Kitt translate Spanish
882 parallel translation
Kitt's Koyu'nda demirli bir sandalları varmış efendim.
Tenían un barco en Kitts Hole, señor.
- KITT.
- KITT.
KITT de kim?
¿ Quién es KITT?
- KITT artık yepyeni bir özelliğe sahip.
- KITT tiene una función nueva.
Hey, KITT. Dışarıya yapılan bir telefon görüşmesi var.
KITT, harán una llamada.
- Evet, KITT?
- ¿ Sí, KITT?
KITT, çölden geçerek bu yolculuğu yüz mil kısaltabiliriz.
KITT, nos ahorraremos 160 km si viajamos por el desierto.
- Onunla ilgili tespit ettiğin herhangi bir gelişme var mı, KITT?
- ¿ Tienes señal de él?
Pek sanmıyorum, KITT. Bu çok uzun sürer.
Tardaría demasiado tiempo, KITT.
Mikro frekans bozucunu devamlı çalıştır, Pekala, KITT.
Mantén la interferencia con microondas encendida.
KITT, bir an önce buraya gel.
KITT, ven deprisa.
KITT, Marty gitti.
KITT, Marty no está.
Hadi, KITT.
Anda, KITT.
KITT, bunun mantıkla bir ilgisi yok.
KITT, es lógica a la inversa.
Pekala, KITT. 25 fit yüksekliğinde bir sıçramaya ihtiyacım olacak.
TECHO CORREDIZO IZQUIERDO Bien, KITT. Necesito que me eleves como 8 metros.
KITT, içeri girdikten bir saat sonrasına kadar dönmezsek polisi çağır, oldu mu?
KITT, cuando entremos, si no volvemos en una hora, llama a la policía.
KITT?
- TRANSMITIR
- KITT de kim?
- ¿ Quién es KITT?
Onlarla aramızdaki mesafe ne kadar, KITT?
¿ Cuál es su distancia, KITT?
KITT kurşun geçirmiyor.
KITT está blindado.
Bunu duymak çok güzel, Kitt. Çünkü Devon arayana kadar çıt çıkarmanı istemiyorum.
Pues, me da gusto oír eso, KITT... porque no quiero oírte decir ni pío hasta que llame a Devon.
Yine de bir casusun var. Kitt mi?
- Pero tienes un espía.
Saçmalama.
¿ KITT?
Tamam Kitt, şaha kalkmanın sırası geldi.
- Bien, KITT. Me sobra más de un metro.
Sağol Kitt, bu iyiydi.
Gracias. Necesitaba eso.
Kitt.... üzgün olduğumu söyledim.
KITT. Dije que lo lamentaba.
Bunu nasıl yaptığını sormayacağım bile Kitt, sağol.
Ve si está herido. No te preguntaré cómo lo hiciste, KITT, pero gracias.
Kitt, yüksekliği 100 fit kadar olan aşmam gerek bir duvar var.
Sí, sí. Está bien. Mira, KITT... tengo que subir a una azotea como a 30 metros de altura.
Kitt? ...
KITT.
Kitt orda mısın? Nereye gideyim ki?
KITT, ¿ estás ahí?
Devon, Kitt olmasa beni öldüreceklerdi.
Devon. Devon, iban a matarme. Lo habrían hecho de no ser por KITT.
Kitt, Michael'ın nesi var?
KITT, ¿ qué le pasa a Michael?
Kitt, başarabilir mi?
- KITT, ¿ sobrevivirá?
Pekala Kitt.
- Bien, KITT.
Kabul etmeliyim ki bu araba bir başka. Kitt?
Tengo que reconocer que este auto es increíble.
Kitt, orda mısın?
KITT, ¿ estás ahí?
Kitt'in neler yapabileceğini biliyorsun.
Sabes qué puede hacer KITT.
Biliyor musun Kitt?
¿ Sabes, KITT?
Kitt, bilinci yerinde ve sürücü koltuğunda olduğu sürece başka seçeneğimiz yok.
KITT, mientras esté consciente y en ese asiento, no tenemos opción.
Şartlar çok anlamsız. Çok kötü Kitt.
Unas circunstancias absurdas.
Ama seni tasarlayan kişi bireyin gücüne inanıyordu.
Qué pena, KITT. El que te diseñó creía en la fuerza del individuo.
Dokuzun altında iki var Kitt ( Amerikan futbolu ).
Tus reflejos no pueden con esto. Dos hombres fuera en la parte baja de la novena.
Her şey bitti Kitt...
Se acabó, KITT.
KITT, şu şekilde düşün :
KITT, míralo de esta forma :
KITT, bahsini iki katına çıkarırım, ama tek bir kart çekmen karşılığında.
Estás doblando y sólo pediste una carta.
- Teşekkürler, KITT.
- Gracias, KITT.
Harika zamanlama, KITT.
Justo a tiempo, KITT.
Kısaca K.I.T.T. Ya da istersen Kitt.
- KITT, si lo prefiere.
...
KITT.
Son düşüncen Kitt?
- Pues, eso espero.
Keşke bu şekilde yapmasaydın.
- ¿ Algún último comentario, KITT?