English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ K ] / Katherine

Katherine translate Spanish

3,420 parallel translation
Baba, Kathherine'nin seni aldatmasına üzüldüm ama aylar geçti.
Papa, Lo siento Katherine te engaño,
Cadılar Bayramı ve kız filmleri Katherine Heigl'in "Şaka mı bebek mi?" filminde mükemmel şekilde bir araya geliyor.
El día de brujas y las peliculas para chicas están confluyendo en el paquete perfecto en el ¿ "truco o... bebé" de Katherine Heigl?
Katherine?
¿ Katherine?
- Katherine.
- Katherine.
Katherine çocuğun detektifliği kıvırdığını düşünüyor.
Sabes, Katherine cree que es muy bueno jugando a los detectives.
İçeri gel, Katherine.
Pasa, Katherine.
Teşekkür ederim, Katherine.
Gracias, Katherine.
Evet, sensin Katherine. Acaba kendisini tehlikeye mi attı diye endişelenmek istemiyorum.
Si, Katherine, es sobre ti si tengo... que preocuparme por que te pones... en una situación peligrosa.
Katherine.
Katherine.
Ben başsavcılık ofisinden Katherine O'Connell.
Soy Katherine O'Connell... del despacho del Fiscal del Distrito.
Mutlu Noeller, Katherine.
Feliz Navidad, Catherine.
Genevieve Katherine Duchannes.
Genevieve Katherine Duchannes.
Katherine, yayın yaptığın zaman bu sayıları sahada görevli ajanlara normal iletişim yollarıyla güvenemeyecekleri özel görevleri teslim etmek için gönderiyorsun.
Katherine, cuando tu mandas una emisión Tu estas mandando estos números a los agentes en el campo para entregar las tareas específicas que no se puede a través de líneas normales de comunicación.
"Elbette buradan çıkacağız, Katherine."
" Por supuesto que saldremos de aqui, Katherine.
Gerçekten yeteneğim yok, Katherine.
No es realmente mi fuerte, Katherine.
Katherine, ona kodu verdim.
Katherine, le di el código.
Katherine, lanet olası sayılardan başka bir şey yok!
Katherine, no hay nada más que los números malditos!
Teknik olarak Katherine senin kız kardeşin değil.
Técnicamente Katherine no es tu hermana.
Katherine, ne kadar güzel bir etkinlik.
Katherine, qué gran evento.
Katherine gerçeklerin güvenilmez olduğunu düşünür.
Katherine aludió al hecho de que eres poco confiable.
Katherina ile aranızda neler oluyor?
¿ Qué pasa con Katherine?
Peki.
Bueno. ¿ Y Katherine qué dice?
Katherine ne diyor? Bildiğini bile sanmıyorum.
No creo que se dé cuenta.
Katherine yıkılmıştı, anlıyor musun?
Ella estaba desconsolada.
Katherine, bekle.
Katherine, espera.
Katherine nerede?
- ¿ Dónde está Katherine?
"Bugün eve geldim. " William ve Katherine'i buldum.
" Fui a la casa hoy y encontré a William y a Katherine.
"William bir keresinde bana... "... aradığı kişinin Katherine olduğunu... "...
William una vez me dijo... que él sabía que Katherine era la que él esperaba, la primera vez que Scott la trajo a casa.
Katherine, ambulans çağır!
¡ Katherine, llama a una ambulancia!
"George, ben, Katherine ve William... "... ve Charles bebek dün gece yemek yedik.
George y yo comimos con Katherine y William... y el bebé Charles, anoche.
" Katherine'in Charles'a hamile kaldığını söylediği günü hatırlıyorum.
Recuerdo cuando Katherine nos dijo que estaba embarazada de Charles.
"Katherine'in Scott'la son görüşmesi... "... ve William'la tekrar görüşmeye başlaması arasında... "... sadece bir kaç hafta geçmişti.
Aunque de la última vez que Katherine vio a Scott por última vez... y empezó a salir con William, solo habían pasado unas pocas semanas.
"Katherine, ikinci oğlumun ilk aşkı... "... ve ilk oğlumun gerçek aşkıydı.
Katherine fue el primer amor de mi segundo hijo... y el verdadero amor de mi primer hijo.
- Katherine Greenshaw'a bir sekreter gerekli.
Katherine Greenshaw necesita una secretaria.
Onlar nasıl, Katherine?
¿ Cómo están, Katherine?
- Çay için teşekkürler, Katherine.
- Gracias por el té.
Katherine Greenshaw'u ziyarete gitmiştim, Cicely.
Fui solo para visitar a Katherine Greenshaw, Cicely.
Katherine Teyze not almak için aşağı gelmeni rica ediyor.
La tía Katherine pregunta si puede bajar para unos dictados.
Şey, ben her ikisi de olduğuma göre, Katherine Teyze, her iki halde de kazanma şansım var.
Bueno, como soy ambos, estoy dispuesto a conseguir beneficios de las dos formas.
Yetimhanenin bütün bu şeylere karıştığı konusunda bir fikrim yoktu. Hımm... Anlatmak ister misin, Katherine?
No tenía ni idea de que el orfanato estaba mezclado con todo eso. ¿ Quieres contármelo, Katherine?
Şu anda benim tek önceliğim Katherine Greenshaw'un öldürülmesi.
Ahora mismo mi preocupación principal es el asesinato de Katherine Greenshaw.
Katherine Teyzemle ben birbirimizi daha yeni yeni tanımağa başlıyorduk.
La tía Katherine y yo estábamos empezando a conocernos.
- Katherine Greenshaw, bu evin sahibi.
- Katherine Greenshaw, la dueña de esta casa.
Katherine babasının geçmişinden herhangi biri kadar rahatsızdı.
Katherine estaba tan afligida por el pasado de su padre como la que más.
Yani, Katherine Teyze niçin bir vasiyet bıraksın ki?
Quiero decir, ¿ por qué iba la tía Katherine a hacer testamento?
Hem Walter Cracken hem de Katherine Greenshaw öldürülmeden önce zehirlendiler
Tanto Walter Cracken como Katherine Greenshaw fueron envenenados antes de ser asesinados.
İçinizden hiçbiri Katherine'in öldürülmesinin biraz fazla kusursuz göründüğünü hiç düşünmedi mi?
¿ Ninguno ha considerado que el asesinato de Katherine parece demasiado perfecto?
Katherine kendi ilacı kullanılarak uyuşturuldu.
Katherine fue drogada usando su propia medicina.
Ve geriye Horace Bindler kaldı. Onun merakı korkunç bir olayı su yüzüne çıkardı : Katherine Greenshaw'un gayrı meşru bir oğlu vardı.
Eso dejaba a Horace Bindler, que fisgando había sacado a la luz un hecho terrible, que Katherine Greenshaw había tenido un hijo ilegítimo, un heredero legítimo, que podía dejar sin efecto las pretensiones de Nat.
Katherine'in sana bakışından açıkça anlaşılıyordu ki, ondan çaldığını düşündüğünde bile inancını yitirmek istemiyordu.
Era obvio por la forma en que Katherine te miraba que se negaba a perder la fe, incluso cuando pensó que le habías robado.
Katherine seni aldattı mı? Evet.
Katherine te engaño?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]