English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ K ] / Kesa

Kesa translate Spanish

51 parallel translation
- Adım Kesa, efendim. - Güzel.
- Me llamo Kesa, señor.
Kesa doğumundan beri bizim fakirhanede büyütülmüştür.
Kesa se crió en nuestra humilde casa desde que nació.
Yani Kesa yeğeniniz?
¿ De modo que tu sobrina se Ilama Kesa?
Teşekkür ederim efendim, ama Kesa'nın saraydaki işine dönmesi gerekiyor.
Gracias, señor, pero Kesa debe acudir a su trabajo del castillo sin falta.
Adı Kesa, onu seviyorum.
Su nombre es Kesa, y yo la amo.
Kesa mı?
¿ Kesa?
Efendim! Kesa, Wataru Watanab'nin karısı. Kadın kalede çalışmakta.
Señor, Kesa es la esposa de Wataru Watanabe.
Kesa zaten evliymiş.
Kesa ya está casada.
Bırak o şekilde kalsın Kesa. Neden bir kahya gibi temizlik yapıyorsun?
Déjalo ya, Kesa. ¿ Cómo se te ocurre limpiar siendo la dueña?
Kesa, sen farkına varmıyor olsan da, bazen çok elde edilebilir oluyorsun.
Aunque no te des cuenta, Kesa, a veces eres demasiado asequible.
Beni dinle Kesa, iyi bir bayan zarif ve biraz ketum olmalıdır.
Escúchame, Kesa, una gran señora debe ser elegante y reservada.
Kototu Kesa çalıyor.
Quien toca el Koto es Kesa.
Kesa, eğer bana kalbini verirsen dünyanın en iyi kocası olacağım!
Kesa, si me entregas tu corazón, seré el mejor marido del mundo.
Kesa...
Kesa...
Kesa, efendi seni istiyor.
Kesa, el señor te llama.
- Tone. Kesa döndü mü?
- Tone. ¿ Ha vuelto Kesa?
Kesa, ne olursa olsun sakin kalmak zorundasın, yoksa insanlar konuşup dururlar. - Evet.
Kesa, pase lo que pase, que se te vea tranquila o la gente murmurará.
Kesa. Beni bırakmana müsaade etmeyeceğim.
Kesa, no permitiré que te separen de mí.
Efendim, böyle bir şey istesem bile, onun geleceği kesin değil ki.
Señor, aunque yo se lo pida no es seguro que Kesa venga.
- Kesa geldi.
- Ha llegado Kesa.
Merhaba Kesa.
Hola, Kesa.
Kesa, sahip olduğum her şeyi bırakıyorum. Benim için artık sadece sen önemlisin.
Kesa, renuncio a todo lo que tengo.
Kesa, her şey cevabına bağlı!
Kesa, todo depende de tu respuesta.
- Kesa?
- ¿ Kesa?
Özür dilerim Kesa!
Lo siento, Kesa.
Sen olduğunu sanarak Kesa'yı öldürdüm!
Creyendo que eras tú he matado a Kesa.
Kesa!
¡ Kesa!
Kesa. Beni son kez dinle.
Kesa, escúchame por última vez.
Gırtlağını kessem bile, Kesa hayata dönmeyecek.
Aunque te cortase el cuello, Kesa no volvería a la vida.
Yapma Kesa-yan!
¡ No quiero, cerdo!
Kesa-yan'ın şarkısını kopyalıyordum hepsi bu.
No hacía más que copiar lo que canta Kesa.
Kesa-yan!
¡ Késa-yan! ¡ Késa-yan!
Kesa-yan, lütfen.
¡ Ayuda! ¡ Ayuda!
Kesa-yan sen gelmemelisin.
¡ Késa, quédate aquí! - ¿ Por qué?
Kesa-yan!
¡ Kesa-yan! ¡ Kesa-yan!
Kesa-yan, gel de ısın.
Késa, pasa y ven a calentarte.
Yaklaşık 25 yıl sonra... ben de Kesa'nın sırtında buraya geleceğim.
Dentro de 25 años también me tocará venir a mí, sobre la espalda de Késakichi.
Ondan 25 yıl sonra da sıra Kesa'da olacak.
Otros 25 años después y será Késa quien venga.
Jöne Vu di Kesa...
No pienso molestarles.
Kesakichi!
¡ Kesa!
Kesa!
¡ Késa!
Kesa-yan!
¡ Késa-yan!
Yapmayın!
¡ Ayúdame! ¡ Késa-yan! - ¡ Matsu!
Durun!
- ¡ Késa-yan!
Matsu-yan!
- ¡ Matsu! - ¡ Késa-yan!
Kesa-yan! Lütfen durun!
¡ Esperad!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]