Jüpiter translate Spanish
1,172 parallel translation
"Jüpiter ve Satürn buluştuğunda"
Júpiter y Saturno se encuentran
- Jüpiter Comoros'un yanında mı?
- ¿ Júpiter al lado de las Comoras?
Kariyerime bir mekik pilotu olarak başladım. Jovian güzergahında. Jüpiter'den Satürn'e gidiş ve geri dönüş, günde bir kez, her gün.
Empecé mi carrera como piloto de lanzadera, viajando de Júpiter a Saturno, ida y vuelta, todos los días.
Jüpiter, Satürn ve Mars da.
Júpiter, Saturno y Marte, también.
Jüpiter ağaç kurdunu öpmeyi tercih ederim.
Preferiría besar al gusano de un árbol de Júpiter.
Başkan Jüpiter'e giderken yardımcısı tıbbi testlerden geçecek.
Se hará unos exámenes médicos mientras el Presidente se dirije a Jupiter.
Dünya Gücü 1, Jüpiter yüzeyine doğru yaklaşıyor.
El Fuerza Terrestre Uno se mueve en posición en contra de la superficie.
Jüpiter Kolonileri'ne gidecek olan Autora gemisi, 18. rıhtımdan yolcu alımına başlamıştır.
El transporte Autara con destino a las colonias de Júpiter embarcando en el muelle 18.
Şimdi bir Jüpiter Lekesi iyi giderdi.
Una Mancha Solar Joviana nos sentaría bien.
Belki şu Jüpiter Lekesi'ni başka zaman içebiliriz.
Podríamos tomar la Mancha Solar Joviana en otra ocasión.
Jüpiter lekesi içip duran komik adam mı?
¿ Un tipo raro que bebe Manchas Solares Jovianas?
Aklıma Jüpiter'le Mars arasındaki göktaşı kuşağına mayın döşenmesi geldi.
Así que tuve la idea de minar el cinturón de asteroides entre Júpiter y Marte.
Jüpiter'in ayları arasında gezen bir mekik pilotuydu.
Él era un piloto que circundaba la luna de Jovian.
Zoon burger, Jüpiter madencileri ve onların icadı olan Traksiya Birası.
Hamburguesas de Zoon, tubérculos de Júpiter y cerveza traxiana.
Jüpiter'in bile ondan daha hafif uyduları var.
Las lunas de Júpiter pesan menos que ella.
Aynı zamanda Mars, Jüpiter ve Satürn'ün döngüsünü biliyorlar ve güneş tutulmasını da 33 yıl öncesinden hesaplayabiliyorlardı.
También conocían los ciclos de Marte, Jupiter y Saturno y eran capaces de calcular los eclipses de sol 33 años antes.
Daha tadına bakamadı. Oysa Jüpiter'e layık bir kadın o.
Pues aún no ha pasado la noche con ella, y a fe que es digna de Júpiter.
Kendisi şu anda, Jüpiter İstasyonunda sanal-programlama merkezinde.
Está en el centro de holoprogramación de la estación Júpiter.
Şu anda siz, Jüpiter de bulunan, bir sanal güvertedesiniz.
- Está en la estación Júpiter.
Eğer doktorun davranışın beğenmiyorsan, Jüpiter istasyonunda konsolun arkasında oturan holografi programcısına şikayet edersin.
Si no le gusta la actitud del Doctor, hay un hombre que se sienta en una consola en el centro de Holoprogramación de la estación Júpiter usted puede escribirle.
Let me see what spring is like on Jupiter and Mars hold my hand Bırak göreyim Jüpiter ve Mars'ta baharın nasıl olduğunu.
Permíteme ver como es la primavera en Júpiter y Marte.
Bırak göreyim Jüpiter ve Mars'ta baharın nasıl olduğunu.
Permíteme ver como es la primavera en Júpiter y Marte.
100 ) } Bırak göreyim Jüpiter ve Mars'ta baharın nasıl olduğunu.
Permíteme ver como es la primavera en Júpiter y Marte.
100 } Bırak göreyim Jüpiter ve Mars'ta baharın nasıl olduğunu.
Permíteme ver como es la primavera en Júpiter y Marte.
Çünkü bilmelisin ki, sevgili şeytan bu perişan ülkenin kralı koca Jüpiter'ken düne dek şimdi bir, şimdi bir baba hindi.
- Con media parte. - Una entera. Pues tú bien sabes, Damon querido que este reino fue desposeído de Júpiter mismo y ahora reina aquí un engreído.
Jüpiter, iyi şans işareti, aşk ve evlilik evinizde yer alıyor.
El señal de buena fortuna está en tu casa de amor y matrimonio.
Jüpiter'le?
¿ Podemos hablar a Júpiter?
Jüpiter.
A Júpiter.
Atmosfere girdikten sonra Jüpiter'in çekim gücünden kurtulması imkânsız.
Una vez adentro quizás no sea capaz de escapar a la gravedad de Júpiter.
Dünya Kuvvetleri raporlarına göre, gemi DGG Agamemnon tarafından Jüpiter'e kadar takip edildi ve orada yok edildi.
Según las Fuerzas Terrestres, la nave fue perseguida hasta Júpiter y fue destruida por el destructor Agamenon.
Birini Jüpiter'in çekim gücüyle, diğerini bir geçidi patlatarak yok ettik.
Usamos la gravedad de Júpiter para destruir uno... y volamos una puerta de salto para destruir otra.
Benim programım, Doktor Zimmerman'ın tarafından, Jüpiter istasyonunda geliştirildi.
El Dr. Zimmerman desarrolló mi programa en la estación Júpiter.
Jüpiter istasyonuna geçici görevle gittiğinde, Tuvok'un bana yazdığı bazı mektupları okuyordum.
Leía unas cartas que envió Tuvok cuando lo asignaron temporalmente a la estación Júpiter.
Ancak, eğer 1979'da doğmuşsan o zaman polisi çağırırım. Bu durumda bir Jüpiter
A menos, claro, que hubiera nacido en 1979, y entonces llamaría a la policía.
En muhafazakar bilim adamları ve bilimsel yayınlar bile ne zaman Mars ve Jüpiter'in keşfini onaylayacaklar?
¿ Cuando hasta los científicos más conservadores... piden la exploración de Marte yJúpiter?
Bn. Edelson. Aslında Jüpiter'den.
La Srta. Edelson, de Júpiter.
- Emredersiniz efendim. Bir numara, Jüpiter yörüngesine ayarla.
Número 1, calcule órbita alrededor de Júpiter.
Ben Louis Zimmerman, Jüpiter Araştırma İstasyonu'nda holografik görüntüleme ve programlama direktörü, ve seni ölümsüz yapmak için buradayım.
Lewis Zimmerman, del departamento de imágenes holográficas de la estación de investigación Júpiter.
Jüpiter istasyonunda böyle bir şeyimiz yok. Ya da o kadın gibisi.
En la estación Júpiter no tenemos nada asi ni a nadie como ella.
Bu sabah Jüpiter İstasyonu'ndan arkadaşlarımdan bazılarıyla konuştum.
He hablado con mis colegas de la estación Júpiter esta mañana.
- Canım Jüpiter'i yiyorsun.
- Cariño, te estás comiendo Júpiter.
Jüpiter görevi ordu ve Silicon Graphics Şirketi tarafından gerçekleştirilmektedir.
la Misión Júpiter... patrocinada por el Ejército de los EEUU y por la Silicon Graphics.
Alpha Prime'a atlamak için Jüpiter'in hiper-motorunu kullanamaz mısınız?
¿ No bastaría utilizar el hiper-propulsor de la Júpiter?
Bayanlar ve baylar. Buraya Jüpiter 1'e ilk olarak bakmak için geldiniz.
Señoras y señores... ustedes vinieron a ver la Júpiter 1.
Jüpiter göreviyle ilgili ne söyleyebilirsiniz?
¿ Qué sabe de la Misión Júpiter, Mayor?
Jüpiter büyük boyda bir robot.
Júpiter es un gran robot.
Jüpiter görevinin yeni pilotu sizsiniz.
Es el nuevo piloto de la Misión Júpiter.
Jüpiter 1, kalkışa üç dakika.
¡ Júpiter 1, lanzamiento en tres minutos!
Fırtına yüzünden Tanganyika ve Jüpiter karaya oturdu.
Los naufragios del Tanganyka y el Júpiter.
- Ve Jüpiter.
- Y Júpiter.
Ares oldu Mars, Zeus oldu Jüpiter, Kronos oldu Satürn.
Y Selena se transforma en la Luna. Ares, Marte. Zeus, Júpiter.