Jersey translate Spanish
4,802 parallel translation
Jersey'li. Boşanmış.
Era de Jersey.
Bo Mattison'ın karısını buldum Newark, New Jersey'deki Holy Cross mezarlığında.
He encontrado a la esposa de Bo Mattison... En el cementerio Holy Cross de Newark, Nueva Jersey.
Sana kazak alacaktım.
Iba a comprarte un jersey.
Hayır, New Jerseyliyim. - New Jersey mi?
No, soy de Nueva Jersey.
New Jersey demek.
Nueva Jersey.
- Eskiden orada sahneye çıkardım.
Trabajé con un cantante de Nueva Jersey... - hace algún tiempo.
Ve enerjimin çoğunu, asıl konuşma şeklimi saglayarag harcadım.
Y gasté el 60 % de mi energía tratando de suprimir... [Acento de New Jersey] la manera en la que realmente hablo.
Derhâl ges şunu.
[Acento Jersey] Para ya.
Üç ay önce Jersey'de başarısız olmuş bir banka soygunu.
Intento de robo fallido en un banco hace tres meses en Jersey.
Jersey'e gitmeye var mısın? - Hayır.
- ¿ Te apetece ir a Jersey?
Sanki süveter giymiş köpek.
Es como poner un jersey a un perro.
New Jersey.
Nueva Jersey.
Kadını New Jersey'deki luna parktan kaçırmış.
La secuestró de un parque de diversiones en Nueva Jersey.
Bu eski New Jersey eyalet polisi iki kez cesareti için ödüllendirildi.
Este ex policía estatal de Nueva Jersey tiene dos condecoraciones al valor.
Lou Mitchell 1970'lerde Jersey'de organize suç işlerine karışmış ve tutuklanmış.
Lou Mitchell aparece en Jersey en registros de crimen organizado en los años'70 tuvo que entregar su trasero.
Jersey'de bazı göze batan serserilerle biraz konuştuk ve Lou'nun tüm eski mafya dostlarının öldüğünü söylüyorlar.
Acabo de tener una charla con algunos de los maleantes más notables, en Jersey y dicen que todos los viejos amigos mafiosos de Lou están muertos.
New Jersey'in kuzeybatısındaki çukurluk alanlardan geçiyor.
Abriéndose camino a través de los linderos exteriores partes del Noroeste de Nueva Jersey.
Long Island'a ya da Jersey'e gitmen lazım.
Quiero decir, tienes que ir a Long Island o a Nueva Jersey.
Jersey'e de gitmek istemezsin.
No querrás ir a Nueva Jersey.
Almak için de Jersey'e gitmek zorunda kalmadık.
Y no tuve que ir a Jersey para conseguirla.
Doğu Rutherford, New Jersey'deki bir olayla ilgili NYPD'ye yardımcı oluyoruz.
Estamos ayudando al Departamento de Policía de Nueva York con un asunto en East Rutherford, Nueva Jersey.
Neden NYPD, Jersey'deki bir olaya yardım ediyor?
¿ Por qué la policía de Nueva York está ayudando con algo en Jersey?
Doğu Rutherford, New Jersey'e gitmeliyiz.
Tenemos que llegar a East Rutherford, Nueva Jersey.
New Jersey doğum kaydı, tıbbi geçmişi var.
Su certificado de nacimiento en Nueva Jersey, su historia clínica.
Mignona'nın Yeri, New Jersey'den.
La famosa Mignona de New Jersey.
O yakası geniş kazağı aldığında omuzlarını tıraş eden bendim hatırlarsan.
Recuerda, Soy el que te ha depilado tu espalda después de que comprases ese jersey de cuello redondo
Bir yetişkin olarak, AIDS'ten harap olmuş bir ülkeye üç aylık sevgilimle gitmek. Sen geldiğinde ben muhtemelen evli olacağım. New Jersey'de bir traktörle yaşıyor olacağım.
Como una adulta madura yendo a un país asolado por el sida con mi novio de tres meses que para cuando vuelva, estaré casada probablemente, viviendo en New Jersey con un tractor.
Makedonya Güneşi bir konteyner gemisi. New York ve New Jersey liman bölgesinde bir körfezde çalışma ruhsatı var.
El Macedonian Sun es un barco de contenedores con licencia para operar fuera de la Bahía 23 norte en el puerto de Nueva York y Nueva Jersey.
New Jersey'de bir yer, özel havaalanı.
Es en New Jersey, para vuelos privados.
Batı New Jersey'e giden bir trende tanıştım onunla.
Lo conocí en un tren hacia el oeste de Nueva Jersey.
Jersey'deki narkotiğin laboratuvarı aynı böyle kokardı.
Los laboratorios de narcóticos... solían oler exactamente igual.
- Evet, bir yıl kadar evvel adamın tekiyle Jersey City'deki evime uğradı.
Sí, hace cerca de un año, paró por mi casa en la ciudad de Jersey con este tipo.
- Jersey City.
- Jersey City.
- Jersey City! - Jersey...
- ¡ Jersey City!
Bir yanlış cümle ve otuz yıl sonra deniz yeşili kazak giyiyorum ve Bonnie Raitt dinliyorum ve iPod'umda Da Vinci'nin Şifresi.
Una frase equivocada y, 30 años después, estoy llevando un jersey sin mangas aguamarina y escuchando a Bonnie Raitt el El código Da Vince en mi iPod. Ya ha empezado.
Jerseyde, Aşırı dozdan..
Sobredosis en Jersey el año pasado.
Okul baskını, Cherry Hill - New Jersey.
Tiroteo en una escuela en Cherry Hill, New Jersey.
Tamam, peki. Steve McGarrett'la çalışan Dedektif Danny Williams New Jersey'den gelmiş. Yanında Jersey tarzı cesaretini de getirmiş gibi görünüyor.
Trabajando junto a Steve McGarrett... está el Detective Danny Williams... llegado de Nueva Jersey y que parece traer... con él su capacidad de lucha.
Jersey'de büyümüş.
Creció en Jersey.
Hayır, geçen senenin New Jersey güzeli ikincisiyim.
No, ex finalista de Miss Adolescente de Nueva Jersey.
Telefonla konuşan yeşil kazak giyen kadın.
En el móvil que la mujer del jersey verde está utilizando.
Bir inekle aynı ağırlık merkezine sahip olduğum için düştüm.
Me caí porque tengo la misma estabilidad... que una vaca de Jersey.
Onlar, Jersey bir çiftlik kendi New Milford denilen yerde, kıyısında Hackensack Nehri.
Tienen una granja en Jersey, un sitio llamado New Milford, a orillas del río Hackensack.
Bu işi ne sandın, Jersey Shore'da bahar tatili mi?
¿ Que piensas de esto, vacaciones de primavera en Jersey Shore?
Bu kız için New Jersey'de bile yaşardım.
¿ Sabes? Por esta chica viviría en Jersey.
Açık olmak gerekirse, mecazi anlamda New Jersey.
Bueno, en una Nueva Jersey metafórica, que quede claro.
Burayı New Jersey ile karşılaştırdığımdan değil.
No es que este lugar se parezca en algo a Nueva Jersey. Me ha encantado el desfile.
Bayanlar ve baylar, Elvis ortadan kayboldu ve kenar mahalle duvarında yeniden ortaya çıktı.
Damas y caballeros, Elvis ha dejado el edificio. y resurgió en la autopista de Nueva Jersey.
- Evet.
- ¿ Jersey?
Raritan, New Jersey.
Raritan, New Jersey.
Ben...
- Jersey... no lo...