English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Spanish / [ L ] / Lahey

Lahey translate Spanish

314 parallel translation
DİKKAT COLOSSUS'TAN LAHEY'E VE GARDİYAN'A
DE COLOSO HACIA ANDOVER HACIA MOSCÚ
"Devam edin," dedi 78 yaşındaki dahi hukukçu Maltravers. Londra havaalanında, Lahey'deki Uluslararası Mahkemede Britanya adına davaya bakacak...
Siga, concedió el juez Maltravers de 78 años... que aquí vemos cuando iba a juzgar al famoso tribunal de La Haya.
Borçlarınızın ertelenmesi için Lahey Divanı'na başvurmanız alacaklılarınızı çileden çıkardı.
Su petición a los Estados de la Haya para obtener una moratoria sobre su deuda ha enfurecido a sus acreedores.
Lahey'e muzaffer bir biçimde dönüşü... kurtuluşun bu ilk haftalarını vurguluyor.
Su triunfante regreso a La Haya, es el más esperado acontecimiento de estas primeras semanas de paz.
Lahey'de.
En La Haya.
Ama Lahey'deki Katolik tayfasının umurunda bile değil.
Pero a esa camarilla romana en La Haya no le importa un bledo.
Ben Hollandalıyım. Sen Lahey'de pis sokak gördün mü?
Soy holandesa. ¿ Has visto alguna calle sucia en La Haya?
- Lahey Konferansını biliyorum.
- Conozco la Convención de la Haya.
Eski Yugoslavya'daki savaş suçlularının yargılanması için LaHey'de kurulan mahkemenin yargıçları atandı.
En Hague, Los jueces juraron delante del tribunal de guerra de la ONU para la ex-Yugoslavia.
O yaşadığı yere, Lahey'e gitti. Bense gitmedim.
Regresó a La Haya, donde vive sin mí.
Julian, ben Bay Lahey.
Julian, el Sr. Lahey aquí.
Julian, ben Jim Lahey.
Julian, es Jim Lahey.
- Neymiş Lahey?
- ¿ Qué cosas, Lahey?
Lahey, arazimden çık.
Lahey, sal de mi patio.
- Lahey haklı. - Haklı mı?
Lahey tiene razón.
Hayatında bir kere olsun sarhoş bir mal gibi arabada yaşayıp parmak tavuk yemekten başka bir şey yapmayı dene.
¿ Lahey tiene razón? ¿ Por qué no tratas de hacer algo con tu vida? Y dejas de vivir en un auto como un idiota, comiendo pollo y borracho.
Bay Lahey seninle birkaç dakika... - Konuşabilir mi?
El Sr. Lahey y yo queremos hablar
BAY LAHEY PORNO KASETİMİ ALDI!
¡ EL SEÑOR LAHEY TIENE MI PELÍCULA PORNO!
Bay Lahey, 10-78, desteğe ihtiyacım var.
Sr. Lahey, 10-78. ¡ Necesito refuerzos!
Yalnızca gürültü şikayetini kontrol etmeye gelmiştim Bay Lahey hem arabasında esrar yetiştiriyor.
Solo vine por una queja sobre ruidos, Sr. Lahey, y él está cultivando marihuana en su auto.
10 yıldır benden ot satın almıyorsun yani?
Me compraste marihuana durante 10 años, Lahey.
Lahey bile ondan ot alıyordu.
Incluso Lahey le compraba.
Siktir ol git buradan Lahey.
Vete a la mierda, Lahey.
Kıyafetlerinizi geri giyin. Lahey ve Randy geldi.
¡ Pónganse la ropa, es Lahey y Randy!
Kaseti geri istiyorum, Lahey. - Bu ne kaseti, Ricky?
Quiero la puta película, Lahey.
Unutma Lahey ne ekersen onu dikersin.
"Todo lo que vuelve, se va."
Bu konu hakkında düşündüğümü haber vermek istedim. Başka bir seçeneğim yok. Lahey'in karavanına gireceğim.
Quiero que sepas que lo estuve pensando, no tengo más opciones que entrar al trailer de Lahey.
Muhtemelen Lahey'i de öldüreceğim.
Seguramente mataré al Sr. Lahey.
Lahey!
¡ Lahey!
Ben Bay Lahey değilim.
No soy el Sr. Lahey.
Polisleri aramayacaksın Lahey, tamam mı?
No llamarás a la policía, Lahey.
Lahey, Lahey, Lahey!
- uh, una obra... - Lahey, Lahey.
Siktir Git Otel'inde kalıyorum, Lahey. Biraz saygı göster.
En el hotel "Vete a la Mierda", Lahey.
Bay Lahey park yöneticisi. Nesin sen, yeni asistanı mı?
Ten algo de respeto, el Sr. Lahey es el supervisor.
Lahey, gidip kendini becerebilirsin tamam mı?
Lahey, vete a cagar.
Lahey bir şey yapmaya çekiniyor çünkü dayak yemekten korkuyor.
Lahey tiene miedo de hacer algo porque cree que lo va a matar.
Lahey ve hepsi...
Lahey, todos.
Bay Lahey'i de çağırmaması için ikna etmek istiyorum çünkü bu toplulukta işleri kendi içimizde halledebilmemiz gerektiğine inanıyorum.
Convencí al Sr. Lahey que no lo hiciera. Porque siento que en esta comunidad deberías poder resolver nuestros problemas.
Bay Lahey ile her gün bu oyun parkını temizliyoruz...
Todos los días el Sr. Lahey y yo limpiamos aquí.
Siktir git Bay Lahey.
¡ Váyase a cagar, Sr. Lahey!
İşlerin çığırdan çıkmamasını sağlayacağız, Bay Lahey.
Veremos la mejor colección de perdedores del parque.
- Defol, Lahey!
- ¡ Te quiero, amigo!
Bu adam için vatandaş tutuklaması yapmak istiyorum.
Vete a cagar, Lahey.
- Herkes içkileri kaldırsın.
- ¡ Lahey, vas a caer, maldito!
Terör suçları nedeniyle Lahey tarafından her yerde aranıyor. Yani kaçak.
Lo busca La Haya por crímenes terroristas contra la humanidad así que es fugitivo en todo el mundo incluyendo su propio país, Yugoslavia.
Brendan Lahey'i bulup kuzeni Seamus'un burada olduğunu söyleyebilir misiniz?
¿ Por favor puedes tratar de encontrar Brendan Lahey? y decirle que su primo, Seamus, está aquí. ¿ Puedes hacer eso?
Lahey'e geri döndü.
Regresó a La Haya.
Lahey, ben Ricky amına koyayım.
Lahey, soy Ricky.
Bana şantaj mı yapıyorsun?
Me estás chantajeando. Solo recuerda, Lahey :
Bay Lahey, bunun hiç adil olmadığını biliyorsunuz.
Es un poco injusto, Sr. Lahey.
- Lahey, mahvolacaksın!
- ¡ Muchas gracias!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]