Kaptanım translate Spanish
4,515 parallel translation
Hiçbir zaman bizim kaptanımız olacak kadar iyi değildin, John.
Nunca fuiste suficiente hombre para ser nuestro capitán, John.
Kaptanımızın işaretcisi.
Es el apuntador de nuestro capitán.
Zaten kaptanım.
Ya soy capitán.
Ben kaptanım sorumluluk benim olmalı biz yapabiliriz
Sigo siendo el capitán, la responsabilidad es mía, o de Han o de Dakila. Nosotros podemos hacerlo.
Kaptan Smollett, harita bende bayım. Onu bana ver!
Capitán Smollett, tengo el mapa, señor.
Kaptanı içeri götürmemize yardım et.
Ayúdeme a llevar al capitán adentro.
Sanırım, bir saat içinde orada oluruz, Kaptan Jim.
Creo que vamos a tardar sobre una hora más o menos, capitán Jim.
Ben senin kaptanınım, ve bu şeylerden bıktım.
- No. Soy vuestro capitán y estoy harto de toda esta matanza.
Ve kaptan olarak bayım.
Y siendo el capitán, señor...
Evet, söyle bakalım, ortak. Bir zenci sana beyaz ırkın neden üstün olduğunu göstermen için böyle bir fırsat verdiğinde tek yaptığın tükürüğünü boşa harcamak oluyorsa, seni kaptan yapmamı nasıl bekleyebiliyorsun?
Entonces, dime, ¿ cómo esperas que te haga capitán cuando no pierdes oportunidad para demostrar que la raza blanca es la raza superior.
Paul Schrewber'ı çağırmaya karar verdim. Futbol takımının kaptanıydı.
Decidí llamar a Paul Schrewber, capitán del equipo de futbol.
Kaptan Sallie'yi almamız lazım, yo.
Debemos ir a lo del Capitán Sallie.
Hey, bu Koy'da değil, bunu kaptan mı kullanıyor?
No es la Ensenada, pero ¿ le sirve, capitán?
Sen anca rüyanda takım kaptanı olursun.
En tus sueños eres el líder del equipo.
Tanıştığımıza sevindim Kaptan.
Un placer conocerlo, Capit � n.
Kurtarıcımız İsa, sana müteşekkiriz Kaptan Whitaker'i kutsadığın için.
Jes � s, nuestro salvador, te damos las gracias por bendecir al Capit � n Whitaker.
- Ama araştırmamı yaptım Kaptan
- Pero investigu �.
Daha yüksek sesle konuşabilir misiniz Kaptan Whitaker?
� Puede hablar m � s alto, Capit � n Whitaker?
Kaptan, hiç çekici kablonuz var mı?
Capitán, ¿ tiene algunos cables de remolque?
Hindistan Kriket Takımı'nın yardımcı kaptanı.
Vice-capitán del equipo de cricket indio.
Lazer ebeleme takım kaptanından daha fazlasını beklerdim.
Esperaba más del capitán del equipo de laser tag.
Shinsengui Üçüncü Takım Kaptanı Saitou Hajime hazırla kendini!
Prepárate Shinsengumi tercera división capitán Hajime Saito!
Kaptan Amerika mı büyük beyaz köpekbalığı mı?
¿ Capitán América o un gran tiburón blanco?
Futbol takımının kaptanı seni reddetti.
Rechazada por el capitán del equipo de fútbol.
İzin ver de takım kaptanın bunu halletsin.
Deja que el líder del equipo controle esto.
Eğer sen takım kaptanıysan, bir kaptan gibi davranıp tek başına hareket etmeyi bırak, internet kafa.
Si tu eres el líder del equipo, empieza actuando como uno y deja de actuar en solitario, cabeza de red.
Sadece Cheerios'ların müşterek kaptanı değilim aynı zamanda Mükemmel Devamlılık Gösterenler kulübü başkanıyım ve ritmik jimnastikte katılım ödülü aldım.
No solo soy co-capitana de los Animadores soy presidenta del Club de Asistencia Perfecta y gané un premio por participar en gimnasia rítmica.
Pekâlâ, bilmeniz gereken şu ki, Warbler'ların kaptanı benim artık ve kuralına göre oynamaktan sıkıldım.
Bueno, como deben saber Soy el capitán de los Warblers ahora, y estoy cansado de jugar limpio.
Futbol takımında oyun kurucuydum amigoların kaptanıyla çıkıyordum.
Era el capitán del equipo de fútbol americano, salía con la capitana de las animadoras.
Munda, tatlım, kaptanın ve gelecekteki kocan olarak sana emrediyorum.
Munda, querida, como tu capitán y prometido, te he dado una orden.
Yerinde olsam o kadar uzatmazdım. İzin ver de takım kaptanın bunu halletsin.
Deja que el jefe del equipo se encargue de esto.
Eğer sen takım kaptanıysan, bir kaptan gibi davranıp tek başına hareket etmeyi bırak, internet kafa.
Si eres el jefe del equipo, entonces compórtate como tal y corta ya la actuación en solitario, cabeza de red.
Hayatımız yüzde bin daha havalı oldu, Kaptan Amerika efendim!
¡ Nuestras vidas mejoraron un 1000 por ciento, Capitán América, señor!
Övünürdüm ama önce Kaptan'ın kalkanını ve kendi kıçımı kurtarmalıyım.
Alardearía, pero primero ¡ debo salvar el escudo de Cap y mi trasero!
- Ben takım kaptanıyım.
Soy el puto líder del equipo.
Takım kaptanı hâlâ benim.
Sigo siendo el líder.
Bu Rus şerefsizi takım kaptanı olmaya çalışıyor.
Ese ruso cabrón quiere usurpar mi puesto de líder del equipo.
Takım kaptanınla ortalığın anasını sikmeye hazır mısınız?
¡ Estáis listos para pasarlo en grande con el líder del equipo?
- Aman Tanrım. - Kaptan Kanca tarafından pandiklenmek.
... Qué te meta dedo el Capitán Garfio.
- Takımın kaptanıydı.
- Solía ser el capitán del equipo.
Kaptan, beş saniyen var mı?
Capitán, ¿ tienes cinco segundos?
Seni kim futbol takımının kaptanı yaptı?
¿ A ti quién te hiso Capitán del equipo de futbol?
Kaptanın tanımı bu, evet.
Bueno, por definición, sí, un capitán.
Benim adım Bjorne Kvernmo ve bu geminin kaptanıyım.
Mi nombre es Bjorne Kvernmo y soy el capitán de este barco.
Kendini beğenmiş, tüylerini yalayan bir tavus kuşu olan hokey takımı kaptanı ise ilk hedef olacak.
El Capitán del equipo de Hockey, Ese vacío, acicalado presumido, sería el primer objetivo.
Bana istimbot kaptanıymışım gibi davranmayı bırakın. "
Deja de tratarme como a un operador de barcos de vapor ".
Zekisin, yakışıklısın, lekros takımının kaptanısın.
Eres listo, apuesto, eres capitán del equipo de lacrosse.
Kulağa tuhaf gelecek, ben geminin kaptanıyım. Ve gemi batarsa ben de onunla batarım.
Aunque suene extraño, soy capitán del barco, y si el barco se hunde, me hundo con él.
Kaptan Jonah, bu A takımı. Bağlantı gemisi yok edildi.
Capitán Jonah, aquí el líder del equipo A, zona de desembarque destruida...
Kaptan Jonah'a hareket etmesini söyleyin. Orda olacağım.
Dígale al capitán Jonah que permanezca fuera de alcance, ahora voy.
Kaptan Marvel üye olarak kalsın mı?
¿ Deberia el Capitan Marvel quedarse como miembro