Kaçamazsınız translate Spanish
224 parallel translation
Benden kaçamazsınız. "
A mí nadie se me escapa.
Kaçamazsınız, çocuklar.
No podéis escapar, chicos.
Haydi, sizi serseriler. Kaçamazsınız.
Vamos, bandidos, no escaparán.
Hiçbir yere kaçamazsınız, Bay Spears.
Y tampoco puede escapar, Sr. Spears.
Bu sefer benden kaçamazsınız.
Qué confusión.
Kanatlarınız yoksa kaçamazsınız.
No podéis escapar.
- Kurallardan kaçamazsınız.
- No puede librase de las reglas.
sırtınızı Soytarıya dönebilirsiniz ama ondan asla kaçamazsınız efendim...
Podrá darle la espalda a Scaramouche, señor... pero seguramente no escapará de...
Kendinizden kaçamazsınız.
No puede escapar de si misma. Nadie puede.
Bizden kaçamazsınız!
¡ No pueden escapar de nosotros!
İnsanlardan uzaklaşarak acıdan kaçamazsınız.
No se evita el dolor encerrándose en uno mismo.
Kaçamazsınız sayın bakan!
Sin evasivas, señor secretario.
Kaçamazsınız, şimdi müsadenizle efendim.
Sin evasivas, por favor, señor.
Kaçamazsınız demiştim.
Les dije que no lograrían escapar.
Saklanamazsınız ya da kaçamazsınız.
No puedes esconderte ni escapar.
Ne kadar hızlı koşarsanız koşun asla kendinizden kaçamazsınız.
No importa qué tan rápido corran nunca escaparán de ustedes mismos.
Teksas'ın gözü üzerinizde... Bundan kaçamazsınız.
Los ojos de Texas te vigilan y no puedes escapar.
Teksas'ın gözü üzerinizde... Bundan kaçamazsınız!
Los ojos de Texas te vigilan y no puedes escapar.
Kaçamazsınız.
¡ No te salvarás!
Talihsizliğiniz, Madam, benden kaçamazsınız.
Desafortunadamente para Ud., madame, nadie se escapa de mí.
Bundan kaçamazsınız.
No se puede escapar.
İçinizdeki ve dışınızdaki bir nebze çirkinlikten kaçamazsınız.
Las imperfecciones son inevitables, por dentro y por fuera.
Artık kaçamazsınız.
No, correremos. Definitivamente correremos.
1889'dayız. İlerlemeden kaçamazsınız..
Estamos en 1880, no podéis evitar el progreso.
Yagyu'dan kaçamazsınız.
No podrás escapar de los Yagiu.
Binin hadi, kaçamazsınız.
¡ Suba! De todas formas, está usted perdido.
Kefaret ödemekten kaçamazsınız.
No se puede escapar a la expiación.
Benden kaçamazsınız, bayım.
No puedes escapar de mí, señor.
Hiç bir yere kaçamazsınız ahbap.
No hay ninguna rampa, amigo.
Kaçamazsınız.
De eso nada.
Basından o kadar kolay kaçamazsınız.
- No escaparás de la prensa.
Otobandan asla kaçamazsınız.
Nunca llegarán a la carretera.
Hiçbir şeyden kaçamazsınız.
No se saldrán con la suya.
Bu kadar kolay kaçamazsınız.
No se escapará tan fácilmente.
Kaçamazsınız
Gua Si, esta vez no escaparas.
Sonsuza kadar kaçamazsınız.Lazer herşeyi delip geçebilir.
No podéis correr siempre y puede arder todo.
Kız mükemmel. Kaçamazsınız, sıkıştınız aziz dostum.
No puede escaparse, está acorralado, amigo.
Bu kadar yoğun araştırmadan kaçamazsınız. Ve kuşkusuz, görüldüğü yerde vurulacak konumda olacaksınız.
No pueden escapar a esa clase de esfuerzo concentrado, y no tengo dudas que les dispararán ni bien los vean.
Dinleyin, çocuklar, bu şeyden kaçamazsınız.
Escuchen, chicos, no pueden escaparse de esto.
- Kaçamazsınız.
- No pueden escapar.
Kaçamazsınız.
No pueden escapar.
Kaçamazsınız.
No hay escapatoria.
Üniversite tahsili, bir yere kaçamazsınız.
No hay nada como la educación universitaria.
Kaçamazsınız, Madam.
No tiene escapatoria, Madame.
Allahın gazabından kaçamazsınız.
Arderán en las llamas eternas.
Bir yere kaçamazsınız.
¡ Deténgase!
Kaçmak istememin nedeni de buydu. Davranışlarınızın sonuçlarından kaçamazsınız, Carmody.
No podrá escapar de las consecuencias de sus acciones.
Kız kardeşimi öldürdün, şimdi de beni öldür. Yoksa asla kaçamazsın.
Asesinaste a mi hermana, ahora mátame a mi también, o no escaparás.
Kaçamazsınız.
No hay escape.
Kaçamazsınız. Sizi bulacağım.
No pueden escapar.
Ve ortalığı kızıştırıp, ondan sonra kaçamazsın da.
Ni encender un fuego y después salir huyendo.