Ikili translate Spanish
2,061 parallel translation
O zaman ikili gruplar karşılaşsın.
Entonces, hagámoslo dos-contra-dos.
Vahşi sınırları uysallaştıran korkusuz ikili.
Las más peligrosas armas del oeste.
Teneke kutularda ikili sinir gazı silahına dair işaretler var.
En los botes hay dos reactivos de un arma nerviosa binaria.
Berbat ikili, Gençlik yılları.
Los terribles dos, la adolescencia
Yazık. Tipim olsaydı, süper bir ikili olurduk.
Es una pena, porque si fuera mi tipo, este sería el escenario de mi vida
Aslında, gençler ve hiçbir şey iyi bir ikili değil...
Bueno, los adolescentes y cualquier cosa... no una buena unión.
Nötrleştirici işe yaramadı. Çünkü sanırım burada uğraştığımız ikili bir obje.
El neutralizador falló porque creo que estamos tratando con un objeto bifurcado.
Yani, muhtemelen. Eğer tipik bir ikili obje seneryosunu takip ediyorsa.
Bueno, probablemente si sigue un típico escenario de artefacto bifurcado.
Evet, FTL-Ascii ikili algoritma kullanmam gerekiyor.
- sí, tengo que usar un algoritmo binario ftl-ascii
Sanırım ikili kod kullandılar.
Creo que están utilizando un doble código.
Kafasında ikili olan biri için oldukça cesur bir hamle.
Vaya, eso es mucho coraje para alguien que tiene un dos en la frente.
Devamlı ikili, üçlü konuşurlar.
Siempre hablan... - con segundas o terceras intenciones.
Her yerse ikili ve üçlülerin var.
Tienes mellizos y trillizos en todas partes.
Gamsız güzel ikili Süper Boins.
El Dúo de Despreocupadas Bellezas SUPERBOINS.
Parıldayan masmavi bir gezegenden olan Mavi Hat'ın amansız galipleri kinci hırçın ikili Miki ve Todoroki!
Un vengativo equipo originario del resplandeciente planeta azul, Miki Todoroki!
REDLINE'da her yol mübah diyerek katıldıkları her yarışı intikam oyununa çeviren karizmatik ikili.
Carismáticos pilotos que usan cualquier camino como pista de carrera, juran venganza en REDLINE.
Ne yani tekrar bir araya gelip muhteşem ikili mi olalım?
¿ Simplemente vas a volver caminando y vamos a ser el dúo dinámico de nuevo?
Biyolojik bir organizma, DNA yerine ikili bilgiyle kodlanır ve ona karşı bir savunmamız yok.
Y eso es exactamente correcto. Un organismo biológico codificado con información binaria en lugar de ADN y no tenemos defensa contra él.
Nemesis, güneşimizle ikili yörüngede olduğu farz edilen bir nötron yıldızıdır. 65 milyon yılda bir dünya yörüngesiyle kesişir ve kıyamete sebep olur.
Nemesis es una estrella neutrones que ha sido teorizada en una órbita binaria con el Sol cruza la órbita terrestre cada 65 millones de años causando un acontecimiento a nivel de extinción.
Ekip bir ikili yakalamış.
El equipo encontró un "doble".
Ara veriyoruz, ikili gruplarla uygulama yapın.
Dividíos en dos grupos y practicad.
Böyle ikili oynamazlar. Neden sordun?
No lo pondrían de encubierto así, ¿ por qué?
Bunun Fisher'ın ikili rakamlarıyla ilgisi yok mu?
¿ Esto no tiene nada que ver con los dos dígitos de Fisher?
Tüm saygımla Neal, çok güzel bir ikili olabiliriz.
Con el debido respeto, Neal... podríamos hacer una buena pareja.
Nazar değmesini istemiyoruz ama sanırım aradığımız ikili onlar olabilir.
Bueno, no queremos maldecirlo pero... Creemos que tal vez ellos son "los indicados".
Sonrasında hatırladığım tek şey beni Bryan Adams / Rich isimli ikili sahne şovu için Toronto'ya davet etmeleri.
Y la siguiente cosa que sé, ellos me están invitando a un doble concierto de Bryan Adams y Rich en Toronto
Birisi Sam'in ikili hayatını anlamış.
Investigamos el número.
CIA'deki biri senin ikili ajan olduğundan şüpheleniyor.
Alguien en la CIA sospecha que eres un doble agente!
Çünkü CIA'deki biri senin ikili ajan olduğundan şüpheleniyor.
Porque alguien de la CIA sospecha que eres un doble agente.
- Sen de ikili ajan olduğumu düşünüyor musun?
- ¿ Crees que soy un doble agente?
Alec'le evli olmak, olayların içini görmemi sağladı. Bir bağımlı nasıl ikili hayat yaşar diye.
Estar casada con Alec me hizo entender que los adictos llevan una doble vida.
Evet, Monk ve Doyle, dinamik ikili.
Sí, Monk y Doyle, el dúo dinámico.
Sanat evinde ikili bisikletler ile ilgili çok zevkli bir belgesel var.
Hay un documental realmente divertido sobre las bicicletas tandem en la casa del arte.
Muhteşem ikili.
Bocinas.
Bu ikisi şimdiye kadar adam kaçıran en salak ikili herhalde. - Harekete geçin, harekete geçin.
Son los secuestradores más idiotas del mundo.
Merdivenlerden sonra sola dön üçüncü kata çık, sonra da ikili kapının ardından sağdaki üçüncü geçide git, orada sağlık merkezinde resepsiyon "B" yi bul ve Sheila'yı sor!
¡ Por aquí! Dobla a la izquierda en la segunda entrada en las escaleras que llevan al tercer piso, luego después de las puertas dobles, toma el tercer pasillo a la derecha, sobre el gimnasio para la recepción "B", y pregunta por "Sheila".
Kanunun geçmesi sürecinde Başkan Bush ve Senatör Obama, Kongre'yi taslağı okuyacak zaman dahi olmadan kabul etmeye razı etmek için bir ikili gibi çalıştılar.
A lo largo de su aprobación, el Presidente Bush y el senador Obama trabajarón en tándem para conseguir que el Congreso aprobará el proyecto de ley sin siquiera tener tiempo para leerlo.
Hayır, yayındayken çok iyi bir ikili olacağız diyecektim.
No, sólo creo que vamos a ser geniales juntos al aire.
Orada ikili ajanımızla buluşacaksınız.
Ahí se reunirá con nuestra doble agente.
Bu gecenin askeri tarihi yazıldığında en başından beri ikili ajan olarak Kino Operasyonu'nun bir parçası olduğum söylenecek.
Cuando escriban la historia militar de esta noche dirán que yo fui parte de la Operación Kino...
İkili oynadın.
¡ Me has traicionado!
Bu sanki... İkili perdeleme.
Parece... ¡ Una pantalla doble!
İkili takımlar halinde eşinize söyleyeceğiniz bir balad seçmenizi istiyorum.
Los pondré en parejas, y escogerán una balada para cantarle a su pareja.
İkili baraj.
Barrida doble.
İkili oynuyor gibi bir şey var.
De algún ángulo está jugando.
İkili gruplar halinde olacaksınız.
Trabajaran en parejas de dos.
- Affedersiniz, Süper İkili.
Disculpen, dúo dinámico.
İkili yapmak size uyar mı?
¿ Harían un doblete?
Bahse girerim Darryl birazdan gelip ikili isteyecek. Olayı çözdüm.
Eso parece.
İkili oynayacaklar.
Doble tight end.
- Müthiş İkili.
- Tal para Cual.