English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ K ] / Keyfime

Keyfime translate Spanish

140 parallel translation
Hemen Teksas'a gidip, iyi bir arazi alır, keyfime bakardım.
Iré a Texas, compraré un pedazo de tierra decente y empezaré a orinar en lo salvaje.
Keyfime bakmak istiyorum artık.
Quiero sacarle algo a la vida.
Bundan sonra, keyfime bakacağım.
De ahora en adelante, sólo me divertiré.
- Artık keyfime bakacağım.
- Me lo voy a pasar en grande.
Avlanıp ziyafet çekmek ve keyfime bakmak için ben tek başıma kayalıklara gidiyorum.
Me voy a las rocas, para cazar y pegarme comilonas y divertirme.
Umarım keyfime bakmamın mahsuru yoktur.
Espero que no os importe que me haya puesto cómoda.
Galiba ben de Laura gibi tatile çıkıp keyfime bakacağım.
Creo que voy a decidir tomarme vacaciones, como Laura.
Islığımı çalar, keyfime bakarım.
Chiflaría colgada del tubo de la regadera.
Ama bu arada, ben keyfime bakacağım.
Mientras tanto me divertiré.
"Daha önce hiç içmedim," dedim, "ama keyfime diyecek yok doğrusu."
Le dije que nunca había bebido, pero que me gustaba muchísimo.
Koca hükümet barajı senin benim keyfime durur mu?
¿ Crees que los del proyecto de la presa se van a detener porque a ti no te guste?
Ben gidip vakit varken keyfime bakacağım.
Me lo voy a pasar bien mientras sea joven.
Keyfime bakacağım.
Disfruta del desfile.
Burada niçin bulunduğumuza dair fikrim yok, niçin buradayım, burası neresi fakat kesinlikle keyfime bakacağım.
No sé qué hacemos aquí ni de qué va esto, pero pienso pasármelo bien. Me puede la curiosidad.
Ben Amerikanım. Bana biraz şiddet izletin keyfime diyecek olmaz.
Soy americano, dame un poco de violencia y seré un tipo feliz.
Keyfime bakıyorum.
Estoy disfrutando.
Başımın üstünde bir çatım, soframda aşım... tıraş olacak keskin bir istiridyem varsa, değmeyin keyfime.
Mientras tenga un techo sobre mi cabeza y comida en la mesa y un cascarón afilado con el que afeitarme, seré un hombre feliz.
Ben keyfime bakıyorum, Chet tartışıyor.
Yo me estoy divirtiendo, Chet está discutiendo.
Keyfin bilir. Ben keyfime bakıyorum.
Como guste, yo me doy gusto.
Avlanıp ziyafet çekmek ve keyfime bakmak için ben tek başıma kayalıklara gidiyorum.
Yo me voy a las rocas, para cazar y pegarme comilonas y divertirme.
Benim istifa hakkım var mı? Çünkü ben de keyfime bakıp limonatamı yudumlamak istiyorum.
¿ Tengo derecho a dejarlo... porque preferiría estar columpiándome... y bebiendo limonada?
Bay Nightengale, benim keyfime kalmış bir şey değil.
Sr. Nightengale, no se trata de arbitrar.
Keyfime diyecek yoktu.
Me sentí brillante.
Duş alıp keyfime bakardım.
Darme una ducha relajante.
Ama yerinde olsam gidip keyfime bakardım.
Pero si yo fuera tú, me fijaría donde como en Little Rock.
Karım önde kürek çekerken, ben de arkada oturup keyfime bakıyorum.
Mientras yo descanso, mi mujer rema.
Böyle, işe giderken keyfime bakıyorum.
Así, me relajo hasta llegar al trabajo.
Tabii, keyfime diyecek yok!
¡ Estoy fenomenal!
Keyfime bakıyorum. Güzel kızlarla yerde dans etmeye hazır mısın?
¿ Vas a deslizarte en las tablas?
Bir yere oturdum. Keyfime bakıyordum, rahatlıyordum.
Relajándome, ya sabéis, relajado.
Bana keyfime bakmamı söyledi.
- Sí. Me ha dicho que no le importa.
Biraz da sos pişirirsen değme keyfime.
¿ Puedes entibiar el jarabe?
Sakın dokunmayın keyfime!
"No me toques el bigote."
Ben burada arkama yaslanıp, keyfime bakarım.
Tómate tu tiempo. Yo me recostaré y me pondré cómodo.
Başımın üstünde bir çatım, soframda aşım... tıraş olacak keskin bir istiridyem varsa, değmeyin keyfime.
Mientras tenga un techo sobre mi cabeza y comida en la mesa... y un cascarón afilado con el que afeitarme, soy un hombre feliz.
Kaçırdığım her şeyi telafi edeceğim. Keyfime bakacağım.
Voy a compensarme por todo lo que me perdí.
Keyfime kâhya mısın?
¡ Quiero estar molesto, y tú no te metas!
Evet, işte bu. Uykudayım ve rüya görüyorum. Kral yatak odamda uyanacak, cariyelerimle çevrili olarak keyfime bakacağım.
Estoy durmiendo y me despertaré en mi cama real rodeado de mis concubinas y todo estará bien
Yarının fotoğrafında dünyanın sonunun görünme ihtimaline karşı keyfime bakacağım.
En caso que la foto de mañana muestre el fin del mundo. Yo voy a disfrutar.
Okuyorum, dinleniyorum, televizyon izliyorum ve tamamen keyfime bakıyorum.
Estoy leyendo, descansando, viendo TV... Me estoy divirtiendo mucho.
Bu arada ben şehrin öteki tarafında bomboş oturmuş keyfime bakıyordum.
Mientras, en una silla en otro lugar yo disfrutaba de una tarde de no hacer absolutamente nada.
Ama bir şeyi beğenirse, o gün değmeyin keyfime.
Pero cuando a el le gustaba algo, era un buen día.
Artık daha da yaşlanmadan bebeğimi alıp keyfime bakmalıyım.
Mejor busco un bebé antes de envejecer demasiado.
Kendi evimde keyfime bakardım
Yo holgazaneaba en mi casa
Bu kaltağı otomatik pilota bağlayıp keyfime bakacağım.
Pondré el piloto automático para poder disfrutar.
Keyfime baktım.
lncreíble.
Keyfime kalmıyorum, değil mi?
No voy a portarme como un tonto, ¿ verdad?
Keyfime keyif katıyordum Newt Gingrich... ve Janeane Garofalo ve de Scottie Pippen ile.
Yo iba de fiesta con Newt Gingrich, Janeane Garofalo y Scottie Pippen.
Ben keyfime bakacağım.
Yo me divertiré.
Bakınız, keyfime göre aydınlatan özerk jeneratör grubum var.
Mire, tengo mi propio generador. Hay luz en la casa.
- Keyfime bakamıyorum.
- No puedo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]