Laine translate Spanish
111 parallel translation
Tarzan'ın Jane'le, Napolyon'un Joséphine'le Frankie Laine'in önüne gelenle yaptığı gibi dünyaya hakim olma planıma yardımcı olmanızı istiyorum.
Como Jane de Tarzán, Josefina de Napoleón... y Frankie Laine de no sé quién. Quiero que me ayude a dominar el mundo.
Bugün, Soho'daki, E laine Cassell Gallerisinde, L. Mars'ın fotoğraf sergisi açılışında, hayranları, meşhur ve zenginleri de beklediler.
En la galería E laine Cassell del Soho los fans esperaban a los ricos y famosos para la exposición de Laura Mars.
Görünüşe göre sen bir karar vermişsin Ms. La Lanne.
Bueno parece que vos tomaste una sin consultarme, Srta. Le Laine.
Salminen, Niskanen, Mattila, Tällström, Pesonen Laine, Markkula, Jokinen ve Väisänen. Şöför olarak :
Como conductores :
Bu kişi Ohio'dan Senatör Laine Billing'tir.
La senadora Laine Billings Hanson de Ohio es esa persona.
Şu anda artık sen başkan Laine Hanson'sın.
Aquí estamos con la vicepresidente asignada Laine Hanson.
AHer neyse, Leane Hanson kesinlikle doğru karardır.
Laine Hanson es la mejor opción.
Laine Hanson'ın farklı bir cevheri var.
Laine Hanson tiene una carga extra.
Gözlerime bak... ve Laine Hanson'ın... başkanlık için.... ilk tercihin olduğunu söyle.
Mírame a los ojos y dime... que Laine Hanson es la mejor opción para la vicepresidencia.
Laine Hanson, benim kesinlikle ilk seçimimdir.
Laine Hanson es la mejor opción.
Peki Laine Hanson'dan sonra... kim başkan seçilecek?
Si Laine Hanson tuviese un inconveniente... ¿ A quién seleccionaría el presidente, entonces?
Belki Laine... bizim bilmediğimiz bir şeyleri çıkartır... ve hepimizi hayretler içine düşürebilir.
Quizás Laine sorprenda al mundo... con su lucidez. Una característica que dificilmente ella tenga.
- Hayır, Ray benimle konuştu ve... beni bir dakikalığına da olsa komitenin içinde tutmayı reddetti... çünkü olaylar, Laine Hanson'a dayandığında...
Él se rehusaría de inmediato... Porque en lo que se refiere a Laine Hanson...
Benim demek istediğim, Hanson, bizim parti için uygun değil. Politikası ve davranışlarının.... diğer parti üyelerinden bir farkı yok.
Estoy diciendo que Laine Hanson ha tenido actitudes políticas... no convenientes a nuestro partido.
Laine Hanson, partiniz için en seçilebilir kişidir.
Laine Hanson es la única opción viable del partido.
Laine Hanson etkileyici biridir.
Laine Hanson es atractiva.
Tehlikeye atılan, Laine Hanson.
Es Lainey Hanson teniendo sexo con dos hombres...
Sadece, Laine Billings.... ve Bayan Hanson'un... neden böylesine... tiksindirici bir.... davranış içersinde.... olduğunu bilmek için.
Para aclarar, ¿ por qué rázon la señora Laine Hanson... perdón, Laine Billings se involucró en este... espantoso episodio?
Bana bir şey ver, Laine.
Dime algo, Laine.
- Laine...
- Laine.
Büyüklük, acilliğin akrabasıdır, Laine.
Grandeza es la hija de la urgencia, Laine.
Anladım ki, sen bizim planlarımızı karıştırıyor ve.... Laine Hanson'u başkan olarak görmek istiyorsun.
Hijo, entiendo que tú nos estas haciendo las cosas díficiles... de poner a Laine Hanson en la vicepresidencia.
Şu andan itibaren, ben Laine Hanson'u tutmuyorum.
En este momento, señor, no puedo apoyar a Laine Hanson.
Bay başkan, ben Laine Hanson'a inanmadım. Aslında, benim istediğim kişi, bay Hathaway'dir.
Señor Presidente, sinceramente, yo no creo en Laine Hanson... especialmente cuando tenemos al Gobernador Hathaway.
Laine Hanson.... kanserdir.
Laine Hanson... Es un cáncer.
Arkadaşımız ve çalışma arkadaşımız olarak gurur duyduğumuz...
Estamos orgullosos de dar la bienvenida a nuestra amiga, Laine Hanson.
Laine Hanson. Bayan Senatör, hoş geldiniz.
Senadora, yo le doy la bienvenida.
Benim adım Laine Hanson ve adresim ise...
Mi dirección es...
Laine ve benim bir olayımız oldu... ve ondan sonra, birbirimizi daha hiç görmedik.
La verdad es, que Lainey y yo tuvimos ese encuentro. Y creo que no nos volvimos a ver más despues de eso.
Evet, şey... boşanmamızı müteakip Liane ile evlendi.
- Sí. Despúes de nuestro divorcio, él se casó con Laine.
Will halletti... İlk senatörlük kampanyasında Will yöneticilik yapmıştı.
Will estaba a cargo... de la primera campania de Laine Billings.
Laine benim arkadaşımdı
Laine era mi amiga.
Evde televizyon izliyordum Laine'in kabul konuşmasını yapmasını izliyordum.
Estaba mirando la TV, viendo a Laine a punto de hacer su discurso de aceptación.
Bu Laine için ve kocam için bir zaferdi.
Era un triunfo para Laine y para mi marido.
Laine'in diğer tarafında ise, Laine o şahsın elini sıkıca kavramıştı.
Del otro lado de Laine... había otra persona sosteniendo su otra mano.
Laine Hanson'un bunlarla ezilmeyeceğini göster onlara.
Contraataca. Enséñales que Laine Hanson no va a comer su mierda.
Bitiş konuşmanızla niye Laine Hanson'un benim adayım olduğumu gösterin onlara.
Enséñales por qué Laine Hanson es mi candidata en tu declaración final.
Nasılsa teyid edilmeyecek liderlikte büyüklük hakkında günlerce konuşabiliriz ama aynı gerçeğe geliriz, Hanson'un teyit edilmeyeceği gerçeğine.
Podemos hablar durante días sobre grandeza y liderazgo... Pero Laine Hanson no será confirmada. Tengo siete de tu partido que le darán el hacha
Laine Hanson'a gelince, şey...
Y acerca de Laine Hanson...
- Laine Hanson, Jack Hathaway. - Memnun oldum...
- Laine Hanson, Jack Hathaway. - Es un honor. - Estoy en deuda con ud.
Shelly, bizim için endişelenmen gerekmez. Gerçeği açıkladın.
Shelly, no necesitas preocuparte de que nosotros demos a conocer... que tú fuiste el que publicó todo ese material de Laine en la lnternet.
İnternete Laine hakkındaki bütün bilgiyi sızdırdın. Biz ee. E...
sabemos que tú estabas justamente siguiendo tu corazón.
Yani Başkan'la Senatör arasında değil... ama Başkan'la Laine arasında mı?
No entre el presidente y la senadora, pero entre el presidente y Laine.
Akrabalarından biri olan Jean Lainé onu daha sonra öldüren Almanları makineli silahla öldürmeye çalıştı.
Había dos jóvenes a la izquierda. Uno se ocultó en un tronco, era tan pequeño.
Ve Laine, Laine Hanson öyle biri değil.
Y Laine Hanson no lo está.
- Laine Hanson.
- Laine Hanson.
Laine...
¿ Laine?
Evet.
Mi nombre es Laine Hanson.
- Buna'seks yalanı içinde bir yaşam'diyebiliriz.
Llamamos a eso "Sexo con Laine." - ¿ Qué haremos, ahora?
Dinle beni,
Oye, Laine.
Jackson ve Laine arasında.
Entre Jackson y Laine.