English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ K ] / Kahramanım

Kahramanım translate Spanish

3,675 parallel translation
- Onu kurtarmak zorundaydım. - Kahramanım imdada yetişti...
- Mi héroe al rescate...
Bugün Dr. J. ile görüşeceğim. Namıdiğer Julius Erving. Ünlü Sixers'lı ve benim kahramanım.
Hoy tengo una reunión con el Doctor J, conocido como Julius Erving, famoso jugador de los "76ers" y mi héroe personal.
Tabii ki, ne de olsa ben bir kahramanım.
"Por supuesto que sí. Después de todo yo soy el héroe."
Kahramanımızsın.
Eres nuestro héroe.
O benim kahramanım.
Es mi héroe.
Briggs ben bir kahramanım.
Briggs, yo soy el héroe.
Bir bölümde jandarmalardan oluşan bir konvoy bir suçluyu nakil ediyor ve Teğmen Dan'ın... ana kahramanımız, içine kurt düşüyor.
Hay un capítulo donde un convoy de policía militar está... transportando a un criminal, y el teniente Dan... es nuestro... protagonista... tiene un mal presentimiento.
Kahramanımı bir kontrol etmek günaydın demek, biraz böbürlenmek istedim.
Solo quería reportarme a mi héroe decir buenos días, alardear un poco.
Okurun kahramanımızı neyin harekete geçirdiğini..... anlamasına yardım edecek bir özgeçmişe ihtiyacım var.
Sí. Necesito... conocer un poco más la historia anterior para ayudar al lector a entender lo que motiva a nuestro héroe.
Sen kahramanımızsın! Tamam. Hazır mısın?
¡ Eres nuestra heroína! Vale. ¿ Estás preparada?
Bir numaralı kahramanım o benim.
Es uno de mis héroes.
Tıpkı senin gibi ben bir kahramanım.
Soy un héroe, igual que tú.
Kahramanım.
Mi héroe.
Onu tanımayanınız vardır diye diyorum Dr Posner iklim değişikliğinin en önde gelen düşünürlerinden birisi ve kahramanım...
Y para quienes no lo sepan, es uno de los mayores genios sobre el cambio climático, uno de mis héroes...
Gel, gel buraya kahramanım.
Ven, ven, mi héroe.
Kimin kahramanım olmadığını söyleyeyim.
Les diré quién no es mi héroe.
- Ve kahramanımız olmak... Benim için bir onurdur.
Y muy honrado de ser su héroe.
Biraz daha kara kara düşünün. İşte, süper kahramanım.
Un poco más de aplomo, y... ahí está mi superhéroe.
Ben bir kahramanım.
Soy un héroe.
Gerçek bir savaş kahramanını mı?
¿ A un sincero héroe de guerra?
Aranızda bugün kahraman olmak isteyen var mı?
¿ Hay héroes entre ustedes hoy?
Kahraman mısın lan sen?
¿ Eres un puto héroe?
Ben bir gitar kahramanıyım.
Soy un Guitar Hero.
Kahraman mı?
¿ Un héroe?
Bir şey avlayamadım, ben... Başbakan aşı üretimi konusu nedeniyle Geoff Lawson'dan övgüyle bahsetti ve onu ulusun kahramanı olarak tanımladı.
Bueno, no había cogido nada, había visto... El Primer Ministro ha encomendado al Ministro de Sanidad, Geoff Lawson, incrementar la producción de la vacuna, describiéndole como un héroe nacional.
O taşralı cahil Kurtuluş filmi kahramanından alacağım intikamı planlıyorum.
Estoy tramando mi venganza sobre esa campesina con extra de puta salvación.
Sen kendini kahraman mı sanıyorsun?
Piensas que eres un machote?
Kahraman olsaydım, Pryce da içindeyken o kuleyi yakıp yıkardım.
Si fuera un héroe, quemaría esa torre con Pryce adentro.
Bu geri dönüp yeniden başlamak için benim şansım. Kahraman olma şansım.
Ésta es mi oportunidad de volver y comenzar de nuevo, para convertirme en heroína.
Sonra o olay bitip o ahmaklar yerde ölü olarak yatarken ve benim ellerimde ortağımın kanıyla kaplanmışken kahraman olduğumu söylüyorsunuz.
Luego, cuando se despejó el humo, y esos perros callejeros yacían muertos en el suelo, y mis manos estaban cubiertas con la sangre de mi compañero, dijeron que yo era un héroe.
Tamam, şimdi süper kahraman pozu ver, ben de oyuncağın için seni tarayıp bilgisayara aktarayım.
Bien, dame una pose de superhéroe y te escanearé a la computadora para tu figura de acción.
Hadi ilkini biz inşa edelim ve kahraman olalım.
Bueno, entonces construyamos el primero y seamos héroes.
Kanunsuz kahramanı yakalamaya yardım etmek için geldiler.
Están aquí para ayudar a coger al vigilante.
Eğer Joe'nun kanunsuz kahramanı yakalama görevine uygun olup olmadığını soruyorsanız cevabım evet, uygun.
Si te estás preguntando si Joe está a la altura para atrapar al vigilante, la respuesta es sí, lo está.
Joe kanunsuz kahramanın masum olduğunu kanıtlamaya çalıştığımı öğrenirse, beni birimden kovar.
Si Joe se entera de que estoy tratando de probar que el vigilante es inocente, él me va echar de la unidad.
Romanımız üzerinde çalışıyordum ve... sona yaklaştıkça kahramanının karakter gelişimiyle, duygusal doğrultusuyla cebelleşiyorum, yardım edersen makbule geçer.
He estado trabajando en nuestra novela y, y a medida que voy llegando al final encuentro problemas con el personaje del héroe con la línea emocional, si lo quieres llamar así.
Evet, o adam benim hayatımı kurtardı. Sizin şu kanunsuz kahraman. - Ona dikkatlice baktınız mı?
Sí, ese tipo salvó mi vida, su justiciero.
Kahraman... kızı kurtaracak mı?
¿ Acaso el héroe rescata a la chica?
- Kahramanınız ben olacağım.
- Seré un héroe.
Askercilik oynayan bir avuç kahraman özentisinin peşinden niye koşayım?
¿ Por qué querría corretear... y jugar a los soldaditos con aspirantes a héroes de acción?
Kahraman mı olmak istiyorsun?
¿ Quieres ser un héroe? ¡ Sáltalo!
Açıkcası ben filminizin kahramanıyım.
Claramente, soy la protagonista de su película.
Bir kahraman olarak, benim görüş açımı da almak istemeniz, gayet mantıklı olacaktır.
Bueno, como protagonista tiene sentido que quiera tomas desde mi punto de vista.
Bir kahraman olarak benim görüş açımı da almak istemeniz, gayet mantıklı olacaktır.
Bueno, como protagonista, tiene sentido que quiera tomas desde mi punto de vista.
Burada yaptığımız şey adaleti sağlamak, bu da bizi kahraman yapıyor.
Lo que hacemos aquí es justicia, lo que nos convierte en héroes.
Hayır. Ben bir Amerikan kahramanıyım.
No, yo soy un héroe norteamericano.
Ailemden bir kahraman seçip neden onu seçtiğimi yazacağım.
escoge un héroe en tu familia y escribe sobre por qué lo escogiste a él o a ella.
Ha ha, söylemem lazım kahramanı oynamak iyiden iyiye güzel hissettirmeye başladı.
Debo decirlo, jugar al héroe está empezando a sentirse muy bien.
- Kahraman olarak mı?
- ¿ Cómo una heroína?
Arkadaşımız için yapıyoruz. Birer kahramanız.
Estamos haciendo esto por un amigo.
Arkadaşım, biraz alkolik biraz aç gözlü ve bir de savaş kahramanı veya savaş suçlusu istediğin niteliklerin hepsi yok ama iyi bir adam.
Es un amigo mío, es un poco alcohólico, un poco toquetón, un héroe de guerra o un criminal de guerra, depende a quién le pregunten, pero un buen tipo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]