Koştum translate Spanish
1,272 parallel translation
Çalıştım, çabaladım, hayatım boyunca idman yaptım Hiç biriyle çıkmadım, hiç içmedim, hiç bira almadım, Fetüs dönemimden beri şınav çekerim, Dünya'nın çevresinin yarısını koştum.
Entrené, trabajé, ejercité toda mi vida... nunca tuve una cita, nunca bebí, nunca tomé cerveza... hacía flexiones cuando era feto, volé alrededor del mundo... todos los que conozco están aquí, la pistola disparó...
Keşke arayıp, haber verseydin, çünkü bütün gün o aptal şeyin peşinde koştum. Evet.
Podrías haberme llamado y dicho porque corrí todo el día buscando esta estúpida cosa.
- Ne yaptın? - Koştum.
- ¿ Qué hiciste?
Oraya gider gitmez çocuğu ölü buldum, koştum ve saklandım.
- Corrí. Cuando llegué allí y vi al chico muerto, corrí y me escondí.
Ben koşabileceğim kadar koştum.
Corrí tan lejos como quise.
Koştum.
Corrí.
Kaslarım yanmaya ve damarlarım sülfürik asit pompalamaya başlayana dek koştum.
Corrí hasta que mis músculos ardieron y mis venas bombearon ácido de batería.
Koştum, koştum, koştum.
Luego seguí corriendo.
Sarah, koştum... şey
Mira, Sarah acabo de ver...
Yum-Yum'u bulup itirazımı dinletmek umuduyla tek nefeste koştum da geldim.
"Me alejé una vez con la esperanza de reencontrar a Yum-Yum..." "... liberada para escuchar mis proposiciones "
Kamyon hızla geliyordu! Tam kamyon, onu ezmek üzereyken, ona koştum!
Corrí hacia ella, aun cuando el camión estaba a punto de atropellarla!
Peşlerinden asansöre kadar koştum. Ama o sırada doktor...
Pero entonces, el médico...
Özgürlüğe doğru koştum ama aniden beyaz giymiş gizemli bir adamın pususuna düştüm!
"¡ Huí hacia la libertad, pero fui emboscado por un misterioso hombre de blanco!"
Tren istasyonuna koştum ve bütün gece orada kaldım. Geliş gidişleri gösteren tabelayı izledim.
Corrí hasta la estación ferroviaria y me quedé allí toda la noche mirando los letreros de Llegadas y Salidas.
Buldozere doğru koştum ve kabinin içine atladım o da beni buraya, Fontainhas'a getirdi.
Me fui directo a la excavadora. Salte sobre la pala. Y me bajo hasta aquí, a Fontainhas.
Hızla kamyonuma koştum.
Corrí a todo dar hasta la camioneta.
- Telefona yetişmek için koştum.
He vuelto corriendo.
- Deliler gibi koştum.
- Corrí muy rápido.
Ben dediğin gibi koştum!
¡ He corrido como has dicho!
ve çocukları bırakıp oraya koştum.
dejé sentado al bebé y fuí a ver
Masanın üzerindeki bıçağı kaptığım gibi koştum peşinden.
Así que cogió un cuchillo de la mesa y me tiró contra él...
Sonra hemen kapıyı kapattım ve kardeşime koştum.
El miedo le había quitado la voz.
Ders vermek zorunda olduğumu daha yeni keşfettim. Her zaman yapmak istediklerimin peşinde koştum.
Cuando te rompimos las puntas de los lápices.
Odasında hiç çıkmayan kızın olduğu odanın kapısına doğru tüm gücümle koştum.
Salí corriendo hacia la puerta de la chica que nunca salía.
İstasyona koştum, ama treni kaçırdım.
He salido corriendo, pero he perdido el último tren.
Dr. Plicky " nin evine koştum, testlerin bu kadar çabuk elde edebileceğini görürse, yetkililere haber vereceğini ve soruşturma açılacağını düşünmüştüm.
Corrí a la casa del Dr. Plicki, pensando que si sabía... Io fácil que era conseguir el examen, llamaría a las autoridades adecuadas... y lanzaría una investigación.
Geri dönüp ona sarılmak istedim. Ama onun yerine, voleybol oynayan o iri esmer adamlara doğru koştum.
Desearìa volver atras y abrazarla, en vez de eso corri en direcciòn a gigantescos negros jugando voley.
Koştum ve küçük yangın söndürücülerden aldım.
Tomé un extintor de incendios como de este tamaño.
ve, ben yanına koştum. "Georgia'ya onu sevdiğimi söyle." dedi.
Él dijo... dile a Georgia, que la amo.
Tuvalete koştum ve parmağımı boğazıma soktum
Me fui corriendo al baño...
Bugün 20 km koştum.
He corrido 18 kilómetros antes de venir a trabajar.
- Ben onun peşinde koştum.
¡ Yo lo perseguí!
Orada. Ona koştum, yardım çağırdım. Sonra Elias'ı gördüm.
Corrí hacia ella, pedí ayuda y entonces vi a Elias.
Oğlumu bulmak için her yere koştum.
Fui a todas partes buscando a mi hijo.
Ocağa doğru koştum... Şurada duran su dolu tencereyi kaptım ve ateşin üstüne döktüm.
Pues, yo- - corrí a la cocina... tomé la olla de agua que estaba ahí y se la arrojé al fuego.
Ben de koştum.
Yo también corrí.
Bay Powell'a koştum.
Y me encontré con el Sr. Powell.
# Günlerce koştum boş bir hayalin peşinden #
* Todos los días Persiguiendo un sueño *
- Kulüpten buraya koştum.
- Me vine corriendo del club.
yıkıntılar arasından sendeleyerek koştum, eski, daha az komplike şekerlemelere doğru, gökkuşağının katliamının izlerinden kaçarak.
yo corro desnudo a través de las ruinas, de vuelta a las cosas más blandas, menos complicadas, dejando en el camino, un rastro munticolor de animales
Babamın evine koştum. Birini öldürmesiyle ilgili bu öyküyü uydurdum
Corrí a casa de mi padre y me inventé que había matado a uno.
Gabe hakkında tefelon gelince, hemen koştum.
Cuando recibí la llamada sobre Gabe, salí corriendo.
Bir seferinde, geçen sene, ben buradan geçerken çalmaya başladı. Tam koştum anamın yanına geldim. Bu sefer de pil bitti.
Una vez la canción empezó cuando estaba pasando por acá cerca y justo me quedé sin pilas
Koştum efendim.
Terminé de correr, entrenador.
Koştum efendim.
Listo, entrenador.
"KOSTÜM YARIŞMASI YARIN" ( Beyler, bu kostüm yarışmasına katılacağım!
¡ MAÑANA CONCURSO DE DISFRACES!
O sırada düşünmüyordum öylece eve koştum.
No estaba pensando, corrí a casa.
Ben de kendime ondan gizlenebileceğim bir kaya bulmak için koştum.
De claración
Komşulara koştum.
Corrí con los vecinos.
Yardım çağırmak üzere Colby'e koştum... ama... geri döndüğümde Mary çayırda
Pero cuando volvimos...
Eve koştum.
Corrí a casa... y empecé a escribir.