Justus translate Spanish

Ben utanmıyorum, Justus.

No me avergüenzo, justo.

Justus da lider, değil mi?

Justo es un líder, ¿ verdad?

Çarmıha gerilmiş Justus, bir yıllık şarap ihtiyacımı karşılar.

Justo en la cruz vale un año de buen vino para mí.

Justus hasta olduğunu söyledi.

Justo dijo que estabas enfermo.

Justus cesaret ve bağlılığımdan söz etti.

Oíste a justo decir que fui constante y leal.

Justus. Çok aptalsın, çok.

Justo, creo que estás cometiendo una gran tontería.

Quintus Justus olayını bana yazdığın zaman "Şükürler olsun, Messalina işlerle ilgileniyor" diye düşündüm.

Cuando me escribiste sobre el asunto de Quinto Justo, pensé : "Gracias a los cielos Mesalina está allí para encargarse de todo".

Baltimore'daki Justus Eğlence Şirketi için çalışıyorum, ve... Ne?

Trabajo para la compañía de juego de Justus en Baltimore.

Bobo Justus'a mı aratayım?

Si tengo que hacer que Bobo Justus le llame...

Yine bu işte tıkılıp kalacaksın, seni hırpalayacak başka bir Bobo Justus'la! Ve ellerini yakarak, delikler açacak başka biriyle.

Te volverás a dedicar a los timos en otra parte, con otro Bobo Justus que te abofetee y te haga agujeros con el cigarro en la mano.

Çok şanslıyız ki yanımızda yedek kıyafet getirmişiz.

Conociéndote, apuesto a que tienes un montón de Justus increíbles para mostrarnos.

Şuradaki Spanley olmalı, St. Justus'ın dekanı.

Juraría que ese es Spanley, decano de St. Justus.

Yolumu kaybettim, Justus.

Me perdí, Justus.

Bu bebeği tanıyorum. Kim bu? O Justus.

Reconozco ese muñeco. ¿ Quién es?

Çocuklar, yeni Justus bebeğime bakın!

Chicos, revisen mi nuevo muñeco Justus.

Merhaba, ben Justus.

Hola, soy Justus.

Artık istediğiniz her yere biraz Justus götürebilirsiniz.

Ahora pueden llevarse un pequeño trozo de Justus con ustedes donde quiera que vayan.

Latincedeki "fairay," kelimesinden geliyor, anlamı...

Proviene del latín, "justus", que significa :

En iyisi.

Es Justus.