir de esto. ¿ Sí?
Hayır, Frogger makinasının donanımı olan birini arıyorum yani onu elektriği kesmeden taşımam lazım çünkü o makinada en yüksek puan bana ait. Alo?
Necesito a alguien que idee un sistema para mover la "Ranadora" sin cortar la electricidad porque tengo la puntuación más alta... ¿ Aló?
Wie bist du auf die Idee gekommen, von der Störung zu sprechen, die jeder Fremde mit sich bringt?
¿ Cómo se te ha ocurrido la idea de la intrusión que todo extranjero lleva consigo?
Diese Idee kam mir, als wir von der doppelten Verpflichtung im Verhältnis zu Fremden sprachen.
Se me ocurrió la idea según hablábamos del doble deber para con el extranjero.
Aber ohne die Idee des Genies romantisieren zu wollen, ist da doch etwas Wahres, das versucht hat, sich auszudrücken, das heißt,
Pero sin querer romantizar la idea de las genialidades, hay algo verdadero que intentan manifestarse, quiere decir,
Şunu izleyin, sanırım yaptım.
Obtuve esto ; me idee está
İntikam için muhteşem bir plan geliştirdim.
idee un brillante plan para lograr mi venganza
Anlayamıyorum. Idee öleli 6 ay oldu. Neyin var, söyler misin?
Ivy lleva muerta más de 6 meses, ¿ qué es lo que te pasa?
Sonra ajanımın içinden çıkacaksın. Yoksa Dr. Bishop'a zorla çıkarttırırım.
Para entonces lo quiero fuera de mi agente o haré que el doctor Bishop idee una forma de sacarlo.
Maalesef banka bana kredi vermiyor. bir iş planı yazdığımızı görene dek O yüzden ders alıyorum...
Pero el banco no me concederá ningún préstamo hasta que no idee un plan de negocio, por eso me van a dar...
- Bir kere bence güzel bir uygulama.
Una vez que idee una buena aplicación.
* Ayrıntıları ben hazırladım ama... *... asıl plan ona aitti.
Supongo que yo ideé los detalles pero el plan original fue suyo.
Binlerce plan yaptım... ama hiçbiri iyi değildi.
Ideé mil planes pero en vano.
Yedi ölümcül günahı bir öğleden sonrada buldum.
Ideé los 7 pecados capitales en una sola tarde.
Başlık bana ait. RINALDI ÇETELERİN HEDEFİNDE
Yo ideé este titular.
Yaptığım en çığır açıcı konsept bu oldu.
Es el concepto más revolucionario que ideé en mi vida.
Kullandığım teknik bu işte. Bu teknik sayesinde... henüz tasarlamadığımız, hatta aklımıza bile gelmeyen... kusursuz bir plan tasarladım.
Ésa es la técnica, la cual estoy usando... con la que ideé un plan infalible... que aún no ideamos, o ni siquiera se nos ha ocurrido.
Bu tath ve kafes, benim için tasarlandı... son çağre olaraktan.
Yo ideé la silla y las trampas... para casos de emergencia.
Yeni bir plan yaptım.
Ideé un nuevo plan.
Her şeyi o ayarladı...
El ideé todo eso.
Bir fikrim var!
Une idée!
Elbette, biliyorsun, bu benim kendi tasarımım olan özel bir program.
Por supuesto, tú sabes, es un programa especial que me ideé.
En iyi tarafı da, hayatımda ilk kez... kaybetmemenin yolunu bulmuş olmamdı.
Lo mejor de todo, por primera vez en mi vida ideé una manera de no perder.
Eh bien. Eh, iyi. La bonne idée.
Bien, tengo una gran idea.
Mükemmel dengelenmiş bir bütçe yaptım.
Ideé un presupuesto perfectamente balanceado.
Kaçış planını ben organize etmedim.
No ideé un escape.
Kendim buldum.
Lo ideé yo mismo.
Bir plan yaptım.
Ideé un plan.
İşte bu yüzden bütünsel kutlamayı yarattım.
Por eso ideé la celebración de la integración.
Aslında ilk romanımın konusunu da "One Life to Live" izleyerek bulmuştum.
De hecho, ideé el argumento de mi primera novela... -... mirando One Life to Live.
Sana Ömürlük bir hatıra verdim.
Yo también ideé algo.
İşte o an kafama koydum.
Entonces fue cuando lo ideé.
Kendi başıma buldum.
Lo ideé yo mismo.
Ben şimdiye kadar yaratılmış en karmaşık bilgisayarı icat ettim.
Yo ideé la computadora sofisticada jamás creada.
Çay üzerindeki İngiliz ithal vergisi her zaman yüksek olmasına rağmen katılım sağlamak için bir şaşırtmaca tasarladım.
Como los impuestos británicos a la importación de té eran muy altos... Ideé una distracción para poder entrar.
Şimdi, güvende olduğunu düşünüyor ama atını öldürme planı geliştiriyorum.
Él cree que está seguro, pero ideé un plan para matar a su rey.
Benden çıktı.
Yo lo ideé.
Müjde, sanırım bu yılki Taktik Tesisi için karakterimi buldum.
Grandiosas noticias. Creo que ya ideé mi personaje para el entrenamiento táctico de este año...
Kendi galerimi soymak için itinayla bir soygun düzenlediğimi ve bu sırada kendi kocamı öldürdüğümü mü?
¿ Que ideé un elaborado robo de mi propia galería y asesiné a mi esposo en el proceso?
Hareketli filmde görmek zor ama dikişle alâkalı araştırmalarıma ve yelkencilik düğümlerine dayanarak... yeni bir yöntem buldum.
Es difícil ver en esta filmación, pero ideé un nuevo tipo de sutura basada en mi investigación y trabajo con nudos de marinero.
Daha bu sabah öğrendim ama öğrenir öğrenmez beraber olabilmemiz için bir plan yaptım.
Bueno, me enteré hoy, y en cuanto lo hice, ideé un plan para que pudiésemos estar juntos.
Açıkçası deminki eserin tamamını ben yazdım ve uyguladım.
Que quede claro. Yo ideé, escribí y ejecuté esa pieza.
Bu yüzden yeni bir şema sistemi tasarladım.
Por eso ideé un sistema de cuadricula.
Bu sabah 5.00'te kalktım ve okul sonrası programı, araba ayarlaması, bir çift oyun tarihi ayarlaması yaptım.
Me levanté a las cinco de la mañana, e ideé un horario después de clase, un par de viajes en auto, un par de citas para jugar.
Doğru kimyasallar kullanılarak, zayıflatılabilir ve güçlendirilebilir. Ben de kurtadam özelliklerimi bastırması için bir tedavi ürettim.
Que expuesto a los químicos adecuados, puede ser debilitado o fortalecido, así que ideé un tratamiento para ayudar a reprimir mis rasgos de hombre lobo.
- Ben de bir tedavi ürettim.
- Así que, ideé un tratamiento.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]