Jasmine translate Spanish
1,115 parallel translation
Hey, Hub Amcam ve Yasemin'in hikayesini bitirmemiştin.
No acabaste el cuento de tío Hub y Jasmine.
Evet, Yasemin'i kurtardıktan sonra, yıllar geçti, harika yıllar.
Pues luego de que rescatar a Jasmine, pasaron muchos años, años maravillosos.
Yasemin'i çaldığı için ondan nefret ediyordu, bu yüzden Hub'ın başı için bir ödül koydu.
Odiaba a Hub por robarle a Jasmine, así que puso un precio a la cabeza de Hub.
O ve Yasemin tetikte olmalıydılar her günün her dakikasında.
Jasmine y él tenían que estar en guardia todo el tiempo, todos los días...
Hub biliyordu ki o ve Yasemin sonsuza dek kaçamazlardı, er ya da geç şansları bitecekti.
Hub sabía que Jasmine y él no podían huir para siempre, que tarde o temprano su suerte se acabaría.
Yasemin'e ne olduğunu sonunda anlatacak mısın?
¿ finalmente me dirás qué le pasó a Jasmine?
- Ne? Yasemin'e ne olduğunu bilmek istiyorsan ona sormak zorundasın.
Si quieres saber qué le pasó a Jasmine, tendrás que preguntárselo a él.
Yasemin hakkında?
¿ Sobre Jasmine?
Yasemin'e ne oldu?
¿ Qué le pasó a Jasmine?
Yasemin'i çok, çok özlediğini biliyorum.
Sé que extrañas muchísimo a Jasmine.
Peki ya Yasemin?
¿ Y Jasmine qué?
- Tatlım, kaçarken arabayı kullanan kadın Yasemin değil miydi?
- Cariño, ¿ no fue Jasmine... la mujer que manejó el auto del escape?
- Ah, Yasemin... yaralanmıştı.
- Jasmine... fue herida.
Jasmine Guy, bana çok yardım etti.
Jasmine Guy, me ayudó.
Jasmine Guy, Jada Pinkett.
Jasmine Guy, Jada Pinkett,
Jasmine'in bir yalan olduğunu biliyorum.
Sé que ella es una mentira. Jasmine...
Jasmine öldü, Connor onu öldürdü.
Jasmine está muerta Connor la mató
- Jasmine bir köle ülkesi inşa ediyordu.
Jasmine estaba creando un estado de esclavos.
Jasmine bunu anlamıştı.
Jasmine entendió eso.
Angel Jasmine'le dövüşürken buradaydı.
La batalla de Ángel con Jasmine tuvo lugar... aquí.
Oğlum beni dinlemelisin.
Hijo, tienes que escucharme. Esto es sobre Jasmine.
- Bu Jasmine'le alakalı. - Jasmine gitti.
Jasmine se ha ido.
Onu sevdiğini söylediğinde Jasmine sana inanmıştı ama hepsi yalandı. - Jasmine yalandı.
Jasmine te creyó cuando dijiste que la amabas pero era todo una mentira.
Hayır!
Jasmine era la mentira. ¡ No!
Jasmine'in kanı.
La sangre de Jasmine.
- Jasmine'i mi? Yakında. Yakında bütün gücüm arkanda olduğunda dışarı gideceksin.
Pronto saldrás con toda mi fuerza detrás tuyo.
Bu yaratık Jasmine'e tapılan bir dünyadan buraya gelmiş. - Bununla ulaşabileceğimiz bir dünya.
Ángel, esta criatura, vino de un mundo que adora a Jasmine durante milenios, un mundo que podemos alcanzar a través de esto.
İlkel bir boyutu fethetmek için fazla zorlukla karşılaştın öyle değil mi Jasmine?
Demasiados problemas para conquistar una dimensión primitiva, ¿ no, Jasmine?
Başından beri Jasmine'in gerçek yüzünü görüyordun değil mi?
Siempre viste la verdadera apariencia de Jasmine, ¿ no es cierto?
- Connor Jasmine ne yiyor?
¿ Connor, qué come Jasmine?
Jasmine'i ilk kez görmek. - Hiçbir şeyle ölçülemez.
La primera vez en ver a Jasmine... nada es como eso.
Çok özel bir gün ve Jasmine'in babası olarak bundan gurur duyuyor olmalısınız. - Dolup taşıyorum.
Este es un día tan especial, y como padre de Jasmine, debe estar tan orgulloso...
- Jasmine'in babası!
El papá de Jasmine.
- Jasmine ( yasemin çiçeği ) basın toplantısı için.
Jazmines para la conferencia de prensa.
Sorun yok, bana onu taşıdığınızı Jasmine söyledi.
Eh, está bien. Jasmine me dijo que uds. dos ayudaron a mudarla.
Anti-Jasmine'ciler birazdan dünya çapında azınlığa dönüşecekler.
Las masas anti-Jasmine están por volverse una tambaleante minoría en este planeta.
Cordelia'nın kanı da Jasmine'inki gibi üzerimizdeki kölelik etkisini kaldırdı.
La sangre de Cordelia, tenía el mismo poder que la de Jasmine para romper la servidumbre que ella tenía sobre nosotros.
Sanırım bizim gibi ona karşı olan insanların Cordy'nin kanını ona karşı kullanmamaları için.
Supongo que para que gente como nosotros no use la sangre de Cordy contra Jasmine.
Aynen öyle, bence Jasmine Cordelia'ya bağımlı olabilir.
Exactamente. Creo que Jasmine puede ser dependiente de Cordelia.
Belki de Cordelia Jasmine'e zarar verebilir.
Pero quizá Cordelia pueda herir a Jasmine.
Ama eğer haklıysam, Jasmine'i durdurmak için tek umudumuz Cordelia olabilir.
Cordelia podría ser nuestra única esperanza para detener a Jasmine.
Jasmine'in emridir.
Orden de Jasmine.
Bebeğimizi, Jasmine'i korurken onun bunu yapacağını ve bütün dünyaya senin istediğin gibi barış getirecekti.
Proteger a nuestro bebé... Jasmine... para que ella pueda... ser, y hacer de este mundo el... el tipo de lugar que quisiste.
Ve Jasmine'in yüce hayırseverliğine henüz erişmemiş olanlar için şu an tarihte yazılmış en önemli an olacak.
Muchos de nosotros ya hemos estado emocionados por Su Poder y Su Gloria. Y para aquéllos que tienen que experimentar la sublime benevolencia de Jasmine todavía, éste será fácilmente el día más importante en la Historia.
Evet evet bu Jasmine.
Sí, sí, Jasmine. Ella es perfecta.
Jasmine'in dünya sahnesine çıkışı sanırım.
El debut mundial de Jasmine, supongo.
Jasmine yalanın ta kendisi.
Jasmine es la mentira.
- Müsadenizle.
Por supuesto, Jasmine.
Jasmine'e sormak zorundasın.
Es que sólo tienes que preguntarle a Jasmine.
Tanrı hiçbir yerde, tek yol JASMINE!
Jasmine es el camino "
Jasmine, o...
Jasmine, ella... ella está trayendo paz a todos,